150, 180 puan barajının kaldırılması, turnusol kağıdı gibi çok şeyi açığa çıkardı. Kalite ve liyakat mı yoksa popülizm ve umut tacirliği mi? Hem o, hem diğeri, ikisi bir orada olmuyor ama yapanlar var. Kontenjanlar dolmasın mı elbette dolmalı ama yolu bu mu olmalı?..
Kontenjan açıklarına yıllardır dikkat çeken birisi olarak, bu yönde atılan ya da atılacak adımları desteklememek akla zarar olur.
Kıt kaynaklarımızın en önemli bir bölümünü, ülkemizin dört bir yanına dağılan yeni üniversiteler açmak için harcadık ve bunun en verimli şekilde değerlendirilmesi de hepimizin vicdani görevi olmalı!...
Üniversiteler aklın, bilimin, gelişmişliğin, topyekûn kalkınmanın ve en önemlisi de etik değerlerin ve kazandırmaların lokomotifidir, rol modemidir.
Onlar ne yaparsa doğru yapmak zorundalar. Çünkü onlar geleceğin mimarlarını yetiştiriyor..
Yetiştirdikleri gençler ne kadar donanımlı, ne kadar ilkeli, ne kadar liyakatli ise topluma verecekleri hizmet de o denli kutsal oluyor!...
Olaya, güncel tartışmaların ötesinde bir de bu çerçeveden bakmamakta sonsuz yarar var...
Bir üniversitemizden bir gün arayla iki mesaj geldi.
Onları ve başkalarını bilmem ama bana göre çok çelişkililer!.
İlk açıklama 150, 180 barajının kaldırılmasına yönelik:
YÖK’ün aldığı bu karar, gerçekten okumak isteyen, alt yapısı olan ancak çeşitli nedenlerle sınavda baraja takılan öğrencilerimiz için bir fırsat oluşturacağını ve sınav kaygısını azaltacak ve ülkemizde istihdam noktasında yükseköğretim mezunu bireylerin artmasında katkı sağlayacaktır. Böylelikle nitelikli iş gücü sayesinde yerli ve milli üretimde dünya standartlarına ulaşılacaktır...
İkinci açıklama ise çok daha farklı:
Geleceğin bilgi toplumu ve akıllı/dijital üretim ekosisteminin gerektirdiği yetkinlik ve becerilerle donatılmış yüksek deneyimli bireyleri yetiştirmeye ve sürdürülebilir kalkınma odaklı çalışmalarla kendini ekonomik, sosyal ve çevresel üstün değerler yaratmaya adamış uluslararası itibara sahip bir kurum olmak” vizyonu ile yola çıkan üniversitemiz, üretim ekosistemi içinde yer alan ülkemizdeki tek örnektir.
Uygulamalı, girişimci, yenilikçi bir 3. Nesil bir üniversite olarak üçüncü yılımıza hızlı büyüme rakamları ve gün geçtikçe artan paydaş, işbirlikleri ve projelerle giriyoruz.
Barajı sıfırlayarak, bu hedeflere nasıl ulaşılacak?
Belki üçüncü bir açıklamada da o anlatılır!..
