ÇOK OKUNAN BİR BLOG YAZMANIN 5 SIRRI

Televizyonda bir program izlerken reklam arası verildiğinde dikkatimiz dağılır. Reklam süresince ya başka bir kanala geçeriz ya da başka bir işle uğraşırız. İşte bir yazıyı okurken de bazen dikkatimiz dağılır. Yazıyı iştahlı bir şekilde okumaya başlarken 2. Veya 3. Paragrafa geçince tıkanıp kalırız; o okuma iştahı gider ve sıkılırız. Yazıyı sonuna kadar okumak istemeyiz.

Bir blogdan “keyif alabilmek” daha da önemlisi o blogu sürekli takip etmek ve okuyabilmek için okuyucunun o yazıda kendinden de bir şeyler bulabilmesi gerekiyor.

Yazının anlam bütünlüğünü kaybetmesi, yazıda gereksiz veya karmaşık kelime kullanılması, sıkıcı bir anlatım olması ve yazarın konuya hakim olamaması okuyucunun zihninde her hangi bir olumlu izlenim bırakmaz. Çünkü o yazıyı okumak zaman kaybı olabilir. Uzmanlık, mesleki ve ya hobi olarak ilgisini çeken konuları, başka bloglarda araştırmaya okumaya başlar. Sonuçta sanal ortamın içinde yer aldığımız için internette binlerce içerik mevcut.

Yazdığımız yazıyı öyle etkili bir şekilde yazmalıyız ki, okuyucu yazınızı okurken zevk alsın, Blogunuzu takip etsin. Yazılarınıza yorumlar yapsın, yazılarınızı paylaşsın; yani arada sıcak bir bağ oluşsun… Peki, okuyucuların okurken zevk almasını nasıl sağlayacağız?

Etkili Bir Blog Yazmanın 1. Adımı: Özgün Olmak

Blogunuzda paylaşacağınız yazıları yazmadan önce içerik konusunda araştırmalar yapmalısınız. Bir başkasının yazmış olduğu içeriği “kopyala-yapıştır” mantığıyla blogunuzda yazarsanız kopya içerik oluşturmuş olursunuz. Bu durum Google tarafından da hoş karşılanmaz. Beğendiğiniz yazıları alıntı yaparak blogunuzda paylaşabilirsiniz. Yani içerik konusunda özgün olmalısınız. Yazıya kendi ruhunuzdan bir şeyler aktarmalısınız.

Etkili Bir Blog Yazmanın 2. Adımı: Yalın Dil Kullanmak

Konu araştırması yaptınız. İçerikler zihninizde canlanmaya başladı ve Yazınızı yazmaya başladınız. İçerikleri yazıya aktarırken yalın bir dil kullanmanız gerekiyor. Okuyucular tarafından yazınızın anlaşılır olması; yazınızın beğenilerek paylaşılmasını sağlayarak okuyucu kitlenizin de artmasını sağlar. Yazdığınız konuyla ilgili örnekler veya hikayeler vererek yazınızın somut bir şekilde anlaşılmasını sağlayabilirsiniz.

Etkili Bir Blog Yazmanın 3. Adımı: Yazım Kurallarına Uymak 

Yazınızın başlığını ve kullandığınız anahtar kelimeleri belirgin puntolarla yazmalısınız. Okuyucunun dikkatini sağlaması açısından önemli gördüğünüz kelimeleri italik veya kalın şekilde yazarak vurgu yapabilirsiniz.

Etkili Bir Blog Yazmanın 4. Adımı: Etkileşimli Yazmak

Özgün içeriklere sahip yazınızı yazdınız. Blogunuzda paylaştınız. Paylaştığınız yazının interaktif bir şekilde yazılması hem yazınızın rahatlıkla okunmasını hem de okuyucularınızın yorumlar yapmasını sağlar. Yazınızı sadece blogunuzda yazmanız sizin için bir şey ifade etmez. Okuyucularınızın yazınız hakkındaki duygu ve düşünceleri size ilham verebilir. Okuyucularınızla samimi bir iletişim kurmanızı sağlayarak onlara önem verdiğinizi gösterir. Bu sayede okuyucu kitlenizi daha yakından tanıma fırsatı sağlamış olursunuz.

Etkili Bir Blog Yazmanın 5. Adımı: Güncel Olmak

Yazılarınızı yazıyorsunuz. Belirli bir okuyucu kitleniz oluştu, takip ediliyorsunuz. Ancak bu durumun devam etmesi için, bloğunuzu sürekli güncellemeniz gerekmektedir. Belirli aralıklarla güncel yazılar paylaşmalısınız. Ama yazı yazmalıyım, paylaşmalıyım diye kendinizi de sakın sıkmayın. Böyle bir zorunlulukla yazı yazma şevkiniz kırılır. Bu durum sizin başarınızı da etkileyerek blogunuzun kalitesini düşürür.

