İlköğretime başlama yaşının 5.5’a indirilmesinin sıkıntıları sürerken, velilerin endişesinin büyük kısmını akademik değil fiziksel şartlar oluşturuyor. Anne babalar, çocuklarının boylarına göre hayli yüksek olan sıra ve sandalyelerde nasıl oturacağından, lavabolara nasıl uzanacağına, tuvalet temizliğinden merdivenleri inip çıkmalarına kadar pek konuda endişeli. Peki endişelerinde haklılar mı? Okulların fiziksel şartları 60-67 aylık çocukların öğrenimleri için uygun mu?
‘5.5 yaşa uygun değil’Eğitimcilere göre bu konuda tablo iç açıcı değil. Çünkü okulların fiziki yapısı; lavaboların yüksekliği, masa ve sıraların boyutları 5.5 yaş grubu çocuklar için çok da uygun değil. Aynı şekilde 5,5 yaş grubuna eğitim verecek öğretmenlerin de bu konuda eğitimden geçmeleri gerektiği konusunda uzmanlar görüş birliğinde.İstanbul’da iki okulu 7 yaşın altındaki öğrenciler için hazırlanmaya çalışmışlar. Ancak hem bütçe hem de zaman yetersizliğinden sadece çalışmışlar. Okullardan birinde küçük çocuklar için alçak lavabolar yapılıp çiviyle duvara çakılmış. Derme çatma yöntemle lavabo işi halledilmiş. Ancak sıralar ve sandalyeler 7 yaş grubu çocuklar için.
Merdivenden lavaboya sıkıntıİkinci gittiğimiz okul işi biraz daha ciddiye alıp hem lavaboları hem de pisuvarları 5.5 yaş grubuna göre yapmış. Ancak sıra ve sandalyelere baktığımızda aynı sonuç bu okul için de geçerli. Sıralarına oturan iki küçük çocuğumuzun ayakları yere değmiyor, sıraların onlar için hayli yüksek.
Sınıfları üst katlarda olursa merdiven çıkmakta da zorlanacakları belli. Üstelik tenefüslerde daha büyük öğrencilerin hızla merdivenlerden indikleri düşünüldüğünde küçüklerin arada kalma tehlikesi fazla. Kendileri için yapılan lavabolara ulaşabiliyorlar. Ancak diğer lavabolara uzanmak için parmak uçlarında hayli yükselmeleri gerekiyor. Yani lavabo hazırlığı yapılmayan okullarda küçüklerin ellerini yıkamaları çok zor.
Fiziksel kapasite yeterli olmadığından küçük yaş grupları, 7 yaş grubu öğrencilerle aynı sınıfta olacak. Bu durumda öğretmenlerin iki ayrı guruba nasıl ders vereceği, bir başka soru işareti.
‘66 aylıklar ayrı olmalı’Kocaeli Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cevat Celep, 66 ay çocukları ile 72 ay çocuklarının aynı sınıf ortamlarında bulunmalarının doğru olmadığını belirterek, şunları söyledi:“Bu çocuklar ayrı sınıflarda olmalı çünkü çok değişken dönemler. Çocuklar bu dönemlerde aylara göre çok farklılık gösterirler. Algılamaları farklıdır, kalem tutmaları farklıdır, alışkanlıkları farklıdır. Aylar içinde çok farklı özellikler gösteren bu çocukları sınıf içinde yönetmek büyük sıkıntıya neden olur. Öğretmenden öğrenciye giden bir uyarı 66 aylık çocukta farklı 72 aylık çocukta farklı algıya neden olur. Öğretmenin istemeden de olsa hata yapmasına neden olunur ki en küçük bir hata öğrencinin kişiliğine zarar verir.”
