Yani üniversiteye girmek ve mezun olmak için verilen onca mücadelenin ödülü işsizlik!..
Hemen her ülkenin bir kalkınma planı olur ve ona göre de sektörel öncelikleri bulunur. Örneğin önümüzdeki 20 yılda Türkiye hangi alanlarda büyüyecekse ona önceden karar verilir ve insan gücü planlaması da ona göre yapılır.
Turizmde büyüyecekse turizme, enerji ya da kimya sektöründe büyüyecekse o alanlara yönelik kalifiye elemanlar yetiştirilir...
Bizde ise maalesef böyle bir durum söz konusu değil. Belki kağıt üzerinde planlar, programlar var ama hiç biri dikkate alınmıyor. Alınsa da bu YÖK'ün umurunda değil. Kontenjanları dilediğince, hiç bir fark gözetmeksizin topluca artırdığı için hemen her alanda ciddi yığılmalar oldu...
Eğitilmiş insan gücü dünyanın en önemli sermayesi, gitsin başka kentlerde, başka ülkelerde çalışsınlar diyenler çıkabilir. Keşke öyle olsa.
İşsizlik başka kentler ve başka ülkelerde de önemli sorun. Alınan eğitimin kalitesi de öyle her yerde fark yaratacağınız boyutlarda değil. Keşke öyle olabilseydi..
İşte bu yüzden, devletin yapmadığını bir anlamda kendiniz yaparak, geleceğinize yönelik yol haritasını, bizzat siz hazırlamazsınız. Yoksa ileride büyük sıkıntılar yaşayabilirsiniz...
Bizim için artık çok zor demeyin. Zararın neresinden dönülürse kârdır. Ayrıca yakınlarınız için özellikle çocuklar için hala yapılacak çok iş var...
Bol şanslar. Ona da ihtiyacınız olacaktır...