adscode
adscode

Yeni öğretim yılı, MEB, YÖK ve üniversiteler?

İlk ve orta dereceli okullarda yeni öğretim yılı öyle ya da böyle başladı.

Yeni öğretim yılı, MEB, YÖK ve üniversiteler?
Milliyet Diyalog

Her ne kadar bazı öğrenciler hâlâ gidecek okul bulamasa da, ders kitapları henüz tamamlanmasa da yola devam.


Bu arada YÖK, 3 Ekim’de Külliye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katılımıyla, yeni öğretim yılı için toplu açılışa hazırlanıyor. Ama üniversiteler bir bir açılıyor!

Dün en az 10’u yeni öğretim yılına merhaba dedi.

MEF’inkine ben de katıldım.

TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik’in ilk dersi çarpıcıydı.

Akılda kalan: Riskten uzak durmak yaşamdan uzak durmaktır. Kazananlar, mücadeleden asla vazgeçmeyenlerden çıkar!..

Ek yerleştirme sonuçları ise hâlâ açıklanmadı!

Peki, ek yerleştirmeyle gelen öğrenciler ne olacak?

Yetişebildikleri yerden katılacaklar.

Doğru olan bu mu?

Elbette hayır!

YÖK ve ÖSYM takvimi biraz öne çekse ve işleri biraz hızlandırsa, her şey çok daha kolay olur ama bu kimin umurunda ki?..

Atalarımız, kervan yolda düzülür demiş, bizimki de o misal, ne zaman eğitim söz konusu olsa, hele bir başlayalım, gerisi gelir diyoruz.

Bu yıl da öyle oldu.

Üniversiteleri hem tek tek, hem de topluca açıyoruz ama sorunlar bitmek tükenmek bilmiyor.

İşte çok çarpıcı birkaç sorun:

Beyin göçü!

Cumhuriyet’in kurulduğu ilk yıllardan itibaren devlet bursuyla yurt dışına öğrenci gönderiyoruz.

Yine çok uzun yıllardır, yurt dışındaki yetişmiş insan gücünü ülkemize çekmek için projeler üretiyoruz.

Peki, dönenler ne oluyor?

Onları ne siz sorun ne de biz anlatalım!

Pek çoğu perişan durumda:

- Yüzlerce devlet burslu akademisyen, göreve başladıkları üniversitelerde karşı karşıya kaldıkları yaklaşımdan şikâyetçi. Birçoğu yıllar önce kontrat yaptıkları ve geri dönmek üzere eğitim aldıkları üniversitelere kabul edilmiyor.

- Doktoralarını bitirip, akademik yükselme açısından tüm kriterleri sağlayan akademisyenler, yıllarca araştırma görevlisi kadrosunda tutularak pasivize ediliyor ya da küstürülüyor.

- Birçok üniversite, doktoralarını bitirmiş ve en verimli dönemlerinde olan bu akademisyenleri, eğitimini aldıkları konularda tam verimli olabilecekleri fakültelerde kullanmak yerine, meslek yüksekokullarında ya da uygulamalı bilimler yüksekokullarında görevlendiriyor.

- YÖK’ün yurt dışına eğitim amaçlı doktora öğrencisi göndermesi çok olumlu bir proje. Fakat YÖK hali hazırda elinde bulunan yurt dışı doktoralı bilim insanlarını ne kadar değerlendirebiliyor?

- Yüksek lisansını ya da doktorasını tamamladıktan sonra ülkeye dönen ve göreve başladığı üniversitelerde sorunlarla karşılaşan akademisyenlerin çoğu bu ülkeden ayrılmayı planlıyor. Bu konuda ne yapılıyor?

Yani bırakın yurt dışındakileri getirmeyi, eldekileri de kaçırırsak, hiç şaşırtıcı olmaz!..

Yazının devamı için tıklayınız


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)