Seçime sayılı günler kaldı. Çok konuşuluyor ama hiçbir şey söylemiyor. Oysa bugüne ve geleceğe yönelik olarak cevaplanması gereken o kadar çok soru var ki incir kabuğunu doldurmayan tartışmalar yüzünden onlara hiç sıra gelmiyor…
Seçimin kaderini gençler in belirleyeceği konusunda hemen herkes hemfikir.
Peki bu konuda ne yapmıyor?
Hiç!..
Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok.
Dünyanın neresine giderseniz gidin, gençliğinin en önemli sorunu işsizlik.
Bu konuyu çözmeden diğer sorunlara çözüm üretmek ve ve özellikle de onları mutlu etmek imkansız.
Bu yüzden, ülkemiz genelinde olaya baktığımızda, eğitim sistemimizi üretim ve istihdama yönelik çerçeveye oturtmaktan başka çaremiz yok.
Gençlerimizi KPSS ve sınav kölesi yapma yerine üreten, kazanan bir konumuna getirip hayat standartlarını yükseltelim ki, diğer sorunlara sıra gelsin.
Diplomanın tek başına bir işe yaramadığı dünyanın her yerinde görüldü ve üniversiteler ciddi anlamda kan kaybetmeye başladı.
Ve biz hala bu yanlışta ısrar ediyoruz!..
Gelecekte her şeyin çok daha farklı olacağı kesin
Peki biz buna ne kadar hazırız?
Tam da seçim öncesinde siyaset bu bu konuda ne düşünüyor, hangi açılımı getiriyor?
Geleceğe yönelik vizyonlarını şimdi değil de ne zaman bizimle paylaşacaklar?
Yarına güvenle bakmamızı şimdi değil de ne zaman hayata geçirecekler?
Gençleri anlayan, dinleyen ve onlara yönelik politika üretenler sadece onların değil, ailelerinin de gönlünde taht kuracak ve kendi kendilerini iktidara taşıyacaktır.
Onlara daha çok güvenelim daha çok şans tanıyalım ki, sadece sandık başında değil hayatın her alanında görelim.
Seçme ve seçilme yaşını olabildiğince yaşlara kadar indirdik. Bakalım milletvekili listelerinde kaçına, kaçıncı sırada yer verilecek?
Lafın kısası, yeter ki onlara ilgi gösterelim, iyi donatalım, doğru yönlendirelim ve doğru hedefler koyalım.
Koyalım ki kazanan hem kendileri, hem aileleri, hem de ülkemiz olsun.
Bu konuda farklı düşünenimiz yok ama nedense bir türlü ortak hareket edemiyoruz.
Sizce neden?..
