adscode
adscode

'Barışa ulaşmak çok zor'

Boğaziçi Üniversitesi’nin 150. yıl kutlamaları kapsamında başlattığı Boğaziçi Chronicles Programı’nın ikinci konuğu, dünya sanat merkezleri tarafından yakından takip edilen, fotoğraf ve sinema sanatçısı…

'Barışa ulaşmak çok zor'
Üniversite
Zaatari, Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen konferansta, “İçinde yaşadığımız şey bir iktidar oyunu. O yüzden barışa ulaşmak çok zor” dedi.
Edebiyat, sinema, düşün ve müzik alanlarında saygın bir kariyere ulaşmış uluslararası konukların davet edildiği Boğaziçi Chonicles etkinliklerinin ikinci konuğu sinema, fotoğraf ve arşiv alanlarında uluslararası üne sahip Akram Zaatari oldu.
Lübnan doğumlu Zaatari, fotoğrafları ve filmleriyle süre giden çatışma ve savaş ortamı üzerinden Lübnan’ın ve Ortadoğu’nun savaş ve savaş sonrası koşullarını ele aldığı konuşmasında, “Beni genellikle ‘Savaş döneminde çalışan sanatçı’ olarak nitelendiriyorlar. Ben ve benden bir önceki nesil Ortadoğu’da barışı biraz aşağılayarak büyütüldü. Bize her zaman barışın ancak zayıfların kabul edeceği bir şey olduğu söylendi. Ancak yaşlandıkça, deneyim elde ettikçe barışı çevresindeki tartışmalardan kurtarabildik. Bence barış hepimizin arzu ettiği bir şey. Ama içinde yaşadığımız şey bir iktidar oyunu. Bu yüzden barışa ulaşmak çok zor. Kıbrıs’ta geçirdiğim zaman diliminde de aynı şeyleri gördüm. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kullanılan tabirler tıpkı Lübnan’daki gibi. ‘Barış için savaş’ söylemini Lübnan’da da görebiliriz. Bence herkesin zorlandığı esas konu hem bir devletin vatandaşı olmak hem de o devletin ürünü olmamayı başarmak” dedi.
Eserlerini nasıl yarattığı sorusuna yanıt veren 48 yaşındaki sanatçı, “Savaş bir tüneldir. İnsan savaşırken ne için savaştığını göremez. Ancak savaştan çıktıktan sonra her şeyi anlayabilirsiniz. Bir tarihçinin ancak büyük yenilgilerden sonra büyük bir eser ortaya çıkarması mümkündür. İlham alabilmek için acı çekmek gerekir. Elimizde olmayan şeyler bizi yaratıcı kılar. Başka ülkelere sürülmüş kişilerin şiirleri bu yüzden güzeldir. Bazen bir obje çok sıradan görünebilir ancak onun tarihini de ele aldığınızda sıradanlıktan çıkar. Ben de küçük insanların küçük duygularını yansıtmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Kendimi görsel arkeolog olarak sınıflıyorum” şeklinde konuştu.
Akram Zaatari’nin sunumunun ardından film, video ve fotoğrafçılık alanlarında bir dönüm noktası olan O Gün adlı filmi gösterildi. Lübnan, Suriye ve Ürdün’den derlenmiş görselleri ustaca bir montajla bir araya getiren O Gün, Ortadoğu’da dolaşımda olan görsellere dair üç yıllık bir araştırma sonucunda oluşturuldu.
Akram Zaatari 3-28 Mart tarihleri arasında Boğaziçi Üniversitesi kampüsünde konaklayarak sanatsal üretimine İstanbul’da devam edecek.

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)