adscode

TİP 2 diyabet çocukluk yaşlarına indi

Fiziki ve sosyal gelişim kimsenin umurunda değil.

aguclu@milliyet.com.tr




Çocuklarımızı yani gelecek nesilleri öylesine hırpalıyoruz ki adeta enkaza döndüler. Varsa yoksa sınavlar. Günde 5 dakika spor yapmıyorlar ama günde
500 test çözüyor, sebze yerine tostla besleniyorlar!
Fiziki ve sosyal gelişim kimsenin umurunda değil.
Sağlıklı beslenme, spor, sanat, hobiler, okuma, yazma ve en önemlisi de sınav odaklı olmayan her şeyi göz ardı eder hale geldik.
Bazı şeyler zaman içerisinde düzelir ama alışkanlıklar ve yan etkiler var ki onlardan kolay kolay kurtulmamız mümkün değil.
Onlardan birisi de beslenme!.
Ekonomik koşulların yanı sıra bu konudaki vurdumduymazlık da alarm sinyalleri veriyor.
Gelin bu konuda yapılan çok ciddi bir uyarıya kulak verelim:
Dr. Öğr. Üyesi ve Biomühendis Ece Yıldız Öztürk, ülkemizde diyabetli sayısının 10 milyonun üzerinde olduğunu ve bu sayının her geçen yıl arttığını ancak bu artışın doğru beslenme ile azalabileceğini dikkati çekerek şöyle konuştu:
“Diyabetin başlıca sebepleri arasında obezite, hareketsizlik, sağlıksız beslenme
alışkanlıkları ve genetik faktörler yer alıyor.
Özellikle büyük şehirlerde fast food tüketimi ve fiziksel aktivite eksikliği bu durumu daha da kötüleştiriyor.
Türkiye’de 10 yıl ara ile Tip 2 diyabet yaygınlığı yüzde 7,5’tan yüzde 13,5’a çıktığı saptanmıştır.
Tip 2 diyabetin görülme sıklığı genellikle 40 yaş ve üstü dönemde görülürken; artık çocukluk yaşlarında da çok sık görülmeye başlanmıştır.
Tip 2 diyabet gelişimini engellemek veya geciktirmek elimizdedir. Sağlıklı ve dengeli beslenme, her gün 1 saat kadar kardiyo-egzersiz yapmak, sağlıklı kiloyu korumak gibi yaşam ve beslenme tarzı değişiklikleri, stres yönetimi, yeterli ve düzenli uyku,
sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıkların bırakılması özellikle Tip 2 diyabet üzerinde önleyici veya geciktirici etkide olabilmektedir.”
DENGELİ BESLENME
Diyabetin önlenmesinde doğru beslenme ile ilgili önerilerde bulunan Yaşar Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ece Yıldız Öztürk şunları söyledi:
“Karbonhidrat, protein ve sağlıklı yağları dengeli bir şekilde almak önemlidir.
Sebzeler, meyveler, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve düşük yağlı süt ürünleri içeren bir diyet tercih edilmelidir.
Beyaz ekmek ve un yerine tam tahıllı ürünler (tam buğday ekmeği, bulgur, esmer pirinç) tercih edilmelidir.
T am tahıllar, lif açısından zengindir ve kan şekerini dengelemeye yardımcı olur.
Sebzeler, meyveler, baklagiller ve kuruyemişler yüksek lif içerir.
Lif, sindirimi yavaşlatarak kan şekerinin yükselmesini engeller. Rafine şeker ve işlenmiş gıdalardan (hazır atıştırmalıklar, şekerli içecekler) uzak durulmalıdır. Bu gıdalar hızlı kan şekeri artışlarına neden olabilir.
Kırmızı et, tam yağlı süt ürünleri ve işlenmiş gıdalardaki doymuş ve trans yağlar sınırlandırılmalıdır. Bunun yerine zeytinyağı gibi sağlıklı yağlar tercih edilmelidir.
Öğünlerin düzenli aralıklarla tüketilmesi, kan şekeri düzeylerinin stabil kalmasına yardımcı olur. Ara öğünlerde sağlıklı atıştırmalıklar (meyve, yoğurt, kuruyemiş) tercih edilmelidir. Yeterli miktarda su içmek, metabolizmanın düzgün çalışmasına yardımcı
olur. Günde en az 8-10 bardak su önerilmektedir.”


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
casino siteleri deneme bonus veren siteler 2025 runtobet güncel giriş