TRT 1, Yurda Dönüş başlıklı çok başarılı bir çalışmaya imza atmış. Bu programda uzun yıllar yurt dışında öğrenim görmüş, bilim yapmış bilim insanlarımızın yurda dönüş hikayelerini anlatılıyor. Yurda dönüş, bir anlamda tersine beyin göçünün de başka bir söylemi!
Programı seyrettiğimde Atatürk’ün yurt dışına gönderilen öğrencilere yönelik şu sözleri geldi aklıma:
"Sizleri bir kıvılcım olarak yolluyorum, alevler olarak geri dönmelisiniz."
O günden bugüne bilim alanında pek çok kıvılcım gitti yurt dışına. birçoğu da alev topu halinde yurdu döndü.
İşte bu dönen bilim insanlarından biri de Prof. Dr. Emre Erdem. İki yıl için gittiği Almanya’da 20 yıl kalışını, orada öğrendiği şeyleri ülkemize kazandırmak için yurda dönüp Türkiye’de öğrenim gören öğrencilere aktarmak istemiş ve başarmış da. Türkiye’de kurduğu laboratuvarın imkanlarının yurtdışındankinden çok daha iyi imkanlara sahip olduğunun altını çizen Emre Erdem, TÜBİTAK’ın da bu konudaki desteğinin yadsınamaz olduğunu söylüyor.
Gelecekten neden umutlu olduğunu da şu sözlerle ifade ediyor Emre Erdem:
“Neden umutluyum? Ben 2018’de geldim. Şu anda 2025’teyiz. 6 yılda bile gelişimi görüyorum. Sizin gelecekten kastınız belki 2040, 2050’ler. 6 yılda katedilen yol, hep ileriye yönelik. Hiçbir zaman geride kalmadık veya yerimizde saymadık.”
Schopenhauer’ın “… Organik hayat parmak ucunda bir çubuğu dengelemeye benzer; sürekli hareket halinde tutulmalıdır…” sözüne nispet yapar gibi uzak gelecekten ziyade yakın gelecekte de çok büyük işler yapılacağını ve bunun için de sürekli çalışmamızı ve yerimizde saymamamız gerektiğini vurguluyor.
Bilimsel çalışmalarına Sabancı Üniversitesi’nde devam eden Emre Erdem, iyi bir aile hayatının da başarısında önemli bir etken olduğunun altını çiziyor.
Yurda Dönüş programı bütün lislelerde ve üniversitelerde öğrencilere izletilmesi gereken bir program olmuş. Gençlere iham verecektir. Böylesine kaliteli içeriğe sahip programlara ihtiyacımız var.
Yurda Dönüş programını izlemeyenler için linki aşağıda paylaşıyorum:
https://www.youtube.com/watch?v=zVK0jpFfvLU
Ne diyelim, böylesi nitelikli programların devamının gelmesi dileğiyle.
