adscode
adscode

Makam Koltuğunu Devralan Çocukların İlk Talimatları

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla temsili olarak makam koltuklarına geçen çocukların talepleri ve büyüklerinden beklentileri;

Makam Koltuğunu Devralan Çocukların İlk Talimatları
Türkiye'den Haberler
Çocuklarla tek tek ilgilenen Erdoğan, bayramlarını kutladı. Erdoğan, 23 Nisan’ın hem Meclis’in kuruluş yıl dönümü hem de çocuk bayramı olmasının önemini vurguladı.


 
23 Nisan 1920’de Birinci Meclis’in açıldığını ve böylece yeni bir sürecin ilk adımlarının atıldığını anlatan Erdoğan, “Meclisimiz adeta bir çocuk kadar saf, temiz kalpli, pırıl pırıldı. Aynı zamanda tıpkı bir çocuk gibi önünde upuzun bir yol olan yüzü istikbale bakan bir kurumdu. Büyük hayaller, büyük hedefler en çok çocuklukta kurulur. Bunu unutmayın. Bir çocuğun hayal dünyası ne kadar zengin ve genişse istikbali de ufku da o kadar zengin ve geniş olur. İşte TBMM de bir çocuk gibi büyük hayaller kurdu, büyük hedefler belirledi ve 94 yıl içinde hayallerini ve hedeflerini gerçekleştirdi” dedi.
 
Erdoğan: “Seçilme Yaşının 18 Olması Benim Hedefimdir”
 
TBMM’nin Türkiye’nin kalbi olduğunu belirten Erdoğan, 18 yaşından büyüklerin sandıkta oy vererek Meclis’deki vekillerini belirlediğini ancak 18-25 yaş arasının seçilme hakkı olmadığını hatırlattı. Göreve geldiklerinde seçilme yaşının 30 olduğunu bunu 25’e indirdiklerini dile getiren Erdoğan, “Temennim odur ki inşallah bunu 18 yaşa indirmek. Çünkü Tayyip Erdoğan olarak seçilme yaşının 18 olması benim hedefimdir” diye konuştu.
Yanındaki Göker İnan’a dönen Erdoğan, “Şimdi medya yazmaya başlar Sayın Başbakanım, yarın bunları okuyabiliriz. Dolayısıyla sizin Başbakan olma sürecinizi de böylece erkene çekebiliriz” dedi.
 
“İleride reşit olduğunuzda Meclis’teki vekilleri siz belirleyecek hatta belki de Meclis’te sizler vekil olacaksınız” ifadesini kullanan Erdoğan, “18 ifadesi garipsenecek bir ifade değil. Şu anda Avrupa Birliği üyesi ülkeleri gözden geçirdiğinizde birçok Avrupa Birliği üyesi ülkede 18 yaşın seçme ve seçilme yaşı olduğunu görürsünüz” değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Erdoğan, “Meclis gücünü, yetkisini, en üst makam olma özelliğini kaybederse bilin ki işte o zaman halk kaybeder. Bizden öncekiler Meclisimize sımsıkı sahip çıktılar. İnanıyorum ki sizler bizden çok daha güçlü şekilde Meclis’e sahip çıkacak, milli iradeyi, milli egemenliği çok daha ileri seviyelere taşıyacaksınız” diye konuştu.
 
Gelecek nesillere daha iyi bir ülke bırakmak için çalıştıklarını belirten Erdoğan, 12 yıl boyunca eğitimin kalitesini artırmak, ülkenin yer yerine ulaştırmak için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.
 
Eğitime yapılan yatırımları anlatan Erdoğan, çocuklara ücretsiz ders kitabı verildiğini, yurt sayısının artırıldığını, teknolojinin sınıflara getirildiğini belirtti. Gelecek yıl sonuna kadar bütün sınıflarda etkileşimli tahta olmasını hedeflediklerini belirten Erdoğan, 10 milyon tablet bilgisayar ihalesine hazırlandıklarını da duyurdu.
 
“O Günlerime Dönmek İstiyorum”

 
Çocuklara seslenen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
 
“Sizler ne kadar iyi eğitim alırsanız Türkiye’nin geleceği de o kadar iyi olur. Eminim sizler de bu güçlü milletin, tarih boyunca, bilime, sanata, siyasete hatta dünyaya yön veren bir milletin torunlarısınız. Lütfen birbirlerinize karşı iyi muamele edin, okullarınızda arkadaşlarınızla dayanışmanız örnek olmalı. Rengi, dili ne olursa olsun dünyanın tüm çocuklarına tüm insanlarına karşı sevgiyle, saygıyla ve adaletle yaklaşın.
 
