adscode
adscode

ÖSYM Doktorları da Kıvrandırıyor!

Şeffaf olmak her kurumun olmazsa olmaz özelliklerinin başında gelir ama ÖSYM nedense bu konuda bir türlü yol alamadı. Oysa böylesi kurumların güvenirliği, biraz da şeffaf olmalarına bağlı! Doktorlar, TUS konusunda çektikleri sancıya çare de bulamıyorlar, ilaç da! Neden mi?..

aguclu@milliyet.com.tr




Sözü hiç uzatmadan gelin direk onları dinleyelim:

 

2018 İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi mezunuyum.

 

Sıkıntımız sizin bizzat ilgilendiğiniz konuların biraz dışında ama çaresizlik içindeyiz ve ÖSYM’ye ya da kamuoyuna bizden daha etkin bir şekilde ulaşabileceğinize inanıyoruz.

 

24 Şubat tarihinde gerçekleştirilen, 21 Mart tarihinde sonuçları açıklanan ve ardından tercihleri alınan Tıpta Uzmanlık Sınavının, yeterli hiçbir açıklama yapılmayarak (kılavuzlarda yerleştirme işlemleri için harcayabilecekleri süreye dair hiçbir emare yok) hala yerleştirme işlemleri bitirilemedi.

 

Hatta birkaç gün öncesi itibariyle, bahsi geçen bu 2019 1. Dönem sınavımız, TUS tarihinde tercihleri alındıktan sonra yerleştirme sonuçlarının açıklanması için en çok zaman geçen sınav olarak tarihe geçti.

 

Bu günlerde ÖSYM’nin güvenirliğinin resmî bir şekilde azaldığı da göz önünde bulundurulursa, tercih sonuçlarının bu kadar uzun sürede açıklanmamasının sebebi sadece tipik memuriyet ve devlet kurumu sorumsuzluğu ve vurdumduymazlığı mı yoksa daha da korkutucu bir şekilde şaibeli “özel isteğe dönük özel yerleştirme” mi yapılıyor bilemiyoruz.

 

Bu gecikme sebebiyle asistanlığa başlanamıyor, kaybedilen zaman ve para gittikçe artıyor ve belirsizlik nedeniyle bir çok hekim önündeki dönemde planladıkları işleri idari takvimlere uyduramayacak duruma getiriliyor.

 

Bu gecikmenin bizi rahatsız eden bir başka özelliği de ÖSYM’ye “en azından geç de olsa belirli bir tarih verilsin” şeklinde bir taleple ulaşıldığında hiçbir tarih verilmeden “internet sitesinden takip edin” şeklinde baştan savma bir cevap almamız.

 

ÖSYM’nin “biz ne zaman istersek o zaman olur” havasında davrandığının ve bizi akademik planlarımızı gerçekleştiremeyecek şekilde mağdur ettiğinin bilinmesini istiyoruz ve buna bir çözüm arıyoruz. Bir çok resmi yoldan yapılan başvuruda, kalıp cevaplar aldık.

 

Ben, şahsen, Türkiye’de eğitim ve sınav konusunda hem deneyimli hem de etkili olduğunuzu bildiğimden size yazmak istedim.

 

Çok çaresiz hissediyorum ve Türkiye’de kurumların “yaptım oldu” mantalitesiyle hareket etmesi ve bizim duyarlı vatandaşlar olarak hiçbir şey yapamamamız beni çok üzüyor.

 

Yardımcı olursanız yada süreci hızlandırmak için bana bir yol gösterirseniz çok mutlu olurum.

 

Bu meselenin sizi tam anlamıyla ilgilendirmediğinin de farkındayım ama hem lise dönemimden hem de yazılarınızdan tanıdığım bir eğitimci olarak size yazmak istedim.

Kolay gelsin.

 

Gençlerin sorunu, bizim sorunumuz olduğu için konu elbette ilgi alanımıza giriyor ve ÖSYM’nin bir an önce gerekli açıklamayı yapacağına inanıyoruz.

Kurumların üzerindeki şaibeleri kaldırıp, daha güvenilir hale gelmesi hepimizin görevi ama ne çok da bizzat kendilerinin yani ÖSYM’nin görevi. Bu yüzden, şehir efsanelerine bir an önce son verme görevi ÖSYM’ye düşüyor…


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)