Okullar açıldı ama artık hiçbir şey eskisi gibi olmamalı. Sınav odaklı eğitime, kaldığımız yerden aynen devam edemeyiz. Yaşadığımız afetin nedenlerini, sonuçlarını çocuklarımıza anlatıp, nerede hata yaptık sorusuna cevap aramalıyız.
Felaketleri şimdi değil de ne zaman dikkate alacağız?
Yaptığımız hataları şimdi değil de ne zaman sorgulayacağız?
Siyah kurdele şimdi değil de ne zaman takacağız?
Akademik eğitim, sınavlar, gelecek elbette çok önemli ama hiç bir şey canımızdan, ailemizden, arkadaşlarımızdan, sevdiklerimizden ve özellikle de ülkemizden daha önemli değil.
Ne kadar güçlü ve bilinçli olursak hayata da da o denli güçlü sarılırız.
Eğitim de bunun için vardır.
Günde 300, 500 test çözmek için değil kendimizi geliştirmek, yaşam standardımızı yükseltmek, ülkeye, millete, doğaya ve insanlığa daha iyi hizmet etmek için okula gideriz, öğreniriz, kendimizi geliştiririz...
Bugünden itibaren her öğretmenimiz kendi dersi çerçevesinde afetlere yönelik konuları alıp, bu yönde hayata dönük mesajlar verebilir. Vermeli de.
Ne olur onlara güvenelim, özgür bırakalım, aralarına girmeyelim.
Defalarca yazdık ama bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyoruz.
Evet eğitimin onlarca amacı ve hedefi var ama en önemlisi, iyi insan, iyi yurttaş, mutlu bireyler yetiştirmektir.
Bu asla göz ardı edilmemeli, diğer amaçların gölgesinde kalmamalıdır.
