adscode

Kalite, yeterlilik, liyakat ve sürdürülebilirlik!..

Sadece günü kurtarmakla yetinirsiniz, o kadar…

aguclu@milliyet.com.tr




Hemen her alanda kalite, yeterlilik, liyakat ve sürdürülebilirlik çok önemli ama eğitimde çok daha önemli. Eğer bu kavramları yaşam biçimi haline getiremezsiniz devamı gelmez. Sadece günü kurtarmakla yetinirsiniz, o kadar… 

Peki bu sihirli kelimeler eğitim sistemimizde kazanıma dönüşüyor mu? Evet demek mümkün değil. 

İsterseniz gelin önce bir durum tespiti yapalım: 

. 6, 7 zayıfı olan sınıf geçiyor. 

. 180 soruda sadece 0.5 neti olan üniversiteye girebiliyor. 

. Hem liselere hem de üniversiteye girişte yeterlilik aranmıyor. Mezuniyet sınavı ya da bakalorya sistemi uygulanıyor olsa, başvuranların üçte ikisi bu hakkı kazanmıyor olabilir! 

. Şişirilmiş hormonlu not uygulaması tüm hızıyla devam ediyor. 

. Objektif bir ölçme değerlendirme sistemi söz konusu değil. 

. Bazı liseler ve bazı fakülteler için geçerli olan yeterlilik barajı genele uygulanmıyor. . Erken ve doğru yönlendirme yok gibi. Rehberlik sistemi yetersiz. 

. Kalite kimsenin umurunda değil. Başarı ölçüsü olarak tek kriter giriş sınavlarında alınan puanlar ve bu kabul edilemez. 

. Öğretmen atamalarında liyakatın yerini mülakat aldı ve adil olmaktan çok uzak. 

. Okullardan 100 tam puanla mezun olanlar, lise ve üniversite giriş sınavlarında aynı performansın yarısını bile sergileyemiyor. Binlerce okul birincisi bile ya istediği yere giremiyor ya da açıkta kalıyor. 

. Zorunlu eğitim kapsamında olmasına rağmen düzenli olarak okula devam etmeyen yüzbinlerce öğrencimiz var. 

. Cumhuriyet tarihi boyunca 5, 8, 12 yıllık zorunlu temel eğitim olmasına karşın hala okuma-yazma kursları açmak zorunda kalıyoruz. 

. En iyi öğrencilerimizi fen ve matematiğe yönlendiriyoruz, sosyal bilimleri ve özellikle de sporu, sanatı, ilgi ve yetenekleri öldürdük… 

Benzeri daha onlarca madde sıralayabiliriz ve hepsi de birbirinden önemli. 

Peki bu konulara kafa yoran, kendine dert edinen, iyileşmesi için çaba gösteren ve en önemlisi de “daha nereye kadar?” diye sorgulayanımız var mı?

Keşke gönül rahatlığı ile evetttt diye haykırıyor olabilseydik.. 

Sayısal olarak çok yol kat ettik ama verdiğimiz eğitimin altını ne kadar doldurabildik? Keşke biraz da bu konuları konuşuyor olabilsek… 

Eğitime yönelik sorunlar çok sıradanlaştırdılar ama hepsi de çok önemli. Niye mi? 

Sadece çocuklarımızın değil, ülkemizin de geleceği de ondan. 

Eğitimde, bilimde, kalitede, yeterlilikte, liyakatta ve sürdürülebilirlikte yol almadan, topyekün kalkınma mümkün değil!.. 

Ne olur artık bunu anlayalım!..


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Sorumlu kim?
Hiç ders almıyoruz!
Yabancı dil maceramız
pivotte studio fantezi giyim