Her yıl tekrarladığım bir tavsiyemi burada bir kez daha vurgulamak istiyorum, sizler asla bilgisayarların, internetin esiri olmayın, tam tersine onlar sizin esiriniz olsun. Onlar size hükmetmesin, sizler, onlara hükmedin, güneşten, topraktan, ağaçlardan, parklardan, sokaklardan asla kopmayın. Bugünleri bir daha bulamazsınız. Onun için gerektiğinde çamurun, çimenin içinde yuvarlanın. Topraktan alacağınız bereket, sizleri geleceğe çok daha farklı şekilde hazırlar. Bilgisayar oyunlarından, sanal alemdeki oyunlardan ziyade birbirinizle etkileşim halinde olduğunuz gerçek oyunları tercih edin. Anlaşabiliyor muyuz? Evinize kapanıp kalmayın, bilgisayarın önünde saatlerinizi harcamayın. İnanın sokakta bir arkadaşınızla geçireceğiniz güzelim oyun saatleri bir ömre bedeldir. Ben de o günlerime tekrar dönmek istiyorum ama tabi dönmem mümkün değil ama torunlarımla çimenlerin üzerinde oynuyorum. Bu hafta oynadım. O an çok güzel bir an ama şu anda onlar benden daha güçlü. Bunu görüyorum. Onun için sizler de o günleri arayabilirsiniz; şimdiden bunun hakkını verin. Büyüdüğünüzde oyuna fırsatınız olmayacak onun için doya doya oynayın. Bu ülkeyi canı pahasına savunan ve bizlere armağan eden şehitlerimizi, gazilerimizi asla unutmayın, onları her zaman minnetle, hayırla şükranla hatırlayın.”
 
Başbakanlık koltuğuna oturan, Çankaya Muazzez Karaçay İlkokulu 3. sınıf öğrencisi Göker İnan da Başbakan Erdoğan’a kendisine bu fırsatı verdiği için teşekkür etti. İnan, “Şu an büyük bir mutluluk ve gurur yaşıyorum. Çünkü ülkemin dört bir yanındaki çocukları temsil ediyorum. Temsil ettiğim tüm çocuklar adına bu kutlu günü bizlere armağan eden Mustafa Kemal Atatürk’e de ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.
 
İnan’ın gazetecilerin sorularını yanıtlamasının ardından Başbakan Erdoğan, çocuklara hediyelerini verdi. Erdoğan, daha sonra çocuklarla Başbakanlık merdivenlerinde fotoğraf çekildi.




Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Bu koltuklardan kalkmanın ne kadar zor olduğunu karikatüristler çok güzel çiziyorlar. Ama bu bir gelenek. Çocukları buraya sırayla alalım. Zaten gerçek hayatta da sırayla oluyor" dedi.
Avcı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde  aralarında şehit ve gazi çocuklarının da bulunduğu bir grup öğrenci ve öğretmeni Bakanlık toplantı salonunda kabul etti.       Bakan Avcı, öğrenci ve öğretmenlere, "Hoşgeldiniz, Milli Hakimiyet ve Çocuk Bayramı veya Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız kutlu olsun" diyerek başladı. "23 Nisan'larda siz bekliyorsunuz ki Milli Eğitim Bakanı da koltuğundan kalksın, onun koltuğuna biz oturalım. Öyle yağma yok" diyerek şaka yapan Avcı, şöyle devam etti:      
"Bu koltuklardan kalkmanın ne kadar zor olduğunu karikatüristler çok güzel çiziyorlar. Ama bu bir gelenek. Çocukları buraya sırayla alalım. Eğer bir arkadaşımızı buraya oturtursak diğer arkadaşlarımız mahsun olurlar. En iyisi bu işi sırayla yapalım. Zaten gerçek hayatta da sırayla oluyor."      
Daha sonra öğrencileri yanına davet eden Avcı, öğrencilerden koltuklarını da getirmelerini istedi.      
Avcı, yanındaki koltuğa ilk oturttuğu Mehmet Memişoğlulları İlkokulu öğrencisi  Selin Kaya'ya "Koltuğunu da getir. Benim koltuğum sağlam" sözleriyle espri yaptı.      
Kaya, ilk defa çocuklara bayram armağan eden Mustafa Kemal Atatürk ve Bakan Avcı'ya teşekkür ederek, "Bugünün çocukları olarak ülkemiz, milletimiz ve tüm dünya çocukları için tüm gücümüzle çalışacağımıza tüm arkadaşlarım adına söz veriyor, hepinizin Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyorum" diye konuştu.      
Bakan Avcı da Kaya'yı tebrik ettiğini belirterek, "Bu kadar kısa ve öz konuşmayı  biz siyasetçiler doğrusu beceremiyoruz. Mikrofonu kaptık mı uzun uzun konuşuyoruz. Ama sen bize şimdi hem kısa hem de özlü dolu dolu konuşmanın nasıl yapılacağının bir örneğini de vermiş oldun" dedi.      
Daha sonra Haymana'dan gelen Altıpınar İlkokulu öğrencisi Zeynep Kurt, Bakan Avcı'nın yanına gelerek kendini tanıttı. Şiir okumayı çok sevdiğini anlatan Kurt, Bakan Avcı'nın bir şiir okumasını istemesi üzerine "Tasarruf" isimli şiiri okudu.     
Hayme Hatun İlkokulu öğrencisi Cem Nur Sacak da konuşmasında Bakan Avcı'yı gördüğüne çok memnun olduğunu söylemesi üzerine Bakan Avcı da Sacak'ı görmekten memnuniyet duyduğunu dile getirdi.   Bakan Avcı, bir basın mensubunun Güneşevler İlkokulu öğrencisi Berra Kıral'a yönelttiği "Eğitim sisteminde neleri değiştirmek istersin?" sorusu karşısında "Bu çok zor" diyerek müdahale etti. Öğrenci Kıral da "Bakan olarak ilk icraatın ne olurdu? Ne yapmak istersin. Okuluna bir şey yaptırmak ister misin?" şeklinde değiştirilen soruya karşılık, "Okulumun bazı ihtiyaçları var, onları yaptırmak isterim" diye konuştu. Bakan Avcı da öğrencinin bu sözlerine karşılık, "Biz de elimizden geleni yapıyoruz değil mi zaten?" dedi.      
Sistem iyi ama anlatamıyoruz      
Bakan Avcı, daha sonra yanına gelen Gölbaşı Şehit Bülent Göçer Ortaokulu öğrencisi Ramazan Balcı'dan kendinden önceki öğrenciye sorulan soruyu yanıtlamasını istedi. Balcı da liselere geçişte kullanılan merkezi ortak sınav sistemi hakkında kafasının karışık olduğunu ve daha çok bilgilendirilmeye ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Bakan Avcı, Balcı'nın "Benim bile öğrenci olarak kafam karışık. Puan sistemi gibi konularda daha çok bilgilendirme yapılması gerekiyor. Yoksa sitem iyi" sözleri üzerine, "Daha çok halkla ilişkiler ve tanıtım yapmamız gerekiyor. Sistem iyi ama anlatamıyoruz" diye konuştu.       Önceki sınavda öğrencinin daha çok stres yaptığını, 5 sınava birden hazırlandığını anlatan Balcı, "Ancak burada teker teker hazırlanma şansı var ve sınavlar arasındaki 40'ar dakikalık sürede öğrenciyi rahatlatma amaçlı çok iyi oldu" dedi.      
Cemil Yıldırım Ortaokulu öğrencisi Süveybe Cinkara da okullarda pek çok eksiklikler bulunduğunu belirterek, okulda bir deney yapmak yerine kitaptan okuduklarını anlattı. Buluşlardan hoşlandığını, bilimle uğraştığını dile getiren Cinkara, bunun büyük bir zevk olduğunu ve herkesin tatmasını istediğini söyledi. Cinkara, yeni sınav sisteminin de kafaları karıştırdığını belirterek, bunun iyileştirilmesi için bir proje hazırlayacağını belirtti.      
Hilal Yiğit isimli öğrenci de Bakan Avcı'nın "En çok hangi dersi seviyorsun?" sorusuna fen bilgisi yanıtını verdi. Yiğit, Avcı'nın fen dersinin okullarında iyi işlenip işlenmediğini, eksiklerinin bulunup bulunmadığını sorması üzerine, bazen deney yaparken materyallerinin bulunmadığını, laboratuvarlarının bulunmadığını anlattı. Avcı da bütçeden en büyük payın bu tür eksikliklerin tamamlanması için milli eğitime ayrıldığını söyledi.      
Engelli öğrencisine yürüme öğreten öğretmene teşekkür.
Avcı, heyetteki öğretmenler nezdinde tüm öğretmenlere teşekkür ederek, bayramlarını kutladı. Avcı, heyette bulunan ve kendi davetlisi olarak Adıyaman'dan Ankara'ya gelen Mehmet Uğur Ayhan'ı yanına davet etti.      
Avcı, öğretmen Ayhan'dan bedensel engelli öğrencisine okuma yazma ve yürümeyi nasıl öğrettiğini anlatmasını istedi.      
Bakan Avcı'nın yanına oturan Ayhan'ın, 8 yaşındaki doğuştan engelli Filiz Arık ile yaşadıkları olayı anlatırken boğazının kuruması üzerine Bakan Avcı, Ayhan'a su ikram etti.      
Ayhan, Filiz'le tanıştığında hiçbir uzvunu hareket ettiremediğini ve bu yüzden okula gidemediğini, kendisinin yaptırdığı egzersizler sonrası Filiz'in tutunarak 3,5 metre yürüyebildiğini anlattı.      
Ayhan'ın yaşananları anlatırken duygulandığı gözlendi. Bunun üzerine Bakan Avcı, "İnşallah önümüzdeki Bayram da Filiz'le beraber sizi burada ağırlarız. Onu da misafir ederiz inşallah" dedi.      
Ayhan'a teşekkür eden Avcı, bir Kars türküsünde "muhabbet olsa olan, ah nece olmaz olmaz" denildiğini, nice olmaz şeylerin muhabbet, sevgi olunca olacağını belirtti.      
Öğretmen Ayhan'ın anlattığı olayın aynı zamanda sahip olunan sağlığın, elleri ve ayakları kullanabilmenin, başkasının yardımına ihtiyaç duymadan pek çok hareketi yapabilmenin büyük bir nimet olduğunu gösterdiğini dile getiren Avcı, öğrencilerden sınıflarında bu durumda olan arkadaşlarıyla muhabbetle, sevgiyle dayanışma ilişkisi kurmalarını istedi.      
Daha sonra Bakan Avcı, öğrencilere satranç dağıttı ve sergide olan kitaplardan istediklerini seçmelerini istedi.      
Bakan Avcı'ya çocuklar ve öğretmenler adına çiçek veren ve teşekkür eden öğretmen Mualla Şepitçi, maddi ve manevi olarak Avcı'nın arkasında olduklarını ve kendileriyle gurur duyduklarını ve güvendiklerini söyledi.




İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında koltuğuna Türk anne ile Tanzanyalı babanın siyahi çocukları Atilla Ayubu'ya devretti.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında koltuğunu 6’ıncı sınıf öğrencisi Ahmet Utku Küçükosmanoğlu’na devretti. Ancak devirde en çok dikkati çeken Ahmet Utku’dan sonra koltuğa oturan Türk anne ile Tanzanyalı babanın siyahi çocukları Atilla Ayubu oldu.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında Tevfik Fikret İlkokulu ve Samandıra Ortaokulu öğrencilerini makamında kabul etti. Çocukları makam girişinde karşılayan ve tek tek öpen Vali Mutlu, öğrencilerle yakından ilgilenerek sohbet etti. Vali Mutlu, küçük konuklarına ikramlarda bulundu.

İstanbul Valisi Mutlu, koltuğunu ise 6’ıncı sınıf öğrencisi Ahmet Utku Küçükosmanoğlu’na devretti. Koltuğa oturan küçük Valinin ilk mesajı ise Mısırlı ve Suriyeli çocuklara yönelik oldu. Vali Mutlu’nun, “Kaç kardeşsiniz?” sorusuna “Benim çok kardeşim var. Buradaki herkes benim kardeşim” diyerek cevap veren küçük Vali, “Dünyanın dört bir yanında Mısır’da, Suriye’de bir sürü çocuk öldürülüyor. Aç bırakılıyor. Dünyanın buna dur demesi lazım” dedi.

Vali Mutlu, küçük vali Ahmet Utku’ya hitaben, ‘‘Sayım Valim göreviniz hayırlı olsun. Önemli bir makamdasınız şuanda. İmparatorlar başkenti İstanbul’un güzel ülkemiz Türkiye’nin en büyük şehrinin şuanda valilik makamındasın. Bugün de 23 Nisan. Bugün vesilesi ile bu güzel makamı size onurla bırakıyorum’’ diyerek makamını devretti.

Vali Mutlu’nun, “Büyüyünce ne olmak istersin?” sorusuna, “Vali olacağım” yanıtını veren Ahmet Utku, herkesi güldürdü. Vali Mutlu ise, “Ben bu cevabı çok samimi buldum. Ahmet’in vali olacağına inanıyorum’’ dedi.
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, daha sonra kendisini ziyaret eden bütün çocukları tek tek makamına oturtarak hatıra fotoğrafı çektirdi. Vali Mutlu ile en renkli görüntüyü ise Türk anne ile Tanzanyalı babanın çocuğu Atilla Ayubu verdi. Ayubu, Vali Mutlu’nun makamına oturur oturmaz kameralara el sallayarak selam verdi.





İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle makam koltuğunu Kocamustafapaşa İlkokulu 4'ncü sınıf öğrencisi Zeynep Uymuşlar'a bıraktı.

BAŞKANIN İLK TALİMATI: KOCAMUSTAFAPAŞA'DA SUYU KESİN!
23 Nisan nedeniyle başkanlık makamına oturan Uymuşlar, "Ben aslında Milli Eğitim Bakanı olmayı düşünmüştüm" deyince gülüşmelere neden oldu. Belediye Başkanı olmayı da memnuniyetle karşıladığını anlatan Uymuşlar, Topbaş'ın İstanbullulara vereceği mesajı sorması üzerine "Elbette Sayın Başkanımızın takdir ettiğim çalışmaları var ama benim de aklımdan geçen projelerim var. Bunlar yeşil alanların, parkların çoğaltılması, bisiklet yollarının arttırılması ve evcil hayvanlar için parkların arttırılması" diye konuştu. İlk talimatı vermek üzere Özel Kalem Müdürü Muhsin Doğan'ı arayan Uymuşlar, Kocamustafapaşa'da saat 09:00-10:00 arasında su kesintisi yapılmasını istedi. Uymuşlar'ın talebine şaşıran Topbaş, "Niçin?" dedi. Uymuşlar da "İnternetten araştırdım, hep böyle yapıyorlar" yanıtını verdi. Topbaş, "Enteresan. Suların kesilmesini ikaz anlamında mı, idareli kullanılması için mi söylüyorsun. Suların tasarruflu kullanılması için 1 saatlik su kesintisi mi istiyorsun" diye sordu. Bunun üzerine de Uymuşlar, "Evet" karşılığını verdi.
İBB Meclisi'nin başkanlık makamına da 15 yaşındaki başörtülü öğrenci Semagül Çakır oturdu. Meclis başkanlığı koltuğuna oturan Çakır, meclis sıralarında kendisini dinleyen çocuklara hitap etti. İBB Başkanı Topbaş'ın Çocuk Meclisine seslenmesinin ardından düzenlenen çekilişle bazı çocuklara bisiklet dağıtıldı.




Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla makam koltuğunu çocuklara bıraktı.
Temsili belediye başkanı olan Kaşıbeyaz Ortaokulu öğrencisi Zeynep Ece Yeşilmen ve Şahinbey Çocuk Yuvası'ndan Hasan Taş ile bir süre sohbet eden Başkan Fatma Şahin, çocukların belediye başkanı olarak vermek istedikleri talimatları ve kent için neler yapacaklarını anlatmalarını istedi. Başkanlık koltuğuna oturan Kaşıbeyaz İlköğretim Okulu 6'ncı sınıf öğrencisi Zeynep Ece Yeşilmen, engelli vatandaşların rahat etmesi için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini belirterek "Engelliler için yapılan sarı çizgilerin onarımının yapılması, çoğaltılması engellilerin rahatlıkla ulaşımını sağlar. Bunun yapılması lazım. Bunun dışında arabaların egzoz gazlarının azaltılması için bisiklet yollarının yapılması lazım. Böylelikle egzoz gazları sağlığımızı bozmaz." dedi.

Engelliler için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı görevinden bu yana çalışmalarını sürdürdüğünü söyleyen Şahin, engelli insanların topluma kazandırılması ve rahat etmesi için gereken çalışmaların yerel yönetimler tarafından yapılması gerektiğini ifade etti. Trafik sorununun çözümü için de çalışıldığını anlatan Şahin, “Bu konuda bir toplantı yapıyoruz. Bu toplantıyla ulaşım master planı yeniden yapılıyor. Toplantıda şu anda 27 kavşağı dinamik kavşağı haline getirmeye karar verdik. Kurulacak kamera ve sensör sistemiyle trafiğin sıkıştığı yerlerdeki yeşil ışıkların daha fazla yanacağı bir mekanizma olacak.” diye konuştu. Şahinbey Çocuk Yuvası'nda kalan ve Kaşıbeyaz İlköğretim Okulu 4'üncü sınıf öğrencisi olan Hasan Taş ise okullarının bahçesinin asfaltlanmasını istedi.

Başkan Fatma Şahin, Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yeni bir birim kuracaklarını ve bu birimin sadece okulların sorunlarıyla ilgileneceğini ifade etti. Başkan Şahin, günün anısına hediye verdiği çocuklarla hatıra fotoğrafı çektirdi.


 

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)