adscode
adscode

‘Eğitim ve Yükseköğretim Sisteminde Adalet İstiyouz!‘

Kronikleşen sorunlar sistemdeki adaletsizlikleri derinleştirdi.

‘Eğitim ve Yükseköğretim Sisteminde Adalet İstiyouz!‘
Genç Blog

Eğitim ve yüksek eğitim/öğrenim alanına yönelik tartışmalar son günlerde ülke gündeminin üst sıralarında yer almaya devam etmektedir. Milli Eğitim Bakanının değişmesinin ardından bu tartışmalar önümüzdeki dönemde yoğunlaşarak sürecek gibi görünmektedir. Her iki alanın yılardır uygulanan yanlış politikalar ve bilinçli ihmallerden kaynaklı sorunları bulunmaktadır. Sorunlar çözülmedikçe birikti, biriktikçe kronikleşti. Kronikleşen sorunlar sistemdeki adaletsizlikleri derinleştirdi. Derinleşen bu adaletsizlikler vicdanları yaralayan, umudu tüketen, aydınlığı alaca karanlığa dönüştüren bir hal aldı.

Önümüzdeki dönem bu sorunlara yerinde ve yeterli müdahaleler yapılmazsa sistemin çıkmazlara uğraması kaçınılmaz olacaktır. Soyutlamadan uzak, somut bulgulara ve verilere dayanan sorunlar çözülmedikçe hedeflere ulaşmada zorlanılacağı bilinmelidir. Eğitimci bir aileden gelen Sayın Bakanın meselelere yaklaşımda geniş tabanlı, toplumsal mutabakatı dengeleri ve farklılıkları gören bir yerden sorunlara çözüm üreteceğine ilişkin iyi niyetimizi korumaktayız.

Roboski’de hunharca katledilen okul çağında çocukların cenazeleri ile ÖDTÜ öğrencilerinin direnişlerini ve Urfa Siverek’te terlikle okula giden Melek’in görüntüleri iç kanatmaya devam ediyor. Bu fotoğraflarda ve başka milyonlarca fotoğraf karesinde yer alan yoksullar, mazlumlar, mağdurlar ve haklılar bu ülkede bir gün eşitliğin ve adaletin gerçekleşmesi için doğru bildikleri yoldan yürümeyi sürdüreceklerdir. Parasız eğitim pankartı açan gençlere verilen 18 yıllık hapis cezası, demokrasi istedikleri için tutuklanan öğrenci ve eğitimciler bu adaletsiz sistemi yönetenlerin uyguladıkları politikaların somut fotoğraf karelerini oluşturdular.

İşte bunun için yaşanan zalimliği, zorbalığı, baskıyı, yasakları ve dayatmaları uygulayan muktedirlerin okul ve üniversitelerde yarattıkları eşitsizlik ve adaletsiz politikalarının tanımını “ADALET, SİZSİNİZ” diyerek betimlerken, uygulanan bu politikaları durdurmak için örgütlenen ve direnenlere de “ADALET, SİZSİNİZ” diyoruz

Yukarıda çizilen çerçeve kapsamda aşağıda saptanan temel sorunlar ve bu sorunların çözüne yönelik bir çalışma yürütülmelidir. Yürütülecek bu çalışmaları; değişik etkinlikleri kapsayacak bir planlama ve program doğrultusunda oluşturabilir,eğitim ve yüksek eğitim/öğrenim alanının kamusal, eşitlikçi özgürlükçü ve demokratik olması için  “adalet istiyoruz” ana teması üzerine kurabiliriz.

SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ.
Sorun
Okulda, Üniversitede, YÖK’te ve MEB’te Katılımcı Demokrasi İşlememektedir.
Çözüm
Okulun, Bakanlık Teşkilat Yapısının, Üniversitenin ve Eğitimin; Demokratik, Eşitlikçi ve Özgürlükçü Olması, YÖK’ün Kaldırılması Gerekmektedir.

