Sınavsız bir dünya, bizim gibi, genç nüfusun yoğun olduğu ülkelerde mümkün değil. Bu yüzden sınavlarla yaşamaya alışmak zorundayız ama bu tespit, sınav maratonuna katılanların, azaltılamayacağı anlamına gelmemeli!..
Hani eğitimden hiç anlamayanlar şöyle bir yapsa şaşarız ama eğitime yön verenlerin çıkıp da, "üniversite kontenjanları ile liseden mezun olanların sayısı, bir birine paralel hale geldi, dolayısıyla, sınavlara artık gerek kalmayacak" demelerini anlamak mümkün değil. Çünkü bu doğru değil...
Son yıllarda hemen her yere bir üniversite açılıp kontenjanlar öylesine şişirildi ki, adayların istediği fakülte ve yüksek okullar ile açılanlar birbiriyle çok az örtüşüyor.
Her yıl yüz binlerce kontenjan açığı kalmasının en önemli nedeni de bu zaten...
Ayrıca, Meslek yelpazesinin çok dar olması nedeniyle. Hemen her meslekte öylesine fazla, üniversite mezunu birikimi söz konusu ki, onlara hiç yenileri eklenmese bile, kırk yıllık ihtiyacı karşılayacak kadar kalifiye elamanımı z var.
Durum böyle iken, mezun ve kontenjan sayısı bir birine yetiyor demek, ya olayı ciddiye almamanın ya da donanımsızlığın bir göstergesidir.
İyi öğretim kurumları ve popüler meslekler için her zaman, her yerde bir yarış olacaktır.
Bu da sınav demektir.
Başka türlü, ODTÜ'ye, Boğaziçi ve diğer iddialı üniversiteler ile tıpba, dişe, hukuka nasıl öğrenci seçeceksiniz?
Peki her öğrenci, ille de iddialı üniversite ve popüler meslek mi istiyor!
Elbette hayır!
Peki o zaman onlar, bu yarışın içine niye dahil ediliyorlar?
Örneğin, önünde yığılmanın olmadığı alanlara, sınavsız öğrenci alınamaz mı?
Yani, kolaycılığı ve dayatmayı, bir kenara bırakıp, bu işlere biraz kafa yormak gerekiyor.
Ama bunu kim yapacak?
İşte asıl sorun bu!
Bu sorunun cevabını bulduğumuzda, sınav yarışı tümüyle bitmez ama temposu önemli ölçüde düşer!..
Sınavsız Bir Dünya Mümkün mü?
Sınavsız bir dünya, bizim gibi, genç nüfusun yoğun olduğu ülkelerde mümkün değil.
Emoji ile tepki ver!
Bu Haberi Paylaş :
Etiketler :
Benzer Haberler
-
Yorumu Gönder
1 Yorum
Diğer Yorumlar (1)
