Dün bu dersim reform diye sunanlar bile arkasında durmadı.
Ders saatlerinin azaltılmasını, öğretmen atamalarının durdurulmasına nedense seyirci kalındı.
Eğer çağı yakalamak istiyorsan bilimden, bilişimden, bilgisayardan uzak duramayız.
Fazla söze hacet yok, bir öğretmen arkadaşımız konuyu öylesine güzel özetlemiş ki, söz sırası onlarda:
Bilgisayar Dersi Kaldırıldı!
İyi çalışmalar abbas bey. size türkiye
deki bilgisayar dersinin durumunu
anlatayım :
türkiye de bilgisayar dersi artık yok. gerçekten yok. 4. ve 5.
sınıflarda bilgisayar dersi kaldırıldı. 6.7.8. sınıflarda haftada tek saate indi ve öğretmenlerin not verme yetkisi kaldırıldı. yani ancak oyun saati olabilir en fazla. 15 şubeli bir okul düşünün. 15 x 30 = 450 öğrenci ve siz her birinin haftada bir kere görüyorsunuz, ders anlatıyorsunuz. siz ne anlatacaksınız da öğrenci ne alacak? liselerde de durum iç açıcı değil. sürekli bilgisayar dersinden kaçılmaya çalışıyor idareler tarafından. hatta meslek liselerinde bile 9.
sınıfta bilgisayar dersi yerine geometri dersi konmuştu. peki bunları neden bu kadar takıyorum?
1 - çağımız teknoloji çağı değil mi? ama bazıları farkında değil sanırım. bilgisayar dersini bu kadar önemsizleştirdiklerine göre !
2 - çocuk bilgisayara ilgisi olup olmadığını 6.7.8. sınıfta anlayıp belki de meslek lisesinin bilgisayar bölümüne gidecek ve oradan da gayet düzgün bir temel alarak üniversite hayatına devam edecek.
böylece bilgisayar öğretmenliklerine ve mühendisliklerine hayatında bilgisayar açmamış kişiler daha az gidecek. yanlış anlaşılmasın tabi ki sıfırdan başlayıp çok iyi derecelere gelinebilir ama bu üniversiteye kadar ilgi duymamış bir grupta 100 kişi de 4-5 kişiyi geçmez sanırım. üniversitelerde 1 sene boyunca temel bilgiler veriliyor boşu boşuna. bu eğitim düzgünce liselerde ve hatta 6.7.8.
sınıfta verilse? isteyenler meslek lisesinde kendini daha üst seviyelere taşısa da üniversite de hocalar direkt temelin üzerine çıksa? ama olmaz. bilgisayar dersine gerek yok. aslında.
3 - bir müşavir zamanında bilgisayar dersine gerek yok öğreniliyor zaten demişti mesela. o zaman matematiğe de gerek yok. bakkalda öğreniriz. Ya da türkçeye gerek yok. konuşuruz, iyi kötü yazarız nasıl olsa dimi?
4 - bilgisayar sizinde benden iyi bileceğiniz gibi sabit bir konu değil. bilgisayar dersine önem verilmediği zaman bilgisayar öğretmeni alımı da azaltılıyor ve 1 yada 2 sene bilgisayar öğretmeni atanmaya çalışıyor. bu süreçte hiç bir teknoloji takip edemiyor ve atandıktan sonra (ki atanırsa) 1 seneden fazla tekrar adapte olmaya çalışıyor.
bilgisayar tarih gibi coğrafya gibi matematik gibi ve aslında diğer bütün dersler gibi sabit bir konu alanına sahip değildir!
5 - bir fatih projemiz var bildiğiniz gibi. ben size şimdiden söylüyeyim. kocaman bir YALAN. bütün okullara bütün öğrencilere bilgisayar sınıflara akıllı tahtalar falan. peki nerde bunun altyapısı? mesela bir okulda 1000 tane bilgisayar varsa bunların günlük en az 10 tanesi bozulacaktır. akıllı tahtaların çalışmaları var mesela. bir çok öğretmenimiz 40-50-60 yaşında ve hayatları boyunca bilgisayar kullanmamışlar. bunlara teknik desteği kim sağlayacak?
kocaeli de 26 bin öğrenciye bilgisayar dağıtılmış. bazı bölgelerde öğretmenlere akıllı tahtalar için eğitimler verilmeye başlanmış falan.
ama bilgisayar öğretmenleri süreçte yok. o çocuklar bilgisayarları nasıl kullanacak anlatacak bir bilgisayar öğretmeni olmadan?
önümüzde 1.5 milyarlık bir hindistan örneği var ve kimse görmüyor.
gene benden iyi bilirsiniz ki hindistanda teknolojiye yatırım en üst seviyede. biz microsofta bir kişi girince büyük haber yapıyoruz ya hah microsofta giren hintlinin haddi hesabı yok!!! bir bizim şu durumumuza bakın bir de hindistana?
kısaca özetlemek gerekirse teknolojiye önem verilmesi gerektiğinin farkına er yada geç isteseler de istemeseler de farkına varacaklar ama şu anki durum hiç iç acıcı değil. milli eğitim bakanlığı kalkınma planlarında, eğitim şuralarından teknolojiye önem vereceğini söylerken, en fazla açık bulunan öğretmenlerden biri olduğunu söylerken bilgisayar alanının uygulama da tam tersi bir durumla karşı karşıyayız. madem eğitim ile teknolojinin iç içe geçtiği bir yazı yazdınız türkiye deki gerçekleri de bir kez daha hatırlatayım dedim.
dipnot1: bilgisayar işlerinin peşkeş çekilme ihtimali var bilgisayarcılara. yani normal verilse bile bu kadar büyük bir bilgisayar yığınından doğacak sorunlara her ay binlerce lira bile harcanabilir. aynı işi bilgisayar öğretmenleri tabi ki yapabilir.
dipnot2: 2 senedir her atama döneminde din kültürü öğretmeni sayısı bilgisayar öğretmeninden fazla oluyor. bu da ilginç bir detay tabi.
Umarım bu konuya değinebilirsiniz. Yoksa çok geç olabilir.
