Depremzedelerin çilesi bitecek gibi değil. 100'üne çare üretiliyorsa, 100'ü de gözden kaçıyor. Örneğin üniversite sınavı için farklı kentlere gidecek öğrenciler nerede kalacak? YÖK, ÖSYM ve KYK bu konuda bir çözüm üretemez mi?
Moral ve akademik açıdan zaten zor durumda olan öğrencileri bir de barınma sorunuyla yüz yüze bırakmak ne kadar doğru?
Böylesi bir durumda ilgili kurumlar değil de kim çözüm üretecek?
Aileler zaten zor durumda, bir de böylesi bir külfeti kaldıracak durumda değiller.
Ulaşım, barınma ve yemek konusunda, ilgili kurumların yanısıra sınava girilecek kentlerin yerel yönetimleri de adaylara ve ailelerine ev sahipliği yapamazlar mı?
Konunun önemini ortaya koyan çok sayıda iletiden sadece birisi:
"Birçok gazete ve televizyona yazdım hiç ses gelmedi.
Lütfen bu konuyu dile getirin, kimse bu haksızlığı gündeme getirmiyor.
Benim kızım sınava girecek.
Deprem bölgelerinde üniversite sınavına girecek öğrenciler, başka şehirlede sınava girecekler. 4 ilde üniversite sınavına girecek öğrenciler, iki gün devam edecek bu sınavlar için barınma ve ulaşımlarını nasıl gerçekleştirecekler?
Ayrıca sınavda tüm Türkiyede 12. sınıf ikinci dönem konuları, sınavdan çıkarıldı. Depremden etkilenen çocuklar hiç ders çalışamazken, deprem bölgesinde olmayan öğrenciler için konular azaltıldı.
Bu konuları kimse haber yapmıyor, bu nasıl bir adaletsizliktir.
Depremin travmasını yaşayan öğrencilere başka şehirlerde sınava girmek için kalacak yer bulmak ve oraya ulaşmak için imkanlar sağlanamaz mı?
Depremde mağdur olanlar daha da mağdur edilmiyor mu?
Haksız mıyım?.."
Sınava konsantre olamıyoruz
Ve işte bir başka hüzün:
“Ben bu sene kızı YKS'ye oğlu da LGS'ye girecek olan bir anneyim.
Adana'da yaşıyoruz.
Bildiğiniz gibi korkunç bir deprem yaşadık ülkece.
Çok ağır kayıplar hasarlar oldu.
Dilerim bir daha dünyada böyle bir felaket olmasın.
Bizim oturduğumuz mahallede evimize yakın yerlerde 7-8 apartman yerle bir oldu .
Orta hasarlı sayısı çok daha fazla.
Evimiz az hasarlı ama psikolojimiz çok hasar aldı.
Tüm depremlerde 12 katta olan evimizdeydik.
5-6 gün akrabamızın bahçeli olan evinde kaldık ama insanın evi gibisi yokmuş gerçekten.
Daha sonra çocuklar evde kalmaya korktukları için arabada kalmaya başladık. İkisi de sınav öğrencisi olduğu halde bu sürede ders çalışamadılar.
Etütler ve okullar kapandı.
Sürekli deprem mi oldu diye birbirimize bakar olduk.
Ders aldıkları öğretmenleri bir giriş katı bulup orada devam ettirdik fakat deprem korkusu sebebiyle bu hiç kolay olmadı.
Birkaç kez psikolog yardımı da aldık.
3 gündür evimizde kalmaya başladık ama lambaları şişedeki suları takip etmeye devam ediyorlar deprem oluyor mu diye.
Sınav sistemimiz zaten zorlu iken üstüne bir de deprem korkusu ile bu zorluk çok daha arttı.
Elbette ki hayatta olduğumuz için evimiz yıkılmadığı için birbirimize sahip olduğumuz için çok şanslıyız.
Pandemi döneminde tüm dünya etkilendi o zaman da sınavlarda 2. dönem konuları iptal edilmişti.
Şimdi depremden dolayı 2 dönem konuları yine tüm Türkiye'de iptal edildi. Pandemi şartlarında tüm çocuklar eşitti fakat bu depremi yaşayan çocuklar ile yaşamayan çocuklar eşit değiller.
Deprem bölgesinde olan öğrenciler için farklı bir karar alınması gerektiğini düşünüyorum.
Sizin düşüncenizi merak ediyorum bu konu ile ilgili ne yapılabilir fikrinizi ve desteğinizi bekliyor, saygılarımı sunuyorum..."
Soydaşlara ve mültecilere tanıdığımız ek kontenjan, ek puan hakkını onlara çok gördük. Bari sınav aşamasında onları yanlınız bırakmayalım...
