adscode
adscode

Sahte Diplomalar, Denklik ve Unutulan Sınavlar

Eğitimde nereyi tutsanız elinizde kalıyor. Kimseyi mutlu etmeniz de mümkün değil. Bu sadece bizde mi böyle mi? Sahte diploma cennetiyiz. Buna kızıyoruz. Denklikte işi sıkı tutunca, buna da kızıyoruz.…

Sahte Diplomalar, Denklik ve Unutulan Sınavlar
Günün Yazısı
Türk eğitim sisteminin en büyük sorunu sınav odaklı olması.
Bu yüzden de eğitim deyince aklımıza hep sınavlar geliyor.
Tüm enerjimizi sınavlara harcadığımız için de sıfır elde var sıfır.
Keşke biraz da, sınavların değil de, eğitimin kişiye ne kazandırdıkları ya da kazandırması gerekenler konusuna kafa yorsak!..
Peki, heyecanla kaldırdığımız sınavların yerine ne gelecek?
Şu ana kadar ortaya konulmuş somut bir sistem yok.
Liselere giriş tam bir muamma, üniversiteye giriş ise hala şekillenmiş değil.
Kervan yolda mı düzelir diyeceğiz!
En azından veli ve öğrencileri rahatlatmak için gidişatla ilgili bir açıklama yapılmasında yarar var ve olmalıdır da. Yoksa, şehir efsaneleri, kafalarını karıştırmaya devam eder...
Sahte diplomalara gelince, hepimiz çok iyi biliyoruz ki, sayıları çok fazla.
Hem de sadece yurtdışından gelenler değil, yurt içinde de fazlasıyla sahte diploma üretiliyor. Keşke, bu konuda daha şeffaf ve denetlenebilir bir sistem getirilse.
Örneğin, YÖK'te dijital bir merkez olsa ve girildiğinde, dünden bugüne tüm diplomalarla ilgili kayıtlar görülse fena mı olur!..

YÖK, kurulduğunda 19 üniversite vardı, sonra 40, 50 olduğunda eyvah altından nasıl kalkacak denildi.
Üniversite sayısı şu anda 200'e yaklaştı, öğrenci sayısı da 300 binlerden 7 milyona ulaştı ve YÖK artık bu yükün altından kalkamıyor.
Daha da vahimi, Üniversitelerarası Kurul, eskiden 40, 50 kişi ile toplanıyordu, şimdi 400 kişiyi aşıyor. 
Bir, iki günlük toplantılarda, kim ne kadar konuşacak da, kararlar alınacak!
Anlayacağınız YÖK'den başlayarak yükseköğretimin yeniden ele alınması zamanı geldi de geçiyor.
Bu arada yurtdışında öğrenim görüp aylardır, hatta yıllardır denkliklerini alamayan arkadaşların feryadı artarak devam ediyor.
Haklılar ama YÖK Denklik Dairesi'nin yükünü görseler, en kızgın olanları bile onlara acır.
Çözüm, denklik başvuruların sürekli ötelemek değil, YÖK'ü ve denklik mevzuatını yeniden yapılandırmak olmalı. Yoksa, üzülen ve küsenler sayısında patlama yaşanacak.

Bir sorunu çözmenin en iyi yolu, o sorunu anlamaya çalışmaktan geçer. Ama nedense biz hemen her sorunu iyice anlamadan, onu doğuran nedenleri, hiç incelemeden, ya öteliyor da hepten kestirip atıyoruz. Böyle yaptığımız için de, hemen her şey daha da içinden çıkılamaz hale geliyor...
Ne olur artık, çocuklarımızı, gençlerimizi ilgilendiren konularda daha şefkatli ve daha hızlı olalım...

 

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)