adscode
adscode

KPSS’de 3 bin 240 ‘olağan şüpheli’!

KPSS’de kopya çekildiği iddiasıyla 4 yıldır yürütülen soruşturmada şüpheliler arttı. Soruşturma kapsamında 110 ve üzeri soruyu doğru yanıtlayan 3 bin 240 kişinin şüpheli olarak ifadesi alınacak.

KPSS’de 3 bin 240 ‘olağan şüpheli’!
Sınavlar


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, 2010’dan bu yana yürüttüğü, KPSS eğitim Bilimleri ve Genel Yetenek sınavı sorularının sızdırıldığı iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada “şüpheli” sayısının 3 bin 240 olduğu ortaya çıktı. 10-11 Temmuz 2010’da yapılan KPSS’den sonra, Genel Yetenek sınavından bin 29 adayın, Eğitim Bilimleri sınavından ise 350 adayın tüm sorulara doğru yanıt vererek tam puan aldığı ortaya çıktı. Savcılık soruların çalındığı ve kopya çekildiği iddialarıyla soruşturma başlattı. 2010’dan bu yana “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, bu örgüt faaliyeti çerçevesinde nitelikli dolandırıcılık ve örgütlü olarak sahtecilik” suçlarından sürdürülen soruşturmada, adayların yanlış hesaplamalar yapmasına karşın doğru yanıtları işaretledikleri, adayların kitapçıkları üzerindeki karalama ve yazıların silindiği, değiştirildiği gibi iddialar günyüzüne çıktı. Soruşturma sürerken adayların üzerinde karalamalar yaptığı kitapçıkların, ÖSYM’den savcılığa gönderilen yazı ve savcılığın onayı ile imha edildiği öğrenildi.


HTS kayıtları inceleniyor Memur Suçları Soruşturma Bürosu savcılarından Yücel Erkman’ın dosyayı devralmasının ardından soruşturmanın seyri değişti. Erkman, suç örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilebilmesi için, başka suretle delil elde etme imkanı bulunmadığından, sınavda 120 sorudan 110 ve üzeri soruyu doğru yanıtlayan 2 bin 676 kişi ile birlikte daha önce 564 şahsa ait telefon numaralarının HTS kayıtları ile yapılan analiz çalışması sonucunda tespit edilen 40 kişi olmak üzere toplam 2 bin 716 kişinin GSM numaraları üzerinde gerekli araştırma yapmak üzere 1 Haziran-1 Ağustos 2010 arasındaki HTS araştırması istedi.

Erkman’ın talebi mahkemece kabul edildi. Soruşturmada, 2 bin 676 kişi ile daha önceden hakkında soruşturma bulunan 564 kişiyle birlikte toplam 3 bin 240 kişinin şüpheli olarak soruşturulmasına devam ediliyor. Soruşturmanın, HTS raporuyla şekillenmesi ve ardından şüpheli ifadelerinin alımına geçilmesi bekleniyor.

Torpil iddiasında 68 kişilik 2. liste

CHP’li Koç, Ak Parti’li politikacıların yakınlarına torpil yaparak özel kadrolara atadığı iddialarında ikinci listeyi de açıkladı.
Listede Arınç’ın akrabasının da bulunduğu 68 kişinin ismi yer alıyor.



 68 kişilik bir liste açıklayan Koç, listenin Ak Parti içinden gelen ihbarlarla hazırlandığını belirtti. Listede çok sayıda bakan ve milletvekili yakını yer alıyor. Koç, CHP Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında Ak Parti’li bakan ve milletvekili yakınlarının, KPSS’ye hiç girmeden, istisnai birtakım özel kadrolara atanarak, başka kadrolara geçirildiğini belgeleriyle ortaya koyduklarını anımsatarak, “Hiçbirisi söylediğimiz durumu çürütemedi, reddedemedi. Bu bir başlangıçmış meğerse. Vatandaşın o kadar çok bağrı yanmış ki bu konuda, o tarihten itibaren CHP’ye ihbar yağmaya başladı” dedi.


‘Günahın bedelini ödeyecekler’

Koç, “CHP Genel Başkanı’na birtakım suçlamalar dile getirmeye çalışıyorlar. Hani şu ışınlanan, kumandayla yönetilen Başbakan yapıyor. Kılıçdaroğlu, açık bir irade sergiledi. Kendi pisliklerini örtmek için bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Bu suçların ve günahlarının bedelini elbette ödeyecekler” dedi. Listeye Ak Parti içinden gelen ihbarlar doğrultusunda ulaştıklarını belirten Koç, “Zaman zaman iyi polisi oynayan, ama Bursa’da kendi saha ve seyircisi önünde coşan, iyi polisliği bırakıp, farklı bir kimliğe bürünen, çift kimlikli siyasetçilerden birisi, Arınç, sana bir soru: Yeğenin, ağabeyin veya kardeşin TBMM’de Milli Saraylar Koruma danışman kadrosuna senin döneminde atandılar mı atanmadılar mı? ‘Benim oğluma da şu teklif edildi, şu oldu, bu oldu.’ Bırak iyi polisliği. Var mı yok mu? Çık söyle bakalım” diye konuştu.