Sorun
Okul ve Üniversitelerde Verilen Eğitim, Sorgulatıcı, Eleştirel Düşünmeyi Geliştirici Olmaktan Uzaktır, Niteliksiz ve Nakliyecidir. Çocukları Rakipleştirmekte ve Yarıştırmaktadır. Çevreye ve Doğaya Duyarlı Değildir.
Çözüm
Nitelikli Eğitimin, Okulun ve Üniversitenin; Sınıflarının/Amfilerinin Kalabalık, Eğitim Düzeninin Sabahçı ve Öğlenci, Yöneltmesiz, Sosyal ve Kültürel Etkinliksiz Olmaması Gerekir. Beyin Yıkamaya, Rekabete ve Ticarileşmeye Dayandırılmamalı,Yaşama Hazırlayıcı Olmalıdır.

Sorun
Okulda, Üniversitede Ve Müfredatta Açmazlar ve Tıkanmalar Yaşanmaktadır. Tek Tip İnsan Yetiştirmeye Odaklıdır. Üniversiteler Beyaz Yakalı İşsizler Yetiştirmektedir.
Çözüm,
Okul ve Üniversite Eğitiminin Sınavlara, İçeriğin Niteliksiz Müfredata, Sınıfta Kalmaya, Okulu Terke ve Devamsızlığa Dayalı Olmaktan Kurtarılması Gerekir. Çocuklar Eğitimlerinin Her Aşamasını Kendi Anadillerinde Yapmalıdır. Farklı İnanç ve Kimlikleri Tek Kimlik Ve İnancın Kalıpları İçine Sokmaktan Kurtarılmalıdır.

Sorun
Okullar ve Üniversiteler, Öğrenci, Öğretmen ve Akademisyenler İçin Güvenlik Riskleri Taşımaktadır.  
Çözüm
Okulların ve Üniversitelerin, Fiziksel Ortamlarının Güvenilir, Ayrımcılıktan, Sözel ve Fiziksel Şiddetten Arındırılması, Sokaktan Gelen Tehditlerden Korunması Gerekir.

Sorun
Okul, Üniversite ve Eğitimin Bütçesi, Ayrılan Kaynakları Yetersizdir.
Çözüm
Okulun, Üniversitenin Ve Eğitimin Bütçelerinin Kişilere, Velilere ve Çevresel Desteklere İhtiyaç Duyulmadan Kamu Kaynaklarıyla Karşılanması Gerekir.

Sorun
Öğretmenler, Akademisyenler ve Diğer Personeller Mutsuz Ve Umutsuzdur.
Çözüm
Okul ve Üniversitelerde Görev Yapan Öğretmenlerin/Akademisyenlerin, Tutumlarının Demokratik, İş Güvencesi Algılarının ve Yaşam Standartlarının Yüksek Olması Gerekir

“ADALET İSTİYORUZ” ANA BAŞLIĞININ ALT TEMALARINI;
-TANINMA,
-KATILIM,
-İKTİSADİ,
-ÇEVRE ve İKLİM adaleti alt başlıklarında ele alabilir ve halkla buluşmasını sağlayabiliriz.

BU BAĞLAMDA;

*****

 

 

TANINMA ADALETİ İÇİN,
OKULLAR VE ÜNİVERSİTELER; İnanç ve kimliklerin kültürel hak taleplerine yanıt verecek şekilde düzenlenmelidir.(Anadilinde eğitim, din derslerinin zorunlu olmaktan çıkarılması ve kılık kıyafet yönetmeliklerine getirilen sınırlamaların genişletilmesi gibi)
-Programlar, kitaplar ve diğer materyaller inanç ve kimliklerin kendilerini özgürce ifade edebilecekleri ve bulabilecekleri içerikte olmalıdır.
-Programlar ve kitaplar militarist, ırkçı, cinsiyet ayrımcı ve tekçi zihniyetin ideolojik imge, motif ve öğelerinden arındırılmalıdır.
-Okul ve üniversite yerine cezaevlerinde tutulan bütün öğrenciler ve eğitimciler özgürlüklerine kavuşturulmalı eğitim ve öğretim hayatlarına devam etmelerine olanak tanınmalıdır.
KATILIM ADALETİ İÇİN,
OKULLAR VE ÜNİVERSİTELER; Tüm bileşenlerin temsil, katılım ve denetimini esas alan demokratik bir işleyişe göre düzenlenmelidir. Yönetimlerde kadınların temsiline kota ayrılmalıdır.
-Bileşenler eğitim ve yükseköğretimin her aşamasında söz, karar ve yetki sahibi olmalıdır.
-YÖK Kaldırılmalı, üniversiteler ve okullar âdem-i merkezi ve özerk bir yapıda yeniden örgütlendirilmelidir.
-Anayasa başta olmak üzere eğitim ve yükseköğretimi düzenleyen yasalar ele alınmalı, demokrasi, eşitlik ve özgürlük temelinde yeniden hazırlanmalıdır.

