YKS takvimindeki değişiklikleri kafayı takarak zamanınızı boşa geçiremeyeniz, şu andan itibaren düşünmeniz gereken tek şey bir sınavımızın olduğu ve bizlerin buna odaklanması gerektiğidir.
Aksi takdirde bu agresif gündeme kendini kaptıran ahlayan ve puflayanlar çok şey kaybeder.
Evet, öğrenciler için moral bozucu bir süreç olduğunu bizde kabul ediyoruz ama boyut olarak küresel ve günlük dinamikleri olan bir felakette bazen iyi niyetlide olunsa böyle hatalar olabiliyor.
YÖK ‘ün de bu konuda iyi niyetli olduğunu zaten biliyoruz.
Hangi kurum kendini zora sokmak ister ya da bundan haz duyar, böyle bir şey olabilir mi?
Ayrıca YÖK bunu telafi etmek için Baraj ve Süre jestleri ile öğrencilerden bi şekilde özürde dilemiş oldu.
Şu ana kadar görüştüğümüz öğrencilerden aldığımız izlenim ise YKS deki zaman kaymasının açıklandığı ilk andaki o moral bozcu etkisinin ortadan kalktığını gösteriyor.
Hatta bu kararın açıklandığı ilk andan birkaç saat sonra bile tepkiler değişmeye başlamış.
YKS nin bir an önce yapılıp bu stresten bir an önce kurtulma düşüncesi öğrencilerde belli bir rahatlama bile getirmiş.
M.E. B ise kendi kontrolünde olan LGS sürecini çok daha iyi yönetti.
Zaman açıklama konusunda aceleci davranmadı ve son noktayı çok iyi belirledi.
Şimdi bir işimize bakıyoruz.
Alınan kararları eleştirmek, yorumlamak bunlar üzerinden gündem ve siyaset yapmak öğrencilerin işi değil.
Çünkü tüm tartışma ve polemiklerin bizim gireceğimiz sınavlara ne bir artı ek puanı ya da sıralama avantajı sağlar.
Sınava girecek olan öğrencilerimizin velilerinden de ricamız onlarında bu konuları evde konuşmamaları ve devamlı gündemde tutup öğrencilerinin moralini bozmamalarıdır.
Şu anda gündemimizde olması gereken tek şey, öğrencilerin bir an önce yüz yüze eğitme başlamaları için gerekli şartların oluşmasını sağlamaktır.
Çünkü Okulların ve kursların açılması sınava girecek olan öğrencilerimiz için gerçekten çok önemlidir.
