En Çok Gözyaşı Akıtılan YGS

Ama şunu net bir şekilde söylüyorum 2015 YGS sonuçları açıklandığındaki üzüntüyü,hayal kırıklıklarını, travmaları ve gözyaşlarını hiçbir sınavda görmedim.

Bu sözlerde abartı yada ajitasyon yok.

Haa, sonuçlar açıklandığında ve sonrasında öğrencelerin yanında olmayanlar böyle düşünebilir.

Ama eminim ki bu yazıyı okuyan tüm öğrenciler ve  öğretmenler, benim ne demek istediğimi çok açık bir şekilde anlıyordur, çünkü onlar bunu yaşadılar.

Peki, neden bu kadar gözyaşı ve üzüntü oldu bu sınavda.

İşin istatiksel boyutuna baktığımızda yine geçen senelerle aynı başarı tabloları, yalnızca bazı derslerin ortalamaları düşmüş diyeceksiniz.

O pek öyle değil işte.

Bir kere çok önemli bir Türkçe net sayısının düşme olay var.

180 barajını geçemeyenlerin, sınava girenler içersindeki yüzdeleri aynı ama sayı 600 binleri geçmiş.

En önemelisi YGS ‘nin rotası şaşmış.

Soru dağılımları çok kolaydan, kolaya oradan ortaya ve zora en sonunda en zora göre olmamış.

Şıklar arasında doğruya en yakın olanların sayısı artmış.

Matematikte nerdeyse 18 dayanan yorum gelmiş.

Türkçede Dilbilgisi 4-5 de kalmış.

Neticede gerçekten çalışan işin hakkını veren çocuklar çok düşük puanlar almışlar.

Bu çocuklar yalnızca bir sınava göre başarılı dediğimiz öğrencilerde değil.

Dershanelerinde yapılan yaklaşık 50 ye yakın YGS’ de, yapılan Türkiye geneli YGS ‘lerde ve okuldaki derslerinde çok başarılı olan öğrenciler bunlar.

Ama ortaya çıkan sonuçlar vasat ve vasatın.

Bu sınavı düzenleyenler şunu söyleyebilirler’’Bu bir sınavdır ve elenecek, kaybedecek öğrenciler mutlaka olacaktır’’.

Evet, bunlar çok doğru cümleler ama bizim demek istediğimiz bu YGS’nin çalışanla, çalışmayanı ayırt eden bir sınav olmaktan biraz uzak olduğudur.

Sonuç olarak 19 Mart 2015 günü bu öğrencilerin zihninde çok üzüntülü bir gün olarak kalacak.

Tüm bunlara gerek varmıydı, bizce hiç gerek yoktu..