İspanyol denizci Alvaro de Mendana’nın 1568 yılında adaları keşfetmesiyle dünyaya duyurulan Solomon Adaları, uzun süre Birleşik Krallık’ın hâkimiyetinde kaldıktan sonra 7 Temmuz 1978’de bağımsızlığını ilan etmiştir. Anayasal monarşi ile yönetilmektedir.
9 bölgeye ayrılan Solomon Adaları’nın başkenti Honiara’dır. Büyük ölçüde tarım, ormancılık (kereste) ve balıkçılığa dayanan ekonomisi, etnik çatışmaların yaşandığı 1998-2003 döneminde küçülmüş ve sıkıntılı bir süreç geçirmiştir. Ama yine de günümüzde tarım sektörü gelirlerin ve ihracatın önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Eğitim açısından geri kalmış bir ülke olan Solomon Adaları’nda çocukların sadece yüzde 60’ı okula gidebilmektedir.
Her ne kadar Solomon Adaları’nın resmi dili İngilizce olsa da, nüfusun sadece yaklaşık yüzde 2’si bu dili konuşmaktadır. Genel anlamda kullanılan dil ise Solomon Pijin dilidir. Ülkede bilinen 74 adet yerel dil mevcuttur ve bunlardan 70 tanesi halen aktif olarak kullanılmaktadır.
Ilıman hava sıcaklıklarına sahip olan Solomon Adaları’na gitmek için en uygun zaman yağışların azaldığı Mayıs-Kasım ayları arasıdır. Bunun dışında yerel halk için çok önemli olan ve büyük kutlamaların yapıldığı Paskalya dönemi de tercih edilebilir.
Solomon Adaları’nın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Solomon Adaları 9 bölgeye ayrılmış olarak yönetilmektedir. Başkenti Honiara olan ülkenin diğer önemli şehirleri şöyledir: Tulagi, Taro Adası, Buala, Kirakira, Auki, Tigoa, Lata, Gizo.
Solomon Adaları’nın Kısa Tarihi
Solomon Adaları’ndaki ilk yerleşimin M.Ö. 30 bin yıllarında olduğu bilinmektedir. Adalara ilk gelen Avrupalı ise Peru’dan 1568 yılında gelen İspanyol denizci Alvaro de Mendana de Neira olmuştur. 19. yüzyılda ise misyonerler burayı ziyaret etmeye başlamışlardır. Bu ziyaretler ülkede bazı karışıklıklara yol açmıştır.
Birleşik Krallık, Haziran 1893'te Güney Solomon üzerinde himaye kurduğunu açıkladı. Bu olay Britanya Solomon Adaları’nın temeli oldu. İleriki yıllarda korumayı fazlalaştırma amacıyla ülkeye daha fazla ada dâhil edilmiştir.
Bölgeye gelen misyonerler, nüfusun çoğunluğunu Hristiyan yapmıştır.
20. yüzyılın başlarında bazı Birleşik Krallık ve Avustralya firmaları, ülkede Hindistan cevizi ekimine başlamıştır. Bu durum, ülke ekonomisinin büyümeye başlamasını sağlamıştır.
II. Dünya Savaşı'nın çıkmasıyla Avustralya, adalardaki Hindistan cevizi ekimini durdurmuştur ve tüccarlar, tahliye edilmiştir. Ne yazık ki İkinci Dünya Savaşı'nın en yoğun mücadelelerinin bazıları bu ülke topraklarında yaşanmıştır. Japon İmparatorluğu Kuvvetleri’ne karşı müttefik kuvvetlerin desteğiyle çatışmalar yaşandı. Çünkü Solomon Adaları, Güney Pasifik bölgesindeki önemli alanlardan biriydi. Guadalcanal Savaşı ile müttefikler, Japonları geri püskürtmeyi başardı.
1950’lerde meclis kurma çalışmaları başlandı. 1970’te ise yeni bir anayasa oluşturularak seçimler yapıldı. 1974 yılında anayasa yeniden hazırlandı. 1975 yılında Papua Yeni Gine’nin Avustralya’ya bağımsızlığını ilan etmesiyle Solomon Adaları da 1976’da kendi hükümetini kurdu ve 7 Temmuz 1978’de bağımsızlığını ilan etti. İlk başbakan Sör Peter Kenilorea oldu ve Solomon Adaları monarşi ile yönetilmeye başlandı.
Gezimanya.com
