Bir akıllı telefon çalan hırsızlar bu sayede umduklarından daha fazlasına sahip olabiliyor. İnsanların cihazlarını ve bunların içindeki miktarı sürekli artan değerli verileri herkesin ulaşabileceği şekilde bıraktığını tespit eden Kaspersky Lab, bu önemli konuya dikkat çekiyor.
Günümüzde çoğu insan internetteki işlerini halletmek için mobil cihazlarını kullanıyor. Bu nedenle, bu cihazları çaldırmak eskisine göre potansiyel olarak çok daha zararlı ve sinir bozucu olabiliyor. Örneğin, 2017'de Türkiye'de kullanıcıların %78'i akıllı telefonundan düzenli olarak internete bağlanıyor (2016'da bu oran %75). İnternet için düzenli olarak tablet kullananların oranı ise %29'a ulaşıyor.
İnternet erişimi için sıkça kullanılan bu cihazlarda birçok farklı değerli veri saklanıyor ve bu veriler başka yerlere gönderiliyor. Örneğin, Türkiye'de akıllı telefonunu internet bankacılığı için kullananların oranı %57. İnternet bankacılığı ile değerli finansal bilgilere erişim sağlanıyor. Türkiye'de ayrıca kullanıcıların %69'u akıllı telefonunu kişisel e-posta hesaplarına erişim, yine %69'luk bir kesim de sosyal medya faaliyetleri için kullanıyor. Bunların her ikisi de çok fazla hassas veri içeren faaliyetler.
Mobil cihazlarında bu kadar fazla değerli veri taşıyor olmak insanların dikkatli olmasını sağlamıyor. Türkiye'de kullanıcıların %54'ü mobil cihazlarını parolayla koruyor. İzinsiz erişimi önlemek için dosya ve klasörlerini şifreleyenlerin oranı ise yalnızca %14. Bu cihazlar kötü niyetli kişilerin eline geçtiğinde, kişisel hesaplardan fotoğraflara, mesajlara ve hatta finansal bilgilere kadar birçok veri başkalarının kullanımına sunulmuş oluyor.
Parola korumalı cihazları kaybetmek bile ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Örneğin, Türkiye'de kullanıcıların %49'u verilerini yedekliyor ve %46'sı mobil cihazlarındaki hırsızlığa karşı özellikleri kullanıyor. Bu da cihazlarını kaybedenlerin kendi kişisel bilgilerine ve hesaplarına erişmekte zorlanacağı anlamına geliyor.
DHA
DHA
