adscode
adscode

12 yıla, bu haliyle devam mı? Yoksa?..

12 yıllık temel eğitime geçtiğimizde çok sevinmiştik ama altını yeterince dolduramadık. Pilot uygulamalar yerine topyekün geçince ne alt yapı yeterli oldu ne de sağlıklı yönlendirme gerçekleşti.

aguclu@milliyet.com.tr




Zorunlu temel eğitim, gelişmiş ülkelerin neredeyse tamamında 12 yıl ve üzeri. Peki bizdeki gibi üniversite odaklı mı? Kesinlikle hayır. Daha mı iyi oldu? Evet demek mümkün değil. Yeniden ele alınmalı mı? Kesinlikle evet. Yeni model ne olabilir? 

Cumhuriyet'in ilk yıllarından yakın zamana kadar ciddi bir eğitimli insan gücü açığımız ve diplomaya özlem vardı. 

Politikacılar da bu boşluğu doldurdu. 

Dozu biraz kaçtı ama bu kimin umurunda ki. 

Alan memnun, veren memnundu. 

Ta ki diplomalar artık bir işe yaramayıncaya kadar!.. 

12 yıllık temel eğitime geçtiğimizde çok sevinmiştik ama altını yeterince dolduramadık. Pilot uygulamalar yerine topyekün geçince ne alt yapı yeterli oldu ne de sağlıklı yönlendirme gerçekleşti. 

“12 yılın sonunda okuduğunu anlamayan, doğru düzgün cümle kuramayan, disiplinler arası bağlantı kuramayıp bilgiyi transfer edemeyen ve tüm bunlarınların sonunda da eksi netlerle ünv yerleşen bir sistem oluştu…” 

İstediğimiz bu muydu? 

Elbette hayır.. 

Çare Bireysel Eğitimde 

Bireysel ilgi, yetenek, beceri ve hayalleri öne çıkartan yeni eğitim modelleri, dünya genelinde öne çıkmaya başladı. 

Ülke genelinde tüm öğrencilere aynı eğitim modelini ve aynı müfredat programı dayatmanın yarardan çok zarar getirdiği çok net görüldü. 

Değiştirilmesi gerektiğine artık hemen herkes inanıyor. 

Önemli olan nasıl olması gerektiği. 

Peki buna yeterince kafa yoruyor muyuz? 

Hayır, hayır, hayır… 

Erken yönlendirme şart. Bu da çocuktan çocuğu değişebilir. 

Bu yüzden daha esnek ve daha geniş yelpazeli ve bireysel odaklı eğitim modelleri düşünülebilir. Örneğin eskiden uygulanan kredili eğitim sistemi pilot olarak yeniden denenebilir, örneğin seçmeli derslere çok daha fazla önem verilebilir, örneğin mesleki eğitime çok daha erken sınıflarda yönlendirmenin önünü açılabilir.

Bu çerçevede seçmeli derslerin hedef ve amaçları yeniden gözden geçirilebilir.. Örneğin şu sorulara cevap arayarak işe başlayabiliriz: 

. Seçmeli dersler, her okulda yeterince ciddiye alınıyor mu? 

. Sınavlara hazırlık amacıyla kullanıldığı doğru mu? 

. Yeterince ders açılmamasının gerekçeleri neler? 

. Uygulamaları seçmeli dersler var mı? Gerekli altyapı her okulda bulunuyor mu? . Seçmeli derslerin zorunlu seçmeli derse dönüştüğü iddiaları gerçek mi? . Derslere, o dersle hiç ilgisi olmayan öğretmenlerin girdiği iddiaları şehir efsanesi mi? . Seçmeli dersler kentten kente, okuldan okula değişiyor mu? 

. Ortalama kaç seçmeli ders seçeneği sunuluyor?..


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Yarına hazır mıyız?
Beklentiler?