adscode
adscode

Ramazan sigarayı bırakmak için fırsat olabilir!

​Sigara içenlerin %70’i bırakmak istiyor, bırakmak için Ramazan bir fırsat olabilir!

Ramazan sigarayı bırakmak için fırsat olabilir!
Sağlık
Ramazanla birlikte günün büyük bir bölümünde sigaradan uzak kalan sigara bağımlıları için Ramazan ayı bu bağımlılıktan ömür boyu kurtulmak için önemli bir fırsat. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç Türkiye’deki 15 milyon sigara bağımlısına bu fırsatı kullanmaları ve sigarayı bırakmaya karar verdiklerinde bir hekime başvurmaları tavsiyesinde bulundu.
 
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç “Dünyada günümüzde 1,3 milyar kişi sigara kullanıyor. Ülkemizde ise 15 milyon kişinin sigara içtiği biliniyor. Türkiye nüfusunda sigara içenlerin oranına bakıldığında, ülkemizde 2012 itibari ile nüfusun yüzde 27,1’i yani üç kişiden biri sigara kullanıyor” dedi. 
 
Prof. Dr. Oğuz Kılınç, ramazanın sigarayı bırakmak isteyenler için önemli bir fırsat olabileceğini vurguladı. Ramazan nedeniyle herhangi bir maddenin tüketilemediği bir sürece girildiğini ve bu süreçte bağımlıların sigaradan uzaklaşabileceklerini belirten Prof. Dr. Oğuz Kılınç, içicilerin bu dönemde bağımlılıklarını kontrol altına alabileceklerini, dolayısıyla bunun bir fırsat olabileceğini ifade etti. Kılınç’a göre tiryakiler tedavilerini ramazan süresince planladıkları ve hekimlerden yardım aldıkları takdirde bilimselliği kanıtlanmış yöntemlerle sigarayı bırakmaları kolaylaşabilir.
 
Prof. Dr. Kılınç, bu noktada bilimselliği kanıtlanmış yöntemlere başvurmanın önemini şöyle vurguluyor: “Ülkemizde 2009 yılında kabul edilen 4207 sayılı tütün kontrol yasası ile birlikte sigara bağımlılığı daha iyi tanınmaya başlandı ve tedavi yöntemleri hakkında da detaylı bilgiye ve eğitime ulaşma şansı yakalandı. Ancak hala sigara bırakma desteği hekimler tarafından yaygın olarak verilmiyor. Halbuki sigarayı kendi başına bırakmak kolay değildir. Sigara içenlerin %70’i bırakmak istiyor ve her yıl sadece %40’ı bırakma girişiminde bulunuyor. Destek almadan sigara bırakma girişimlerinin çok büyük kısmı sigaraya tekrar başlamakla sonlanıyor. Desteksiz sigarayı altı ay bırakmış kalabilme oranı ancak %3-5 arasındadır. Sigara bırakma girişimlerinin %80’i ilk bir ay içinde tekrar sigaraya başlamakla sonuçlanıyor”.
 
Prof. Dr. Kılınç, hekimlerin sigara bırakma sürecinde bağımlılara nasıl yardım edebileceklerini şöyle vurguladı: “Sigara bağımlılığının fiziksel kısmının nedeni nikotindir ve nikotin alınmadığında huzursuzluk, konsantrasyon güçlüğü, anksiyete, depresyona eğilim, iştah artışı gibi yoksunluk belirtileri ortaya çıkar. Bu semptomlar zamanla azalarak kaybolsa da sigara bırakma sürecinin ilk haftalarında en yoğundur. Sigara bırakma başarısızlığının en önemli nedenlerinden biri yoksunluk semptomlarıdır. Bırakanların davranışsal bilişsel destek ve farmakolojik tedavi ile desteklenmesi bırakma başarısını artırır. Fiziksel bağımlılık ne kadar yüksekse farmakoterapi ihtiyacı o kadar fazladır. Bu kişiler destek ve farmakoterapiden en fazla fayda görecek olan gruptur. Hekimlerin hastalarının bağımlılık düzeylerini değerlendirmeleri ve sigara bırakmak isteyen hastalarına davranışsal ve bilişsel destek ve farmakoterapi  vermeleri önemlidir.”
 
Prof. Dr. Kılınç ramazanda sigarayı bırakıp tekrar başlamak istemeyenler için de sigara bağımlılarına şunları öneriyor: “Sigara bağımlılarının beyinlerinde bunu geçici bir süreç olarak kodlamamaları gerekiyor. Tütün kullanımını kurtulmaları gereken bir davranış olarak algılamaları lazım. Bu sadece ramazanda kurtulunacak bir davranış değil, yaşam boyu kurtulmaları gereken bir davranış. Böyle düşünürlerse, sadece ramazan ayında değil bütün ömür boyu sigarayı bırakacağım derlerse ve yola bu şekilde çıkarlarsa ramazan sigarayı bırakmak için gerçekten bir vesile olabilir.”
Gün boyu sigarasız kalıp sahurda veya iftarda üst üste sigara yakan tiryakilere de Prof. Dr. Kılınç’ın bazı uyarıları var: “Sigaranın her dozu ve her şekli zararlıdır ama sahurda ve iftarda üst üste içilmesi yüksek konsantrasyonda nikotin ve diğer zehirli maddelerin kana karışmasına yol açar. Bu da altta yatan ya da tanısı konmamış hastalıkların ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilir. Hatta ani kalp krizleri ve beyin kanamaları gelişebilir.”
 
Prof. Dr. Kılınç sigarayı bırakanlardaki iyileşme sürecini ise anbean şöyle özetledi: 
 
• Sigarayı bırakanlar ilk 20 dakikadan itibaren faydasını görmeye başlıyor.
• Nabız ve kan basıncı hemen normale dönüyor. 
• 1. günde kanda zehirli maddeler saptanamıyor ve 1. ayda kalp damarları normal boyutuna ulaşıyor. 
• 1. yılın sonunda kalp krizi geçirme riski 2 kat azalıyor. 
• 5. yılın sonunda kanser riski yarı yarıya azalıyor. 
• 10. yılın sonundaysa eğer kalıcı bir hasar oluşmamışsa sigarayı bırakanların hiç sigara içmemişlerle eşit düzeye geldiğini biliyoruz.
 
Milliyet

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)