Son yıllarda hızlı bir dönüşüm geçiren Türkiye’de dilleri, etnik aidiyetleri, inançları, cinsiyetleri ya da cinsel yönelimleri hakim normlardan farklı olan gruplar örgütleniyor, ayrımcılığa uğradığını dile getiriyor ve eşitlik talep ediyor. Bu grupların talepleri bir yandan sorunları konuşmak ve ayrımcılık sorununa çözüm bulmak için fırsat sağlıyor; öte yandan yerleşik kalıpları sorguladığı için ayrımcı davranışları ve nefret söylemini arttıyor.
Bu çerçevede farklı alanlarda ayrımcılık konusunu ele almanın önemi gittikçe daha sık dile getiriliyor. Hatta son yıllarda hukuk, sosyoloji, eğitim bilimleri ve psikoloji alanlarında yeni çalışmalar ve raporlar yayımlanıyor. Ancak bu disiplinler bir bütün olarak ele alınamıyor. Oysa ayrımcılık disiplinlerarası bir yaklaşımla ele alınması gereken karmaşık bir olgu.
29 Eylül Cumartesi günü toplumsal ayrımcılık sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin katılımıyla hukuki, sosyolojik ve psikolojik açıdan ele alınıp tartışıldı.
www.egitimajansi.com