adscode
adscode

OSMANLI'DA YURTLAR VE ÜNİVERSİTE YURTLARININ TARİHÇESİ

Üniversite yurtları, öğrenciler için olmazsa olmazların başında gelir.

OSMANLI'DA YURTLAR VE ÜNİVERSİTE YURTLARININ TARİHÇESİ
Gündem
Güncelleme : 07-Sep-19 14:33

Üniversite yurtları, öğrenciler için olmazsa olmazların başında gelir. Gerek şehir içi gerek şehir dışında okuyanlar üniversite eğitimleri boyunca barınma ihtiyaçlarını yurt, apart, ev gibi yerlerde gidermektedirler. Yurtlar öğrencilerin birlikte kaldıkları barınma yeridir. Yurtlarda sadece odaları olan yatıp uyunan yer değildir. Sosyal olarak spor salonları, kurslar, yemekhaneleri olan seminerler düzenleyip bilgi edinmeyi amaçlayan kurumlardır. Yurtların öğrenciler tarafından tercih edilme sebeplerinden birisi de diğer barınma olanaklarına göre daha uygun fiyatlı olmasıdır. Eve çıkanlar yeme – içme, temizlik, fatura ve daha nice sorunlarla uğraşırken çoğu yurtta yeme – içme problemi olmadığı gibi size fatura ödetmezler. Ancak yurtların belli başlı kuralları vardır. Giriş – çıkış saatlerine dikkat etmeniz gerekir.

Osmanlı İmparatorluğu’ndan bu yana süre gelen üniversite yurtları, kökü sağlam ve çok eskiye dayanmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde günümüzün  üniversite eğitimine denk gelen tahsil yerleri sadece birkaç büyük merkezlerde medreseler tarafından yapılmaktaydı. Bu da köy ve taşradakiler için sorun teşkil ediyordu çünkü o dönemlerde bulunduğu yerlerde bu tarz eğitim yerleri olmayanlar barınma, kıyafet, kitap, beslenme gibi ihtiyaçlarını oralarda karşılayamayacakları için sadece maddi olarak iyi olanlar ve yakın olanlar bu eğitimden faydalanabiliyorlardı.

 Tanıtım: İzmir Yurtlar için tıklayın

Bu sorunlardan dolayı Osmanlı Devleti’nde yüksek eğitim veren medreselerin yakınlarına Külliyeler kuruldu. Bu Külliyelerin kuruluş amacı, yüksek bilim merkezlerinde eğitim görmek isteyenlerin yeme – içme, barınma, temizlik gibi ihtiyaçlarını karşılamak amacı ile kurulmuştur. Külliyeler sadece bunları yapmakla kalmamış, bünyesinde bulunanlar için medreseler gibi eğitimler vermeye başlamıştır. Öğrencilerin sosyal olarak da gelişmelerini amaçlamışlardır. Birçok Külliyelerde kurslar verilmiş ve kütüphaneler kurarak Külliyenin değerli bir oluşum olmalarını sağlamışlardır.

Osmanlı devleti, yönetimsel olarak sorunlar yaşadı ve belli bir süre sonra yıkılıp yeni bir rejim ile birlikte şu an topraklarında yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldu. Bu değişim her alanı etkilediği gibi tabii ki de eğitim ve öğretim alanını da etkiledi. Mustafa Kemal Atatürk önceliğin her zaman eğitimde olduğunu belirtti ve eğitimle ilgili reformlar yapmaya başladı. Medreseler ve enderunlar son dönemlerde iyice eğitim alanında kötüleşmiş ve siyasi bir organmışçasına kullanılmaya başlanmış eskiden ilim ve bilim alanlarında dönemin en iyi eğitim veren kurumlarından olan bu kurumlar artık işlevini yitirmiştir. Atatürk de bunun neticesinde bunları kapatarak daha modern ve bilime dayalı, son gelişmeleri takip eden ve yeniliğe açık eğitim kurumlarını kurdu.

Tanıtım: İstanbul Yurtlar için tıklayın

Cumhuriyetin ilanından sonra 1924 yılında kapanan külliye ve türevlerinden dolayı ilk başlarda eğitim gören ve görmek isteyen öğrencilerin barınma yeme – içme gibi olanaklardan mahrum olup mağdur duruma düşmüşlerdir. Ancak kısa bir süre içerisinde bazı eğitim kurumlarının yatılı hale gelmesi kararlaştırıldı ve de eskiden medrese külliye enderun olarak kullanılan yerlerin barınma yerleri olarak kullanılması kararınav varılmış bu karar da öğrencilerin mağduriyetlerinin ortadan kalkmasını sağlamıştır.

Cumhuriyet rejimi ile birlikte eğitime verilen önem artmış, yükseköğretim kurumlarında eğitim görmek isteyenlerin sayısı her geçen gün artımıştır. Özellikle büyükşehirlerde yaşanan bu artış öğrencilerin barınma gibi ihtiyaçlarının karşılanmasında problem olmaya başlamıştır. Bunun sonucunda çeşitli dernek ve kuruluşlar, belediyeler, özel gönüllüler tarafından özel yurtlar açılmıştır. Bu özel yurtlar biraz da olsa ihtiyacı hafifletse de tam olarak karşılayamamıştır. Yaşanan bu olaylar karşısında devlet olaya el atarak yurtları denetlemek amacıyla bazı düzenlemeler yapmıştır. 1949 yılında yapılan düzenleme ile yurtlarla ilgili konular Milli Eğitim Bakanlığının denetimi ve kontrolü altına girmiştir. 1961 yılında çıkan anayasaya göre devlet artık maddi imkanları iyi olmayan başarılı öğrencilerin eğitim hayatları boyunca burs ve çeşitli yardımların yapılacağını duyurmuştur. Bunun ardından aynı yıl içerisinde yürürlüğe giren kanun ile birlikte devletin sorumlu olduğu öğrencilere burs ve çeşitli yardımların yapılması ile ilgili hususların yapılması için Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu kurulmuştur.

İlk başlarda Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bulunan Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu, günümüzde Gençlik ve Spor Bakanlığı altında hizmet vermeye devam etmektedir. Bu kurumun kuruluşu ile artık her şehrimizde devlet yurtları bulunmaktadır. Devlet yurtlarının açılması ile eğitim görmek isteyen gençler artık barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak açısından sorunlarla karşılaşmamaktadır. Yıllar içerisinde devlet yurtları büyümüş, gelişmiş ve daha modernize edilerek en iyi olanaklarda hizmet vermeyi amaçlamıştır.

 Tanıtım: Ankara Yurtlar için tıklayın

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :


Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)