İKTİSADİ ADALET İÇİN,
OKULLARIN VE ÜNİVERSİTELERİN; Bütçeleri kamu kaynaklarıyla karşılanmalıdır. Her ne ad altında olursa olsun yurttaşlardan para alınmamalı, eşit ve ulaşılabilir eğitim ve yükseköğretim hizmeti için okul ve üniversite parasız olmalıdır.
-Okul ve üniversitelerde her düzeyde hizmet verenler iş güvenceli istihdam edilmeli, örgütlü olmalıdır. Ücret, sosyal ve özlük hakları özgür toplu sözleşme düzenine göre belirlenmelidir.
-Dershaneler başta olmak üzere her tür ve düzeydeki özel öğretim kurumu (Azınlık okulları hariç) kamulaştırılmalı, çalışanları kamu güvencesine alınmalıdır.
-İhtiyaç duyulan yatırımların yapılabilmesi, açıkların kapatılabilmesi için GSMH eğitim ve yükseköğretime ayrılan pay en az iki katına çıkarılmalıdır.(Şu an üniversitelerin payı %1,09,eğitimin payı %3’tür).
 
ÇEVRE VE İKLİM ADALETİ İÇİN,
OKUL VE ÜNİVERSİTELERDE; okuyan öğrenciler çevrenin korunması, doğa ve iklim koşullarında yaşanan değişimler konusunda duyarlı kılınmalıdır.
-Öğrenciler, doğal afetlere, doğal kaynakların ticari amaçla metalaştırılmasına, güneş ve rüzgar enerjisinin yaygın kullanılması konusunda, çevrenin betonlaştırılarak rant alanlarına dönüştürülmesine karşı bilinçlendirilmelidir.
-GDO Ürünlerin yasaklanması, organik tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi ders programlarında yer almalı, eğitim ve öğretim kurumlarının bahçeleri buna uygun düzenlenmelidir.
-Derslerin konularında ve ders dışı zamanlarda hayvan haklarına yönelik yoluyla duyarlılık oluşturacak eylem ve etkinliklere yer verilmelidir.
 
Sonuç yerine; 2013 Yılına yeni bir bakanla başladığımız bu günlerde eğitim sisteminin temel sorunlarına dikkat çekmeye çalıştık. Buraya yansıtmaya çalıştığımız sorunlar okullarda ve eğitim sisteminde yaşanan sorunların bir bölümünü oluşturmaktadır. Listeyi uzatmak mümkündür.

 Amacımız yeni bir başlangıçta bugüne kadar çizilen pembe tabloların gerçekten pembe olmadığını ortaya koymaktır. Bunu yaparken niyetimizin bugüne kadar yapılanları görmemek, gölgelemek veya karartmak olmadığını, yapılması gereken daha çok işlerin olduğunun altını çizmektir. Gelecek kuşaklar dayanışmacı, paylaşımcı, demokrat, nitelikli, eleştirel düşünen ve sorgulayan kısaca özgür bireyler olacaksa bunun yolu eğitimin, üniversitenin, öğretmenin ve akademi yanın niteliğini yükseltmekten geçmektedir.Bunun gerçekleşmesini sağlama sorumluluğu birinci derecede iktidar erkini elinde tutanlardadır.     

 

30.01.2013 ALAADDİN DİNÇER/EĞİTİMCİ

www.egitimajansi.com







Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)