İlk ve orta dereceli okullardan sonra üniversitelerde de yeni öğretim yılı başladı. Peki pozitif yönde bir değişiklik söz konusu mu? İlk izlenimleriniz nasıl? Önceki yılların sorunları geride mi kalmış yoksa katmerlenerek kronik bir hale mi gelmiş?
Yeni öğretim yılı umarız hem öğretmen, öğrenci, velilerimiz hem de eğitimin diğer tüm paydaşları için her yönü ile mutlu, başarılı, huzurlu bir dönem olur!
Sıkıntılar her zaman olacaktır.
Dünya geneline baktığımızda da eğitimde yüzde 100 memnuniyeti yakalayan ülke sayısı çok azdır. Onlar da nüfusu bizim ilkokuldaki öğrenci sayısından daha az olan ülkelerdir.
Ama bu durum eğitimden umudu kesmek, olanla yetinmek anlamında da kesinlikle gelmemeli.
Örneğin Çin’de de 50 milyonu üniversitelerde olmak üzere 250 milyon öğrenci var ve eğitimdeki mutsuzluk oranı bizdeki kadar yüksek değil!
İşte bu yüzden eğitimden beklentilerimizi günümüz koşullarına göre hem devlet ve hem de millet olarak yeniden masaya yatırıp gelecek hedeflerine yeni bir yön vermeliyiz.
Peki bu konuda yeni öğretim öğretim yılına girdiğimiz şu günlerde yeni ve farklı bir heyecan dalgası görüyor muyuz?..
Evet ya da hayır desek abartılı olur.
Hayır diyemiyoruz çünkü hem MEB hem de YÖK’te açıklanan bazı projeler var ama çok sıradan!
Evet değişen hiçbir şey yok da diyemeyiz çünkü sürekli bir şeylerle oynanıyor.
Eğitim de tıpkı ekonomi gibi etkilemediği kesim yok!
İşler yolunda gittiğinde herkes mutlu, gitmediğinde herkes mutsuz olur. En azından mutlu bir azınlık dışında çok önemli bir bölümü öyle.
İşte bu yüzden mutlu bir ülke yaratmanın yolu ekonomide olduğu gibi hatta daha fazla eğitimden geçiyor.
Neden mi?
Üretken ve sorumlu bireyler yetiştirmeden ekonomide de yol kat etmek mümkün değildir de ondan!
Yeni öğretim yılı umarız işte öyle bir yıl olur. Olmalı da…
