Otomobil, beyaz eşya, mobilya, konut, ticari araçlar ve tapu harcı olmak üzere 6 başlıkta yıl sonuna kadar Katma Değer Vergisi (KDV) ve Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) indirimi yapıldı. Ancak eğitim sektörü için herhangi bir indirime gidilmedi. Servis, yemek, kırtasiye giderleriyle birlikte eğitim ücretlerini ödemekte zorlanan birçok veli, devlet desteğinin de gelecek yıldan itibaren kaldırılması durumunda çocuğunu özelden alıp devlet okuluna göndermeyi planlıyor.
Sektörde 120 bin öğretmen görev yapıyor, öğrenci sayısının azalmasıyla binlerce öğretmen işsiz kalacak. Sektörde yaşanacak sorunların önüne geçebilmek amacıyla eğitimden alınan KDV’de indirime gidilmesini 3 yıldır talep eden Türkiye Özel Okullar Derneği, bu talebini 15 gün önce Bakan Ziya Selçuk’a da iletti. Ancak bu konuda gelişme yaşanmadı. Bundan dolayı üzgün olduklarını dile getiren Türkiye Özel Okullar Derneği Başkanı Nurullah Dal, konuyu Hazine ve Maliye Bakanlığı’na ileteceklerini ifade etti. Dal’ın konuyla ilgili Milliyet’e verdiği bilgi şöyle:
‘Yük hafifletilmeli’
Eğitim sektöründe KDV indirimi yapılması talebimizi sıkça MEB’e iletiyoruz. Yüzde 8’lik KDV’nin yüzde 1’e indirilmesini talep ediyoruz. Beklentimiz de vardı fakat açıklanan başlıklarda kendimizi görmedik. O yüzden mahzunuz. Biz talebimizi Bakan Bey ile 15 gün önce görüşmemizde ilettik. Krizden sektörümüz de etkileniyor. Yapılacak indirim sonuçta veliye yansıyacak.
Sektörde ciddi bir rekabet söz konusu. Velinin yükünü hafifletmek açısından KDV’de yapılacak indirim çok önemli. O yüzden KDV’nin indirilmesini, hatta devletin yapması gereken mecburi hizmetlerden biri olarak eğitimden vergi alınmasını bile çok doğru bulmuyoruz. Şimdi bir de özel okullara verilen devlet teşviğinin kaldırılması söz konusu. Sektöre 1,5 milyar TL’lik bir katkı sağlıyordu ve öğrenci sayısının ciddi oranda artmasına vesile olmuştu. Fakat teşviğin kalkmasıyla bir daralma söz konusu. Bunun karşılığında hiç olmazsa senelerdir arzu ettiğimiz belli konularda vergi indirimi yapılsın. 20 bin TL’lik bir eğitim ücretinin içinde 2-3 bin TL minimum KDV ve diğer vergiler var.
Bugün beyaz eşyada KDV yüzde 1’lere indiriliyor, eğitim gibi önemli bir konuda bu indirimin yapılmaması bizi üzüyor. Yüzde 10’a yakın öğrenci özel okullarda öğrenim görüyor. Bu indirimin yapılması özel öğretime çok önemli bir katkı sağlayacak. Okul servislerinden yüzde 18 vergi alınıyor. Okul yemeklerinde yüzde 18 olan vergi yüzde 8. Yemek konusunda gerekli şey yapılıyor. Eğitimle birlikte kitap kırtasiye, yemek ve servis ücretlerinin bir bütün olarak düşünülmesi ve burada öğrenciye ve veliye bu yükün hafifletilmesinde büyük fayda var.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’na da talebimizi ileteceğiz. Biz eğitimciler biraz nazik insanlarız, ağlamayı bilmeyiz, o yüzden fazla bir şey alamıyoruz. Kendimizi ifade edemiyoruz. Sektörümüzde 120 bine yakın öğretmen, yaklaşık 50-60 bin işçi çalışmakta. Okullar sıkıntıya düşerse, kapanmaya yüz tutarsa yüz binlerce öğrenci devlete gidecek, 20-40 bin de öğretmen boşta kalacak. İstihdam sıkıntısı oluşacak.
Şu an kriz ve teşviklerin kalkması sektörümüzde çok ciddi bir duraklamaya sebep verir. Sektörde bir regülasyon şart. Geçen yıl 2 bin 700 yeni kurum, bu yıl da 2 bin 200 kurum açıldı. Son 2 yılda 5 bin yeni kurumdan söz ediyoruz. Kurum sayısı yüzde 40 arttı. Çok ciddi bir artış. Bunu karşılayacak talep artışı yok. Krizden ve teşviklerin çekilmesinden dolayı olması da muhtemel değil. İş haksız rekabete doğru gidiyor. 500 kişilik okulda, 60 kişiyle eğitim veriliyor. Kalite düşüyor. Yeni açılacak kurumlara kıstas getirilmeli.
‘ÖZEL OKUL SEKTÖRÜ CANLANIR’
Zincir okullardan bir yetkili de eğitimde KDV’nin düşürülmesinin sektörün canlanması ve istihdam artışı için olumlu katkı sağlayacağına dikkat çekiyor. Halihazırda eğitim hizmetinde yürürlükte olan yüzde 8’lik KDV oranının yüzde 1 olarak güncellenmesinin fiyatların otomatik olarak yüzde 7 aşağıya gelmesini sağlayacağını kaydeden yetkilinin konuyla ilgili talepleri şöyle: “KDV’de indirime gidilirse sektörde büyük hareketlilik yaratacak. Ayrıca eğitim sektörünün erken kayıt döneminden dolayı tahsilat ve faturalandırma dönemleri farklılık arz ediyor. Örneğin 2019-2020 dönemi için özel okul kayıtları, Ocak 2019’da başlamakta ve tahsilat yapılmakta. Ancak faturalarını hizmeti teslim etmeye başladığı ay olan Eylül 2019’da başlayıp Haziran 2020’ye kadar devam ettirmekte. Dolayısıyla eğitim sektörüyle ilgili uygulanacak KDV indirimi kayıtlar başlamadan önce açıklanmalı ve tüm eğitim dönemini kapsamalı. KDV indirimi sektörün canlanması ve paralel olarak istihdam artışı için çok olumlu olacak. Eğitim sektöründe uzun vadeli ve sürekliliği olan bir indirim daha doğru olacak. Çünkü bir veli yüzde 7 indirime göre 1. sınıfa kayıt yaptırmayı düşündüğünde takip eden yıllarda bu indirimi garanti edemezseniz, kayıtta tereddütleri oluşacaktır. Bu tereddütlerin önüne geçmek için uzun vadeli bir çalışma daha sağlıklı olacaktır.”
Mine Özdemir/ MİLLİYET
