adscode
adscode

DEĞİŞEN SİSTEM Mİ, YOKSA YİNE SADECE İSMİ Mİ?

YÖK Başkanı Sayın Yekta Saraç’tan, yeni sınav sistemi ile ilgili merakla beklenen açıklama yapıldı.

DEĞİŞEN SİSTEM Mİ, YOKSA YİNE SADECE İSMİ Mİ?
Konuk Yazar

ÖSS, YGS, LYS derken, şimdi yeni sistemin adı Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) olarak belirlendi. Ancak, beklentileri karşılar mı, yoksa yeniden bir yap-boza mı gidilir, bunu zamanla göreceğiz.

Üniversiteye hazırlanan öğrenci, yeni mezun, eski mezun, kısacası tüm adayların kafası karışık. Temel Matematik ve Türkçe sınavında, onları neler bekliyor? Muhakeme, akıl yürütme, mantık, sözel ve sayısal v.s. o kadar çok şey bekleniyor ki. Toplam 80 soru ve onlara verilecek zaman, gerçekten tüm bu söylenenleri ölçmeye ne kadar yeterli olacak?

Bu yüzden, muhtemelen ilk sınav, yukarıdaki saydığım kelime kalabalığının yerine, eski tek oturumluk Öss sınavındaki gibi, Temel Türkçe-matematik sınavı olacak. Temel beceriye sahip olan her öğrenciyi ölçmekten ziyade, onların barajı geçmesi hedeflenecek. Yine asıl belirleyiciler, öğleden sonraki oturumda yapılacak olan testler olacak. (Türk dili edebiyat-coğrafya, sosyal bilimler, matematik ve fen bilimleri testleri). Yani, tüm eğitim müfredatını yine, yeni yeniden çalışmaya, bol test çözmeye devam edeceğiz.

Puan barajları kısmına gelirsek, beklediğimiz gibi ön lisans puan barajı 150 olurken, lisans baraj puanı ise 180 olarak belirlendi. 2006 yılında değişen ve tüm lise müfredatının dahil olduğu ilk sistemde, 180 puan barajını geçemeyen çok öğrenci olmuş, üniversiteler çok açık vermişti. Bu sebeple, barajda geri çekilme kararı alınmıştı. Şimdiki sistemde, 4 yıllık lisans barajını ne kadarımız geçebilecek, şüpheliyim; çünkü, ülkemizdeki her sistem değişikliğinde, bizlerin bunu idrak etmesi, adapte olması kolay olmuyor.

Yalnız, bu sistemde değişiklik olarak görebileceğimiz en önemli kısım; temel yeterlilik sınavında 200 alan öğrencinin istediği takdirde, seneye de bu puanı kullanabilecekleri söyleniyor. Peki, bu ne anlama geliyor? Yani, bizler seneye sadece öğleden sonraki oturumlara girsek yeterli mi olacak? Ya bir yeri kazanıp, kayıt yaptırmazsak, seneye puanda kırılma olmayacak mı? 180 puan alan öğrenciyi, yeniden temel sınava zorunlu tabii tutarken, az farkla 200 alan öğrenci neden muaf olacak.Burada bir adaletsizlik olmayacak mı? Ya da, amaç bizleri daha yüksek puan almaya motive etmekse, 200 puan sınırı az değil mi? Bir de öğrencileri ilk senesinde kazanmasına öncelik vermektense, neden seneye düşünmelerine sebep oluyoruz? Tüm bu sorular, inşallah en kısa zamanda netlik kazanacaktır.

Öğrencilerin sabah ve öğleden sonra sınava girmesinin avantajı olduğu kadar da, dezavantajı olduğu kanaatindeyim. Evet, zihin dinlendirmesi açısından önemli olabilir ama, beklerken de araya birçok uyarıcının girmesi de öğrencinin dikkati ve motivesini de dağıtabilir. Yani, yazın öğle sıcağında dışarda beklerken, sıcak, kalabalık v.s. öğrencinin performansını da düşürebilir. Şimdiye kadar uygulanan farklı oturumlarda, tabii ki başarılı öğrenciler de oldu. Ancak, tek oturumlu olan, öğrencinin dikkatini bölmeyen bir sınav sisteminde, ben daha çok öğrencinin başarılı olacağını, barajı aşacağını ve üniversitelerin daha çok kontenjan dolduracağını düşünüyorum. Fakat, bu kadar bizlere yüklenen bir müfredatta, elbette tek oturumda tüm soruların çözüleceğini beklemek elbette yanlış olur.

Özetleyecek olursak, biz sınava hazırlanacak tüm adaylar için, görülüyor ki, maalesef sınav sistemi kendini tekrarlamak ve isim değişikliğinden öteye gidememiştir. Yine, bilgisi olan ve bunu kullanmasını bilen öğrenciler, şanslı olan öğrenciler olacaktır. Yine, özel derslere ve dershanelere de yüklenme olacaktır. O yüzden, kimseye kulak vermeden, önümüze bakıp, sistemli ve planlı şekilde derslerimize çalışmalıyız. Ve mutlaka sabırlı olmalı ve vazgeçmemeliyiz. Emeğinin hakkıyla veren her öğrenci, er geç kazanacaktır.

Umuyorum ki, çalışkan, ne yaptığını bilen, hedef odaklı bireyler yetiştikçe, gün gelecek eğitim sistemi de kendini bulacak ve hak ettiği yere ulaşacaktır.

Yeni sınav sisteminde, tüm öğrencilere kolaylıklar ve başarılar temenni ediyorum.

Her daim “Seçilen değil, Seçen Bir Birey” olmanız dileğiyle…

Özkan Göğercin


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)