Tüm bu aşamalara dikkat ederek yazınızı yeniden yazarsanız; ilk yazınızla aradaki farkı anlamış olacaksınız. İnternette bir sürü bilgi var.  Okuyucular bu bilgilere en hızlı ve en sade şekilde ulaşarak yararlanmak istiyorlar. Yani gereksiz bilgilerden sıyrılmak istiyorlar.

Sizlerde okuyucularınızı yazılarınızla tatmin ederek okuyucu kitlenizi arttırmak istiyorsanız bu adımlara dikkat etmelisiniz. Kim istemez ki yazısının tüm mecralarda paylaşılarak okunmasını…

 Quick Danışmanlık

 Dilara Kapukaya

***

Etkili bir blog yazarının sahip olması gereken bazı özellikler;

1- Blog oluştururken kimin için yazdığınızı önceden belirleyin.

Hedef kitlenizi önceden belirlemeniz, ziyaretçilerinizle iletişim kurma noktasında en çok lazım olan kısımdır. Yazdıklarınızın hangi hedef kitleye hitap ettiğini bilmeniz, onların ne sevip ne sevmedikleri hakkında bilgi sahibi olmanız gerekmektedir. İlk etapta hedef kitleniz üzerinde ki ön görüleriniz %100 başarılı tahminler olmayabilir.Hiç hedeflemediğiniz kitleler hazırladığınız içeriklere ilgi duyabilir.Bu durum karşısında panik yapmayın.Bu son derece doğal bir durum…Örneğin siz oluşturmuş olduğunuz içeriklerle grafik profesyonellerine hitap etmek isterken;grafik meraklısı olup bu alanda daha yeni olan kullanıcılar sitenizi daha faydalı bulabilirler.Bu gibi durumlarda, ziyaretçilerinizi değil ilk etapta tanımladığınız hedef kitlenizi gözden geçirmekte yarar var.
Not : Eğer bu maddenin sonunda ama ben “kendim için yazıyorum” yanıtını verdiyseniz, size biraz zaman kazandıralım; doğrudan son  maddeye geçebilirsiniz  

2- Alıntı yapın, ama asla kopyala-yapıştır yapmayın.

Bu hataya genelde yeni başlayanlar düşüyor.Zamanla farkedeceksiniz ki  blog yazmak kolay bir iş değil.İlk zamanlar günde birkaç kere hazırlanıp yayınlanan yazılar,hafta da birkaç kez ve bir zaman sonra ayda birkaç keze düşücek ve paniğe kapılacaksınız.İş böyle olunca da çoğu kez blog boş kalmasın,yayınlanan yazılar arasında çok uzun zaman olmasın diye kolay yoldan içerik elde etmek için  kopyala-yapıştır tekniğine başvuracaksınız.Bir süre sonra kendinizi her gün başka bir blogun içeriğini kopyalayıp yayınlarken bulabilirsiniz.Bu tamamen blogunuzun sonu anlamına gelir.Okurlarınızın yazıların orjinallerini bulması ve özgün içeriği kaynağından takip etmesi hiçte zor değil.
İşin alıntı yapmak konusunda farklı bir  boyutu daha var.Siz kendi zengin içeriğinizi üretirken,konu ile ilgilibilgilendirici veya eğlenceli alıntılar yapıp kaynağını da belirtirseniz içeriğinizi zenginleştirmenin yanında,ziyaratçi kitlenize aynı konuyu başka yerde bir arada bulamayacaklarını aktarma şansı yakalarsınız.

3-İçeriğinizi hazırlarken samimi ve mümkünse eğlenceli yazılar yazın.

Eğer içerik hazırlayacağınız konu fazla teknik değilse, yazı dilinizi samimi ve eğlenceli hale getirmeye çalışın.unutmayın ki konu uygun olduğu sürece herkes her konuyu biraz eğlenceli halde okumaktan zevk alır.

Eğer yazdığınız konu çok fazla teknik değilse, yazı dilinizi samimi ve eğlenceli hale getirmeye çalışın. Konu uygun olduğu sürece herkes her konuyu biraz daha sıcak ve eğlenceli bir halde okumaktan memnun olur.Kimi zaman (abartmayacak şekilde) yazı içine ufak espriler serpiştirebilirsiniz.Ama unutmayın ayarı tutturamazsanız eğer bu sizin hakkında ziyaretçiler adına iyi bir izlenim bırakmaz ve yazılarınız “sulu” bulunabilir.Bu da tam anlamıyla sizin zararınıza olur.Arkadaş ortamında yapmış olduğunuz esprilere çok gülünüyor olabilir, bunu yazıya geçirmek esprilerde aynı lezzeti vermez.