‘Suç duyurusunda bulunacağız’
TBMM’de, 2002’den itibaren istisnai memur alımı yolu ile KPSS’ye girmeden kaç kişinin, hangi bakanlıkta, devlet kurumunda memur yapıldığına ve nerelere yükseltildiğine ilişkin soru önergesi vereceklerini belirten Koç, ayrıca savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını bildirdi.

Sınavsız atananlar ve torpille yükselenler
Koç, biri “sınavsız atananlar”, diğeri ise “liyakata dayanmadan torpil ile yükselenler” olmak üzere toplam 68 kişilik iki ayrı listeyi kamuoyuna açıkladı.

Bu listelerdeki bazı isimler şöyle: Ali Taha Koç: Eski Kültür Bakanı Atilla Koç’un oğlu. Sınavsız olarak Başbakanlıkta önce müşavir, sonra başmüşavir yapıldı. Başkan olarak atanıp Saray’ın Bilişim Birimi’nin başına getirildi. Fatma Erten: Mehmet Ali Şahin’in teyzesinin kızı. KPSS puanı atanmaya yetmeyince dönemin TBMM Başkanı Şahin sayesinde önce sözleşmeli olarak Devlet Arşivleri’ne alındı, sonra Meclis’te müşavir yapıldı. Latif Çelik: Hüseyin Çelik’in yeğeni. KPSS puanı memur olmaya yetmeyince TBMM’de istisnai kadro ile memur yapıldı. Mahmut Çelik/Hamit Çelik: Hüseyin Çelik’in kardeşleri. Mahmut Çelik, öğretmenken Ulaştırma Bakanlığı’nda daire başkanı oldu, Hamit Çelik, öğretmenken İçişleri Bakanlığı’nda müşavir yapıldı. Çağla Seymenoğlu: Trabzon Milletvekili Safiye Seymenoğlu’nun kızı, sınava girmeden açıktan atamayla Başbakanlık Basın Müşavirliği’nde memur oldu. Zeynep Sezal: Eski Kahramanmaraş Milletvekili Ali Sezal’ın kızı. KPSS’si olmadığı halde Kahramanmaraş’tan öğretmen olarak atandı. Çiğdem Erdoğan Atabek: Ak Parti Sakarya İl Kadın Kolları Başkanı iken Aile ve Sosyal Politikalar Bakan yardımcılığına atandı. KPSS’ye hiç ihtiyaç duyulmadı. Zafer Tarıkdaroğlu: Erzurum Ak Parti Gençlik Kolları Başkanı iken dönemin sağlık Bakanı Recep Akdağ tarafından Sağlık Bakanlığı’na müşavir olarak açıktan atandı. Selim Terzi: Ak Parti Üsküdar Gençlik Kolları başkanı idi. Açıktan atama ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne getirildi. Tuna Bekleviç: 2011’de Ak Parti Edirne milletvekili adayı oldu, seçilemedi. Ödülünü AB Bakanlığı’nda danışman yapılıp açıktan memur olarak aldı. Ahmet Minder: 15 yıl Rize Güneysu Belediye Başkanlığı yapıp, emekli olduktan sonra 10 Haziran 2014’te Başbakanlık Müşavirliği’ne getirildi. Sarayın İnsan Kaynakları Başkanı oldu. Seda çiçek: TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in gelini, EPDK üyesi Çağrı Çiçek’in eşi. KPSS’siz TÜRK AKREDİTASYON Kurumu’na uzman yardımcısı olarak alındı. İbrahim Arınç: Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın yeğeni. BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı yapıldı. Müge Ala Sertoğlu: efkan ala’nın yeğeni. Yeni doktor olmasına rağmen bakan referansıyla İstanbul Bahçelievler Fizik Tedavi Rehabilitasyon Merkezi’ne Başhekim olarak atandı. Hatem Dursun: Ala’nın İmam Hatip Lisesi’nden sınıf arkadaşı. Öğretmendi, önce Erzurum İl Milli eğitim Müdürlüğü’nde Şube Müdürü yapıldı, sonra Ağrı İl Milli Eğitim Müdürü oldu. Mehmet Dinç: Adalet Bakanı bekir bozdağ’ın kayınbiraderi. 76. maddeden Yozgat TOKİ İlköğretim Okulu Müdürü olarak atandı, Yozgat Valiliği İl Sosyal Proje Etüt Müdürlüğü’ne getirildi. Aydın Akyürek: Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ağabeyinin damadı. Meslek Lisesi’nde torna tesviye öğretmeni idi. İstanbul DMO Müdürü yapıldı. Fethi Azaklı: Gümrük Bakanı Nurettin Canikli’nin lise arkadaşı. Canikli’nin referansı ile TİB’de uzman oldu, 17 Aralık sonrası Hukuk Dairesi Başkanvekili yapıldı. Mehmet İlker Ünal: Ak Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın ağabeyi. Resim öğretmeni iken Sağlık Bakanı Müşaviri yapıldı. Abdullah Aydın: Ak Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın’ın kardeşi. Paris Büyükelçiliği’ne Adalet Müşaviri olarak atandı. Ömer Faruk Boynukara: Adalet Bakanlığı Yüksek Müşaviri Adnan Boynukara’nın oğlu. Babasının desteği ile Adalet Bakanlığı’nda müşavir oldu.
Milliyet