‘Okul hazırsa çocuk hazırdır’New York Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesi öğretim üyesi, Amerika’da uluslararası literatüre giren 4 değişik öğretmen yeterlilik testi geliştiren Doç. Dr. Selçuk Şirin, okula hazırlıkta çocuğun biyolojik yaşının önemli olmadığını belirterek, “Bir çocuk 4 yaşında da okula hazır olabilir. Dünyanın pek çok ülkesinde okula başlarken çocuğun biyolojik yaşı tartışılmaz” dedi veğ şöyle devam etti: “Asıl soru ‘Öğretmen hazır mı?’, ‘Okulun fiziki şartları hazır mı?’ şeklinde olmalı. Okulların fiziki şartları bu yaş çocukları için uygun mu? Öğretmenler bu konuda hazır mı? Öğretmen ve okul hazırsa çocuk hazır olur” diye konuştu.
‘Asıl kaos okullar açıldığında başlar’Eski Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, 5.5 yaş çocuklarının eğitimine okullardaki fiziki koşulların yeterli olmadığını belirterek, şunları söyledi: “Oyun ortamları, bahçe düzenleri, derslikleri, tuvaletleri, lavaboları ve diğer günlük yaşam ihtiyaçlarının karşılanması yönünden okullarımız hazır değil. Çocuk ve ailelere yardımcı olması, destek olması gereken birimler de yetersiz. Sınıf öğretmenleri bakıcılık, dadılık mı yapacak eğitim etkinlikleri mi geliştireceklerine dair ikilem yaşamakta.
Başta İstanbul olmak üzere kalabalık sınıf, derslik ve öğretmen ihtiyacı sorunu olan iller asıl kaosu okullar açıldığında yaşayacak. Her yıl yaklaşık 220 bin öğrencinin 1. sınıfa kayıt yaptırdığı İstanbul’da bu yıl sayı 375 binlere dayandı. Geçen yıl 220 bin öğrenciyi 40 öğrencili sınıflara yerleştirmekte zorlanan okullar, şimdi 80-90 öğrenciyi aynı sınıflara doldurmak zorunda kalacak. Bu vahim eğitim tablosu 12 yıl boyunca devam edecek. Çünkü bu yıl birinci sınıfa başlayacak olan çocuk sayısı gelecek yıllarda da aynı sayıda üst sınıflara taşınacak.”
‘Mobilya yapısı ve ölçüsü çok önemli’Okul dizaynı ve tasarımı yapan Okul Yapı A.Ş. Genel Müdürü Baş Mimar Özlem Eroltu, çocukların ilkokul deneyimlerinde sınıfı kolayca benimseyecekleri bir ortamın oluşturulması gerektiğini belirterek, “Masa ve sandalyelerin ergonomik yapısı çocukların fiziksel gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahip” dedi. Okul öncesinde öğrenci sandalyelerinin 31 ile 35 santim, masaların yüksekliğinin 56 santim olduğunu belirten Eroltu şöyle devam etti: “Dolap yüksekliklerinde 80 ile 110 santim arasında kalacak şekilde yaş gruplarına göre yükseklikler değişebilir. İlköğretim birinci sınıf düzeyindeki sınıflarda ise sandalye yükseklikleri 38 santim, maksimum 43 santim geçmeyecek şekilde hazırlanır. Masalar buna bağlı olarak 64 santim yüksekliğe göre dizayn edilir.” Küçük yaş gruplarında yanlış seçilen mobilyaların çocukların gelecekte yaşayabilecekleri fiziksel bozukluklara temel oluşturacağını söyleyen Eroltu, kendi boylarıyla uyumsuz ölçeklerdeki sınıf mobilyalarında çocuklarda rahatsızlık hissi buna bağlı olarak konsantrosyon eksikliği, yabancılaşma duygusu görüldüğünü söyledi.
Milliyet
5.5 Yaş Velilerinde Meraklı Bekleyiş
Okulların açılmasına sayılı günler kaldı. İlköğretim yaşı düşürüldüğü için çocuklarını bu yıl 5.5 yaşında okula gönderecek olan veliler, lavabodan merdivene okulların fiziki yapısının hazır olup olmadığını…
Emoji ile tepki ver!
Bu Haberi Paylaş :
Benzer Haberler
-
Yorumu Gönder
0 Yorum
Diğer Yorumlar (0)
