adscode
adscode

Üniversite kapısından çıkıp sigortalı işlerine gidiyorlar

Bilecik'te kurulu bir fabrika, Şeyh Edebali Üniversitesinde öğrenim gören öğrencilere ekmek kapısı oldu.

Üniversite kapısından çıkıp sigortalı işlerine gidiyorlar
Eğitim
Bilecik'te kurulu bir fabrika, Şeyh Edebali Ünversitesinde öğrenim gören 70 öğrenciye sigortalı iş imkanı sunuyor.

Derslerinin bitiminin ardından üniversite yerleşkesinin karşısında bulunan fabrikaya geçen öğrenciler, yarı zamanlı sigortalı çalışarak hem ailelerini maddi külfetten kurtarıyor hem de çalışma hayatına hazırlanıyor.

Günde 4 saat çalışan üniversite öğrencilerine ailelerini görmeye gittikleri zaman 15 günlük izin veriliyor. Üniversitenin kapalı olduğu dönemlerde öğrencilere istedikleri takdirde tam gün çalışma imkanı da sunuluyor.

Porland Porselen Sanayi ve Ticaret AŞ Lojistik Planlama Grup Müdürü Murat Pamukçu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, firmanın porselen üretimine ilk olarak Gebze Dilovası tesislerinde 1992 yılında başladığını hatırlattı.

Burada 250 bin parça mal üretirken, büyüme stratejisi çerçevesinde Bilecik'te fabrika kurma kararı aldıklarını anlatan Pamukçu, "1996 yılında Bilecik tesisleri kuruldu. Şu an halihazırda bin 500 ton kuru ham madde işliyoruz ayda 4 milyon parça üzerinde de mal üretiyoruz." diye konuştu.

 "Öğrencilere ekmek kapısı oluyoruz"
Pamukçu, dünya genelinde üretim ve pazarlama hedeflerini sürdürdüklerini, bu süreçte Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesiyle iş birliği yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Bu iş yaklaşık 8 ay önce başladı. Sonuçta fabrikamızın karşısında Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi var. Bir proje geliştirdik, yarı zamanlı çalışma şeklinde. Tabii bu fabrika düzeninde oldukça zor bir çalışma şekli fakat bir şekilde yolunu bulduk. Şu an 70 öğrencimiz var ve alımlarımız da devam ediyor. Bu konuyla ilgili zorlansak da bunun için çaba gösteriyoruz. Çünkü buradaki öğrencilere hem ekmek kapısı oluyor hem ailelerini birtakım külfetlerden kurtarıyoruz, aynı zamanda da burada tecrübe ediniyorlar. Bir işletmede çalışarak işlerin akışını görüyorlar. İş nasıl yürüyor, başlıyor, bitiyor? Bunlar da çok güzel bir tecrübe oluyor."

"Yarı ya da tam zamanlı" çalışma imkanı
Üniversite öğrencilerini diğer çalışanlardan ayırmadıklarını vurgulayan Pamukçu, şöyle devam etti:

"Haftada 30 saatten daha az olan çalışmalar yarı zamanlı çalışma olarak nitelendiriliyor. Biz öğrencilerimize iki türlü imkan verdik; 09.00'da iş başı yapıyorlar saat 13.00'te paydos ediyorlar. Başka bir gruba da 13.00'de iş başı yaptırıyoruz, 17.00'de paydos ettiriyoruz. Günde 4 saat çalışıyorlar daha sonra da okullarına gidebiliyorlar, sınavlara girebiliyorlar. Sınav zamanı bir orta yolu bularak onlara izin de veriyoruz. Bütün sosyal haklardan yararlanıyorlar, çalışanlardan ayırmıyoruz onları. Okul kapandığı zaman evlerine dönmek aileleriyle görüşmek isteyen öğrencilerimiz oluyor. En doğal hakları. Onlara dilerlerse 15 gün izin veriyoruz. Yurtlar kapandığı için yaz okulu da yok bu sene üniversitemizde. 'Ben evime gitmek istiyorum' diyene de 3 ay izin veriyoruz, 'Sonra gel' diyoruz. Bazı öğrencilerimiz de 'Boşum artık okumuyorum, tam zamanlı çalışabilirim' diyor. Onlara da okulun tatil olduğu sürece tam zamanlı çalışma imkanı veriyoruz."

"Haftanın 6 günü geliyorum"
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü 2. sınıf öğrencisi Hakan Bakan ise iş imkanı sayesinde çok rahat öğrencilik yaşamı geçirdiğini söyledi.

Bakan, maddi yönden desteğe ihtiyacının olduğunu vurgulayarak, şunları dile getirdi:

"Firmanın öğrencilere böyle iş imkanı sağladığını duydum, arkadaşlarımla 'İş başvurusu yapalım' dedik. Başvurumu yaptım ve ilgili makamlardan 'Görüşmeye gelebilir misiniz?' diye aradılar. Görüşmeye geldik sonrasında işe başladık. Haftanın 6 günü geliyorum, cumartesi dahil günde 4 saat çalışıyorum. Saat 13.00'de başlıyorum 17.00'ye kadar çalışıyorum. Geçen sene yurtta kalıyordum, bu sene eve çıktım."

AA

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)