adscode
adscode

Madalyonun Öteki Yüzü! 

Parçalanmış öğretmen ailelerine yönelik tartışmaların ardı arkası kesilmiyor. Onlar, haklı olarak ailelerine kavuşmak isterken, öğrenciler de öğretmensiz kalmak istemiyor. Peki doğru çözüm ne?.. 

aguclu@milliyet.com.tr




Doğu ve Güneydoğu’da olduğu gibi ülkemizin her yanında özellikle de kırsal da ciddi öğretmen açığı var. 
Ücretli öğretmenlerle doldurulmaya çalışılması ise ne kadar doğru? 
Yine aynı şekilde, öğretmenleri, belli bölgelerde “dayatma” ile tutmanın dışında başka çözüm yolları yok mu? 
Gönüllülük esasına ve sağlanan ek avantajlarla yönelik  farklı yöntemler aranamaz mı? 
Eş durumu nedeniyle, ağlayan öğretmen sayısı, çok az ise neden onlara bu hak verilmez? Üzerinde fazlasıyla düşünülmesi ve konuşulması gereken bir konu ama nedense hep bir uçtan ötekine gidiyoruz. 

Görünen o ki, parçalanmış ailelerin, ağıtları, bu görevi yerine getiren diğer bazı öğretmenlerimizi açıklama yapmaya zorladı. 

İşte bu yöndeki  ortak mesajlardan birisi: 


Biz de Doğu’da Görev Yaptık, Ağlamadık! 

“10 yıl Doğu ve Güneydoğu da görev yaptım. Sizin bir iki öğretmenin ağlamasına bakarak binlerce öğrencinin mağduriyetini görmezden gelmenize şaşırıyorum. 
Bir öğretmen olarak meslektaşlarımın bu bencilliklerinden bıktım bu bitmez batıda norm fazlası binlerce öğretmen varken taşradaki çocuk eğitimden mahrum kalıyor neden öğretmenler ve sendikalar bu norm fazlası öğretmenler için bir görüş belirtmiyor? 
Çünkü oturduğun yerde maaş almak güzel, size tavsiyem bu ağlamaları aldanmayın. 
Örneğin Şubat ayı eş durumu tayin neden isteniyor anlamıyorum  öğretmen bir kaç ay daha sabredip eş durumu  tayinini haziran ve Ağustos ta yapsa öğrenciler yıl ortasında öğretmensiz kalarak yada öğretmen değişikliğinden dolayı mağdur edilmese daha iyi olmazmı? 
Malesef bencilliklerinden sorunların çözülmesi yerine mağduriyetler oluşturuyor. 
Siz Hakkari nin bir köyünde tek öğretmeni birleştilmiş sınıf ta okuyan bir çocuk olsanız devlet bir öğretmen gönderdi ve bu öğretmen 6 ay sonra şubatta eş durumundan tayin istedi gitti sizde 3-4yıl öğretmensiz kalsanız yerine gelen öğretmen ücretli 2 yıllık açık öğretim mezunu eğitim adına hiç bir şey yapmıyor sadece geçimini sağlamak için bu işi yapıyor bu şartlarda büyüyen bir birey olarak büyüdüğünüzde  çevrenize ve sizi yönetenlere bakışınız nasıl olurdu?..” 


Çözüm Şart! 


Hiç bir öğrencimizin, öğretmensiz kalmasını savunmak, asla mümkün değil. 
Nasıl ki her öğrencinin en iyi koşullarda eğitim alma hakkı varsa, her ailenin de bir arada olma hakkı var. 
İşte bu noktada, herkese, hakkı olanı sağlamak da devletin görevi. 
Bunun nasıl olacağına, elbette devlet karar verir ama mağdur ve ayrıcalıklı kesimler yaratmadan! 
Öğretim yılı ortasında  hiç bir şekilde yer değiştirme olmamalı ama yaz aylarında da eş durumu, sağlık ya da mastır ya da doktora gibi mazeret beyanlarına kulak verilmelidir. 


Doğu, Güney Doğu ya da kırsalda, belli bir süre  görev yapan öğretmenlerimize, sağlanacak maddi desteğin yanı sıra zorunlu hizmet sonrasında istediği yere tayin şansı da tanırsanız, gönüllüsü çok olur. 


Ailevi gerekçelerle tayin isteyenler de, belli bir sürenin sonunda, şansını, ailesinin yanına gitme yönünde kullanırsa ona da saygı duymak gerekir. 


Cumhuriyet’in ilk yıllarında ülkemin her köşesi benim vatanımdır diye koşa koşa giden öğretmenlerimiz vardı.  
Mecburi hizmet herkes için zorunluydu. 
Sonra ne olduysa tüm dengeler altüst oldu. 
Belli ki, fabrika ayarlarına bir şekilde yeniden dönmek gerekiyor... 


Öğrencilerin eğitim hakkı ve öğretmenlerin mutluluğu asla engellenmemeli... 

Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Yarına hazır mıyız?
Beklentiler?
Keyifli bayramlar