Eğitimin temel kurallarından birisi de, her çocuğun başarılı olacağı olan bir alanın mutlaka var olduğu gerçeğidir!
Peki bu sınavlar, bu konuda ne yapıyor?
Koskocaman bir hiç!
İlgiyi, yeteneği, yaratıcılığı, hayali ölçmeyen sınav, sınav değildir!
MEB ve ÖSYM'nin yaptığı sınavların hiç birisinde de öğrencilerin ve sahip olduğu yetenek ve yetkinlikler, hiç kimsenin umurunda değildir.
LGS'ye girip de istediği lisede okuyan, üniversite sınavına girip de istediği bölüme giren ya da mezun olduğu alanda iş bulup çalışan kaç gencimiz var?
Çok daha önemlisi, limon gibi sıka sıka posasını çıkartıp değersizleştirdiğimiz, hayata küstürdüğümüz diplomalı işsizler kervana yıl kaç kişi katılıyor?..
Ne olur biraz da bunları konuşalım!..
Doğan her çocuğumuza iyi bir eğitim ve ilgi, yetenek ve beklentileri doğrultusunda iyi bir yaşam sunmak Anayasal bir zorunluluk.
Kurumlara da düşen de, bu zorunluluğu yerine getirmek.
Aileler olarak, bu çarpık sınavının peşinde koşacağımıza, sorular zor muydu, kolay mıydı diye veryansın edeceğimize, tablonun bütününü görmeli ve ona göre isteklerde bulunmalıyız...
Yoksa dün kendileri mağdur oldu, bugün çocukları, yarın da torunları aynı mağduriyeti yaşamaya devam edecektir!..
Bu yanlışa, artık hep birlikte dur diyelim.