İnsanın öğrenme becerisini açıklamak üzere birçok kuram geliştirildiğini belirten Todi Kurucusu Nörolog Dr. Olcay Karaca, “Eğitim bilimleri ve nörobilimin ortak ürünü ‘’beyin temelli öğrenme’’ beynimizi bu kuramlara dahil etmiştir’’. Beynimiz nasıl öğrenir? sorusunun yanıtları beyin temelli öğrenmenin temelini oluşturmuştur. Beyin temelli öğrenmeye göre, insan beyni kendisine ulaşan tüm uyaranları anlamlandırmak ister. Anlamlandırma, bilgiler arasında ilişkiler kurmak, gruplamalar yapmak, ardıllık ve neden sonuç ilişkilerini çözmek ile mümkündür. Bilginin kazanılması için gereken önemli, bir beceri de bellek’tir. Öğrenmemizi sağlayan bu temel mental becerilere kognitif (bilişsel) fonksiyonlar adı verilir. Bu becerilerin geliştirilmesi öğrenme performansını artıracaktır. Öğrenme performansının arttırılması ile daha hızlı, kalıcı ve verimli öğrenmek mümkündür.
Sözlü dilden, yazılı dile geçmek bilginin kaydedilmesini ve aktarılmasını çok kolaylaştırmıştır. Böylece bilgiye ulaşmak, işlemek ve öğrenmek kolaylaşmıştır.” dedi. Sözlü dilden yazılı dile geçiş gibi, eğitimde dijital dönüşüm de kaçınılmazdır. Çocuklarımızın bu dönüşüme hazır oldukları bir gerçektir. Eğitimde dijital dönüşüm, öğrenci ile öğretmen ve eğitim materyalleri arasında yeni bir köprü oluşacaktır.” şeklinde konuştu.
Karaca ayrıca, “Dijital dönüşüm öncelikle eğitim araçlarında olacaktır ancak sadece bununla sınırlı değildir. Dijital dönüşüm ile beynin öğrenme özellikleri ile uyumlu yeni eğitim modelleri geliştirmek de mümkün olacaktır. Uzaktan eğitim en önemli kazanımlardandır, normal eğitim uzaktan eğitim ile desteklenerek zamansal genişlik sağlanabilecektir. Ayrıca, sınıfa göre hazırlanan programlar, modüler hale çevrilip, öğrenciye özel hale getirilebilecektir. Böylelikle öğrenciye özel eğitim programları da hazırlanabilecektir. Eğitimde digitalleşme, ölçme-değerlendirmenin çok hızlı yapılmasını, böylelikle öğretmen ve öğrencilerin çok hızlı geri dönüşler alarak öğrenme hızı ve verimliliğinin artmasını sağlayacaktır. Dijital dönüşüm ile beyin temelli öğrenmeyle uyumlu eğitim materyalleri üretilebilecektir. Eğitim materyallerinin zenginleştirilmesinde en sık uygulama oyunlaştırma’nın kullanımıdır. Oyunlaştırma ile başta çoklu duysal eğitim olmak üzere, yaparak, yaşayarak öğrenme ve öğrenmenin eğlenceli hale gelmesi sağlanabilir. Oyunlaştırma, bilginin, anlamlandırma ve ilişkilendirmesini çok daha mümkün hale getirecektir. Eğitimde teknoloji kullanımı ve dijital dönüşüm kaçınılmazdır ve eğitim hayatına katılmaya başlanmıştır. Bu yolla eğitim modelinde ve eğitim materyallerinde ortaya çıkacak değişiklikler çocukların öğrenme performanslarının artmasını sağlayacaktır.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.