ÖSYM, Haluk Koç'u yalanladı!


ÖSYM, CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç'un KPSS iddialarını yalanladı.

ÖSYM tarafından yapılan açıklamada, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) puan üstünlüğüne ve mezuniyet alanı uygunluğuna göre yapılan KPSS yerleştirme işlemlerinin, yüzde 100 doğruluk ve şeffaflık prensibi ile gerçekleştirildiğine işaret edilerek, "Hiçbir aday, mezuniyet alanı uyuşmazlığından dolayı atamasının yapılamayacağı bir kadroya yerleştirilmemekte ve hiçbir aday puanı yetmediği bir kadroya asla yerleştirilmemektedir" denildi.
ÖSYM'nin internet sitesinde yer alan açıklamada, 7 Aralık 2014'te bazı basın yayın kuruluşlarında yayımlanan haberlerde bir siyasi parti genel başkan yardımcısı ve parti sözcüsü milletvekilinin, KPSS uygulamalarına ilişkin iddialarıyla ilgili olarak açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulduğu ifade edildi.
Açıklamada KPSS, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 217 sayılı Devlet Personel Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak çıkarılan Kamu Görevlerine İlk Defa Atanacaklar İçin Yapılacak Sınavlar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre kamu kurum ve kuruluşları tarafından, açıktan atama yapacakları B grubu kadrolar için ilgili mevzuatı uyarınca yetkili makamlardan izin alındıktan sonra, bu kadroların koşullarının belirlenmesi amacıyla yükseköğretim kurumları ile yükseköğretim üst kuruluşlarının, YÖK Başkanlığına başvurduğu anlatıldı.
Bunların dışında kalan diğer kamu kurum ve kuruluşlarının Devlet Personel Başkanlığına başvurduğu ve KPSS'nin usul ve esasları, içeriği, yapılacağı yer ve zamanı, sınavın duyurulması, KPSS'de yer alacak konular ile testler ve bunların ağırlıkları, puan türleri ve hesaplama yöntemi, başvuru yapacakların öğrenim düzeyi, adayların başvurusu, sınavdan elde edilecek puan türlerinin yerleştirmede ve giriş sınavına çağrıda kullanılmasına ve KPSS sonuçlarının adaylara ve kurumlara bildirilmesine ilişkin esasların, Devlet Personel Başkanlığı (DPB) ve ÖSYM tarafından müştereken belirlendiği kaydedildi.

-"Talimat alınması söz konusu değildir"
KPSS'nin, mevzuatla veya DPB ile belirlenen kurallar dışında gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığına işaret edilen açıklamada, "6114 sayılı kanun gereği ÖSYM, bu kanunla ve diğer mevzuatla verilen görev ve yetkilerini kendi sorumluluğu altında, bağımsız olarak yerine getirip kullanmakta olup, yürüttüğü iş ve işlemlerin yerine getirilmesinde, hiçbir organ, makam, merci veya kişi tarafından talimat alınması söz konusu değildir" ifadesine yer verildi.

Açıklamada, 31 Ekim 2010'da gerçekleştirilen ve ardından iptal edilmek zorunda kalınan 2010-KPSS Lisans Eğitim Bilimleri testinin ardından yeni bir kuruluş kanunu ile yeniden yapılanan ÖSYM'nin özellikle sınav güvenliği ve gizliliği hususlarında ciddi önlemler almak durumunda kaldığı ve bu doğrultuda konulan kuralların taviz vermeden titizlikle uygulandığı ifade edildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"ÖSYM bu kapsamda; görev, yetki ve sorumluluk alanına giren konularda idari düzenlemeler yapmak ve kılavuzlar hazırlamak yetkisine sahip olup, sınav uygulamalarına ilişkin kurallar gerek idari düzenlemeler, gerek kılavuzlar ve gerekse adaylara yapılan duyurular ve ayrıca sınava giriş uyarılarında defalarca ilan etmektedir. Her aday ÖSYM'ye önceden bildirdiği kişisel durumları dikkate alınarak kendisine özgü engel durumlarına uygun şekilde sınava alınmaktadır.

