Bir yanda salgın öte yanda savaş. Diğer yanda mutfaklar alev alev yanıyor. Küresel ısınma, iklim değişikliği, eğitimin hali derken moraller altüst. Dünya en zor günlerini yaşıyor. Bizde de durum farklı değil. Çözüm? Akıl ve sağduyu. Peki bu mümkün mü?
Zor bir süreçten geçiyoruz ve istisnasız hepimize düşen görevler var.
Peki kişi ya da kurumlardan ne kadarı, üzerine düşen görev ve sorumlulukları, yeterince yerine getiriyor?
Diğer sorunlar çok çetrefilli, her ne kadar canımızı yaksa da, eğitim kadar iç içe değiliz.
Çocuk mutsuzsa ev ahalisi, aileler mutsuzsa ülke mutsuzdur.
Diğerleri gelir geçer ama eğitimin ya da eğitimsizliğin açtığı yaralar zor kapanır.
Çocuklarımızın yarınlara hazırlanması konusunda, çok daha duyarlı olmamız gereken bir
dönemden geçiyoruz.
Örneğin radyo, televizyon ya da gazetelerde eğitim içerikli programlara, yazılara ne kadar yer veriliyor?
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) bu konuda ne düşünüyor?
Yasaya, göre, TV’ yayınlarının belli bir oranının, eğitim ve çocuklara yönelik olması gerekiyor.
Özellikle de şu günlerde.
Medya kurmayları, televizyonlar okul, bizim görevimiz de eğitim değil diyebilirler ama sosyal vicdan diye bir şey var.
Korona, savaş ve ekonomik kriz haberleri olmasın mı, elbette olacak.
Peki ya moral değerleri her şeye rağmen ayakta tutma gerekliliği?..
