Okulumuza konuk çağırma programlarımız hızla sürüyor . Bu gün ise 8.
sınıf öğrencilerine seminer vermek amacıyla Yeni Şafak Gazetesi Pazar
Yayın Yönetmeni Recep YETER okulumuzu ziyaret etti .
Konferans salonuna girdiğinde onu heyecanla bekleyen öğrenci topluluğu
karşıladı . Programıma başlıyoduk . İlk önce okulumuzun tanıtım
videosunu izledik . Ardından Recep YETER konuşmasını yapmakm üzere
kürsüye geldi . Gayet samimi bir biçimde konuşmasına başladı . Biraz
konuştu ardından lise yıllarında neler yaptığını anlattı .
O zamanlarda dijital ses kaydedicileri dijital fotoğraf makineleri
olmadığı için ellerine bi kaset çalar alıp kaymakamı ziyaret etmişler
. Röportaj yapmışlar . Orta okula giderken babası ona filimli fotoğraf
makinası almış . Arkadaşlarının resimlerini çekip onlara satıyormuş .
Elde ettiği kazanç onun harçlığıymış . O zamanlardan beri varmış
gazetecilik tutkusu . Bazı okulların dergilerinde çalışmış . Derginin
fotoğraf işlerinden sorumluymuş . Eğer biz de bir gazeteci olmak
istiyorsak bazı iletişim liselerine gidebiliriz . Üniversitede ilk beş
tercihi gazetecilikmiş . Bu mesleği seçmeseymiş ya öğretmen yada
marangozcu olucakmış . Marangoz işlerini yapmayı seviyomuş . Gazeteci
olmasında dayılarınında büyük rolü varmış . Dayılarının sayesinde bu
zamanlara gelmiş . dayılarını anlattı lise yıllarında okuduğu kitaplar
olduğunu,çok çalışman olmasnındayısı olduğun örnekler verdi.Bu
konuşmanın ardından öğrenciler yavaş yavaş soruları sormaya başladı
.İlk sorumuz şöyle olmuştu :
" Küçüklük dönemlerinize dönseydiniz hangi mesleği yapmak isterdiniz?"
- Yine gazeteci olmak isterdim .
" Neden yeni şafak gazetesi ? "
- Evime yakın olduğu için o problemi yaşamıyorum .
" Örnek aldığınız bir gazeteci var mı ? "
- Hayır yok . Ama hayatımada tanıdığım iki insan var . Biri
gazetecilik lisesinde okuyordu diğeride gazeteciydi .
Sorulardan sonra hediyelerimizi taktim ettik . Hediye taktiminden
sonra 8/C sınıfının düzenlediği kokteyle katıldı .
HABER : GÜLHAN ÇIPLAK 7/C