Ancak genel kurallara istisna şeklinde tanınması istenen diğer bireysel talepler, sınava giren tüm adaylar arasında fırsat eşitliğini zedeleyici olmamalıdır. ÖSYM, hakkaniyet ölçülerine uygun, adil ve fırsat eşitliğini gözeten sınavlar yapmak durumundadır ve yapmaktadır. Münferit bir takım haklı olmayan taleplerin öne çıkarılarak, önceden belirlenip defalarca duyurulan kurallara aykırı olarak istisna uygulanması gerektiği şeklinde ortaya çıkan ve kamu vicdanına haklı talep olarak sunulmaya çalışılan durumlar asla kabul edilemez."

-"Yerleştirme işlemi tamamen şeffaf"
Açıklamada, DPB adına yapılan merkezi yerleştirme işlemlerinde adayların tercihleri alınırken adayların mezuniyet bilgileri ile DPB tarafından belirlenen kadro niteliklerinin kontrol edildiği ve kadro niteliklerine uymayan mezuniyet bilgisine sahip adayların tercihlerinin alınmadığı belirtildi. Bu şekilde her adayın sadece mezuniyetinden dolayı yerleşebileceği kadrolar için tercih yapabildiğinin anlatıldığı açıklamada, "Yerleştirme işlemi tamamen şeffaf bir şekilde yapılmaktadır. Yerleştirme sonuçları ile birlikte her kadro için oluşan en küçük ve en büyük yerleştirme puanları yayınlanmakta ve adaylar tercih ettikleri kadrolara en son kaç puanla yerleştirme yapıldığını görebilmektedirler" ifadesi kullanıldı.
Kadroların yerleştirme sonrası oluşan en küçük yerleştirme puanı değerlerinde kadroların niteliklerinin etkili olduğu, belirli alan mezunlarının tercih yapabildiği kadroların en küçük yerleştirme puanı değerlerinin bütün adayların tercih yapabildiği kadrolara göre daha küçük olduğunun anlatıldığı açıklamada, bu konuya örnek olarak "KPSS-2014/2 yerleştirmesinde "Sosyal Çalışmacı" kadrosuna sadece Sosyal Hizmet Lisans Programı mezunları başvurabildiği için en küçük yerleştirme puanı 62,63277 olarak gerçekleşirken bütün lisans mezunu adayların başvurabildiği "Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni" kadrosunun en küçük yerleştirme puanı 88,27254 olarak gerçekleşmiştir. Bu sebeple sadece KPSS Puanının yüksek olması bir kadroya yerleşmek için yeterli değildir" açıklaması yapıldı.

Merkezi yerleştirme işleminin ÖSYM tarafından yapıldığı, fakat atama işlemlerinin yerleştirme yapılan ilgili kurumlar ve DPB tarafından gerçekleştirildiğine işaret edilen açıklamada, kadrolar için tanımlanan mezuniyet nitelikleri ile birlikte bilgisayar sertifikası, ehliyet, yabancı dil puanı, cinsiyet gibi adayların atanmaları için gerekli olan özel şartların da belirlendiği aktarıldı.

Bu sebeple yerleştirmesi yapılan adayların atanmaları için ilgili kadroya tanımlanmış özel şartları sağlamalarının gerektiğinin kaydedildiği açıklamada, bununla ilgili olarak tercih kılavuzlarında "Dikkat: Koşullarından herhangi birini karşılamadığınız bir kadro ya da pozisyona tercihleriniz arasında yer vermeniz ve yerleştirilmeniz halinde ilgili kurum tarafından atamanızın yapılmayacağını göz önünde bulundurunuz. Mağduriyete uğramamanız ve diğer adayları mağdur etmemeniz için tercihlerinizi internetle ÖSYM'ye göndermeden önce tüm tercihlerinizin durumunuza uygun olduğundan mutlaka emin olunuz" ifadelerinin bulunduğuna vurgu yapıldı.
Açıklamada, "Bu sebeple tamamen KPSS puan üstünlüğüne ve mezuniyet alanı uygunluğuna göre yapılan KPSS yerleştirme işlemleri yüzde 100 doğruluk ve şeffaflık prensibi ile gerçekleştirilmektedir. Hiçbir aday mezuniyet alanı uyuşmazlığından dolayı atamasının yapılamayacağı bir kadroya yerleştirilmemekte ve hiçbir aday puanı yetmediği bir kadroya asla yerleştirilmemektedir. Yerleştirmesi yapılan her aday emeğinin karşılığı olarak hakkı olan sonucu elde etmektedir" denildi.

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)