adscode
adscode

Danıştay’dan, YÖK’e, maç ortasında kural değişmez uyarısı!

Maç ortasında kural değişir mi değişmez mi tartışmasına, Danıştay son noktayı koydu. Ama bakalım YÖK, bu kez de görmemezlikten gelecek mi? Daha da önemlisi, Danıştay yürütmeyi durdurma kararı alıp, eski…

Danıştay’dan, YÖK’e, maç ortasında kural değişmez uyarısı!
AG Blog

YÖK yasa tanımıyor mu?



Yaşanan süreci bir kez daha hatırlatmakta yarar var:



Üniversiteye giriş puanı hesaplanırken, sadece diploma notu mu, dikkate alınacak yoksa diploma notunun yanı sıra okulun
YGS ve LYS’deki başarısı da göz önünde bulundurulacak mı?



YÖK birkaç ay önce, sadece diploma notunu esas alacağım dedi. Yargıya gidildi. Bu kararından vazgeçti. Ama sonra yine sadece diploma notu demeye başladı. Bunun üzerine, konu
TBMM’ye aksetti ve torba yasaya bir madde eklenerek, okul başarı ortalamasının, tıpkı eskiden olduğu gibi, üniversite giriş puanına eklenmesi öngörüldü. Ama bu yasaya rağmen, YÖK, son yayınladığı kılavuzda, tekrar diploma notunun esas alınacağını ilan etti.



YÖK’ün bu dayatması, özellikle fen ve anadolu liseleri ile iddialı kolejlerde okuyan öğrencilere büyük mağduriyetler yaşattı. Geri adım atılmayanca da adaylar tekrar Danıştay’ın yolunu tuttu.



Danıştay ise dün yayınladığı kararla, yürütmeyi durdurmaya gerek yok, çünkü ortada durdurulması gereken bir yürütme yok. TBMM’nin altığı karar çok net ortada mesajı verdi.







Peki bundan sonra ne olur?



İşte bu konuda, öğrenciler adına yürütmeyi durdurma kararı açan avukatlardan Sevinç Özer’in değerlendirmesi:



“Danıştay şunu diyor: 6353 sayılı yasanın 10. maddesi (torba yasa) ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’na Geçici 62. madde eklenmiştir. Bu maddeye göre ilk yükseköğretime giriş ve yerleştirme işlemlerinde Yükseköğretim Kurulu’nca daha önce belirlenmiş olan usul geçerlidir. Bu usul de, YÖK Genel Kurulu’nun 30.11-01.12.
2011 tarihli ve 2011.21.1120 sayılı kararında yer alan usuldür.



Bu usul kılavuzun ilk halinde yayımlanan Ağırlıklı Orta öğretim Başarı Puanı’nın hesaplanmasıdır. Torba yasanın gerekçesi de aynen bunu düzenlemektedir. Dolayısıyla 6353 sayılı (torba) kanun gereği zaten bu yıl ağırlıklı OBP hesaplanmak zorundadır. Bu nedenle yürütmenin durdurulması kararı vermemin gerekçesi ortadan kalkmıştır.



Bu sene ortaöğretim başarı puanı, ağırlıklı olarak yani hem okulun tüm diploma puanlarının dağılımı hem de okulun 1. sınavdaki başarısı göz önüne alınarak hesaplanmalıdır.”







“Kılavuz değişmek zorunda” !



Peki YÖK, Danıştay’ın bu kararına rağmen, inadım inat deyip, Danıştay’ın “bu yasaya uymak zorundasın” şeklindeki uyarısını dikkate almazsa ne olur? Avukat Özer’in bu konudaki değerlendirmesi de çarpıcı:



“YÖK tamam derse kılavuz değişecek, devam deyip inat derse Yargı kararıyla kılavuz yine değişecek.”



Bu o kadar kolay olacak mı? Başka yeni sorunlar yaşatır mı?



Adaylar, eminim ki bu tahmini duymak bile istemeyecektir. Ama hukukçu gözüyle öngörülen tablo şu:



“Aslında YÖK’ün şimdi bu karar doğrultusunda, yeni bir düzenleme yapması gerekir. Ama sanırım yapmayacak. Bu nedenle son yayımlanan kılavuzun yürütmesinin durdurulması istemiyle yarın (bugün) itibariyle Danıştay’a başvurulduğunda, Danıştay, mutlaka yürütmeyi durduracak. Bu kez de bütün lise müdürlüklerinden, yeni yönteme göre, ağırlıklı puanlar toplanacak, ilan edilecek, yeniden puanlar hesaplanacak, tabii bu nedenle yeniden tercihler yapılacak, sonuçlar açıklanacak. Yani üniversite kayıtlarının yapılması ocak ayını dahi bulabilir!..”



Sakın ola, böyle bir saçmalık
olabilir mi diye düşünmeyin, çünkü, eğer söz konusu olan YÖK veÖSYM ise hep oluyor!..







Günübirlik kararlar!



Öğrencilerin yaşamını etkileyen kararlar söz konusu olduğunda, ne olur, biraz daha titiz davranılsın. Sabahtan akşama, ben böyle istiyorum, böyle olacak diye kararlar alınmasın, yasalar çıkartılmasın. Daha da önemlisi alınan kararlar bir yıllık bir tartışma sürecinden sonra yürürlüğe girsin. En azında TBMM’de ya da YÖK Genel Kurulu’nda gerçekleşmeyen tartışma ve uyarılar, kamuoyunda hayat bulur. Böylece, TBMM de,
MEB ve YÖK de olası hataları, daha uygulamaya geçmeden değiştirme fırsatı yakalar ve bu sancılar yaşanmaz.



Yoksa daha önce defalarca şahit olduğumuz ve şu anda tartıştığımız gibi, daha pek çok can sıkıcı olaya şahitlik ederiz.



Özetin özeti: Güya, eğitimde dayatmacılık devri sona ermişti!..








Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)