4- Hangi alanda uzman olduğunuzu netleştirin

Aklınıza gelebilecek her konuya ait içerik üreten en az 10-15 farklı blog veya yayın bulabilirsiniz. Eğer uzun zamandır hayatta olan bu yayınlarla rekabet edecek potansiyeliniz yoksa, kenarda kalmamak için en iyi tercihinizi içeriği daha dar bir alanda sınırlamak olacaktır.
Mesala size rahatlıkla söyleyebilirim ki şu an için teknoloji konusunda genel içeriğe sahip bir bloga daha gerek olmadığını düşünüyorum. Eğer bir şekilde çok ciddi anlamda fark oluşturamayacaksanız genel olarak teknolojiyi ele almak yerine, örneğin sadece bilgisayarlara odaklanın. bilgisayar ile konuyu daralttınız ama bu da yeterli olmayabilir. O zaman sadece laptoplar veya sadece tablet pc’ler  üzerine yazın.
Ne kadar çok konudan bahsetmeye çalışırsanız, yazılarınız o denli yüzeysel hale gelir ve ciddiye alınma ihtimaliniz de bu doğrultuda azalacaktır. Siz konuyu daralttıkça hem rekabetin daha az olduğu kanallarda varlığınızı sürdürebilir,hem vaktinizi daha rahat uzmanlaşabileceğiniz bir alana odaklayarak, okuyucularınız için daha doyurucu içerikler üretebilirsiniz.

5- Okuyucularınıza saygı gösterin 

Unutmamalısınız ki hazırladığınız içeriği okuyanlarda sizin gibi bir insan onları da kendinizi, blogunuzu önemsediğiniz gibi önemsemelisiniz. Elinizden geldiği kadar sık içerik üretmeye çalışın. Uzun bir süre yazamıyorsanız, en azından haftada bir yazı yazabilecek duruma gelmeye çalışın. Bu duruma gelene kadar bilin ki blogunuz pek ciddiye alınmayacaktır.Ne kadar çok içerek sağlarsanız, blogunuz da  o kadar çok  değer kazanır. Sakın ama sakın kolaya kaçarak,okuyucularınıza asla şişirme olarak nitelendirilen ve kötü içeriğe sahip yazılar sunmayın. Hızlı başlayıp,yolda ivme kaybeden bloglar okuyucularını da kaybeder ve unutmayın ki kazanılması en zor okuyucu bir kez kaybedilmiş olanıdır.Eğer bir twitter kullanıcısı iseniz anlatmak istediğimi daha iyi anlayabilirsiniz. Twitter aslında, bir tweet’den sonra bir anda takipçilerin nasıl bir anda azalabildiği veya nasıl artabileceği gerçeğini ve kaliteli içerik üretmenin ne kadar önemli olduğunu pek çok kişiye en kolay yoldan öğretti.

6-Dilinize dikkat edin 

Argo kelimelerden uzak durun. Fakat abartmamak kaydıyla konuşma dili kullanabilirsiniz.İnternetin bugün ulaşığı noktanın en büyük faydalarından biri de pratik bir şekilde birileriyle etkileşime geçebilir ve her konuya yorum yapabilirsiniz.Her blog yazarıda yazılarına yorumun fazla olmasını ister.Fakat her yorum beklediğim tarzda olumlu olmaya bilir. 
Eğer blogunuza önem veriyor ve yakından ilgileniyorsanız, muhtemelen siz de bu tip moral bozucu yorumlarla karşılaşacaksınız.Bu gibi durumlarda en sık yapılan hata,bu gibi yorumlara aynı tarzda yanıtlar vermektir.O yorumu yapan kişi belki ertesi gün unutacak,siz de bir zaman sonra anımsamayacaksınız bile.Ama o yazılar internette varlığını çok uzun süre koruyacak.Bu tip yorumlarda en güzeli konuyla ilgisiz olmak,yapıcı olmaktan uzak görmezden gelmektir. Siz yanıt verdikçe o konu uzayacağı ve çığırından çıkabileceği için kendinize hakim olmaya çalışın. Zaten diğer ziyaretçiler yorum haksızsa gerekli cevabı vereceklerdir.Ama onlar da müdahale etmiyor ve söz konusu olan yorumu destekliyorlarsa,yorum da bahsedilen konu,sizin geliştirmeniz gereken bir şeylerin olduğunun bir göstergesidir.Özetle yorumlara cevap verirken sinirlerinize hakim olun ve her bir yoruma kulak asmayın.Ama sizin için faydalı olabilecek fikirleri de almayı sakın ihmal etmeyin.

7- Yazarken Eğlenin

İster sadece kendiniz için yazın,ister blounuzdan para kazanmak için yazıyor olun;yazarken eğlenmek zorundasınız.Eğer yazarken eğlenmiyorsanız belki de yanlış yoldasınız blok yazmak size göre değildir.
Eğer çok şanslı değilseniz blog yazmaya başladıktan sonra kısa bir süre de gelir elde etmeniz mümkün olmayacaktır.O seviyeye ulaşacağınızın da garantisi yok.Ama kesinlikle denemeye değecek ve denerken de size devam etme gücü verecek tek şey bu işten keyif  almanız ve devamlı içerik üreterek yazmaya devam etmeniz olacaktır.
Yazı, okuyucu ile aranızda tek taraflı bir köprüye benzer. Emin olun ki siz yazarken keyif aldıkça okuyucuda keyif alacaktır.