Türk Eğitim-Sen Genel Başkan Talip Geylan: Mahrumiyet bölgelerinde öğretmen istikrarını sağlamanın yolu, öğretmeni (6 yıl çakılı kadroyla) esir etmek değil teşvik etmektir.
İşte Geylan'ın sosyal medya hesabundan yaptığı açıklama:
Sözleşmeli öğretmenlerin feryadına kulak verin! MEB'i yönetenler şunu değerlenmelidir: Eşinden, çocuğundan, ailesinden mahrum bırakılan bir öğretmenden verim alınacağını ve tabiatıyla eğitimde başarıyı sağlayacağınızı mı düşünüyorsunuz?
Mahrumiyet bölgelerinde öğretmen istikrarını sağlamanın yolu, öğretmeni (6 yıl çakılı kadroyla) esir etmek değil teşvik etmektir.
Türk Eğitim Sen olarak yıllardır dile getiriyoruz: Mahrumiyet bölgelerinde görev yapan öğretmenlerimize, mahrumiyet derecesine göre 1 brüt asgari ücret ile 2 brüt asgari ücret arasında değişen miktarlarda zorunlu hizmet tazminatı ödeyelim.
Bakın o zaman problem nasıl çözülüyor. Mahrumiyet bölgelerinde fedakarlıkla hizmet eden öğretmenimizin, 'fedakarlığının devlet tarafından görmezden gelinmediği' algısıyla daha bir şevk ile çalışacağını göreceksiniz.
MEB artık inadından vazgeçmeli; sözleşmeli öğretmenlik uygulamasını kaldırmalı, parçalanmış aileleri birleştirmeli, zorunlu hizmet tazminatı ile mahrumiyet bölgelerindeki öğretmenimizi teşvik ederek öğretmen istikrarını sağlamalıdır.
