Çok önemli kararlar alıyor, hızla hayata geçiriyor ama devamını getiremiyoruz. “Türk gibi başla Alman gibi bitir” deyimini çok sık duymamız bu yüzden. YÖK’ün 100/2000 Doktora Projesi, YLSY bursları ve öğretmenlik kariyer sınavı sadece birkaçı!
Proje üretme konusundaki dinamizmini keşke aynı kararlılıkla sonuna kadar götürebilsek.
Devlette devamlılık esastır ve bir YÖK Başkanı, bir Milli Eğitim Bakanı ya da bir hükümet döneminde alınan kararlar, sonraki idareler tarafından da aynı ciddiyetle ele alınmalıdır.
Yanlış projeler ise elbette sonlandırılmalıdır ama söz konusu projeler konusunda hep çok önemli açıklamalar yapılmıştı ve gelinen nokta ortada.
İşte bu konularda gelen mesajlardan sadece birkaçı:
Geleceğin Türkiye'sini İnşa Edeceklerdi!
“Ülkemiz için öncelikli alanlarda nitelikli bilgi üretmek ve doktoralı insan kaynağına olan ihtiyacın karşılanması üzerine Türkiye’nin prestij projesi olarak kabul edilerek başlatılan YÖK 100/2000 Doktora Projesinde Bursiyer olan biz doktorantlar sigortasız ve 3825 TL ücretle çalıştırılmaktayız.
YÖK tarafından istihdam sözü verilerek başlatılan bu projede için çalışma yapılmamaktadır ve bu durum doktora çalışmalarımızı etkilemekle birlikte gelecek kaygısı yaşamaktayız.
Gerek doktora eğitimine devam eden gerekse doktorasını bitirmiş gerekse bursu bitmiş doktora çalışması bitmemiş araştırmacılarımızın akademiden koparılmaması açısından zamanın çok kıymetli olduğunu vurgulamak isteriz.
Bu projede çalışan yaklaşık 6500 kişi verilen istihdam sözünün ve bursların söz verildiği üzere asgari ücretin altında kalmayacak şekilde güncellenmesi konusunda sizlerden sesimizi duyurmanızı gündeme getirmenizi rica ediyoruz.
Sizde bilirsiniz ki doktoralı insan ülkemizin akademik geleceği için önemli olmakla birlikte ve hangi ülkede doktoralı insanlar işsiz kalmıştır.
Bu konuya hassas derecede yaklaşmanızı ve biz gençler için ümit olmanız dileğiyle saygılarımla iyi çalışmalar dileriz…”
Uzmanlık Sınavla Değil Hizmetle Olur!
“Ben bir öğretmenim ve 20 yıldan fazla bir hizmet sürem var.
Öğretmenlik süreci içerisinde teşekkürlerim, takdirlerim ve aylıkla ödüllendirmelerim var. Hatta daha da ilginç bir şey söyleyeyim, MEB Hizmetiçi açılan ve zorunlu olanların dışında gönüllü olarak katıldığım seminer ve kurslardan başarılı olup aldığım belge sayısı 100'ün üzerinde.
Öğretmenlikte uzmanlık için aldığım kurs belgeleri neden dikkate alınmıyor.
Açılan hizmetiçi kursların bazıları da MEB ile işbirliği içinde olan yurt içi ve yurtdışı bağlantılı. Gönüllü olarak katılıp aldığım bu kurs belgelerinin hiçbir işe yaramaması beni hem üzdü hem de motivasyonumu düşürdü.
Bundan sonraki kurslara katılmayı düşünmüyorum. Çünkü zaten mesleğimizde uzman olan bizlerin bir sınavla mı uzman olup olmadığımıza karar verecekler.”
Bu Bursu 4 Yılda Ödememiz Mümkün Değil!
“Size YLSY bursuyla ilgili Türk Burslular Birliği adına ulaşıyorum.
2015'te sorunlarımızı dile getirmiştiniz.
Acil olarak çözümlenmesi gereken sorunlarımız var ve her geçen gün bu sorunlar artıyor. 5 Milyon TL tazminata düşen bursiyerlere artık "tazminattan görev" verilmiyor.
Biz fabrikatör çocukları değiliz. Bu miktarlar dünyanın neresinde olursak olalım 4 yılda ödemesi mümkün değil.
Kur sabitlemesinden yararlanmak için sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Sesimiz olur musunuz?..”
