adscode

Nereye gidiyor bu gençlik

Gençlerle ilgili sevincimiz mi üzüntümüz mü ağır basıyor?

nevzattarakci@gmail.com




En üzüldüğüm şey, gençlerin en güzel vakitlerini aptalca dertlerle geçirmekten yaşamaya fırsat bulamamalarıdır, der Goethe.

Peki, biz anne babalar, yetişkinler, yetkililer, günümüz gençliğinin en çok hangi haline seviniyor, hangi haline üzülüyoruz?

Gençlerle ilgili sevincimiz mi üzüntümüz mü ağır basıyor?

Sanırım çoğumuz, duyarlı, donanımlı pırıl pırıl gençleri gördükçe yüreğimiz kabarıyor; okulsuz, işsiz, hayal bile kuramayan, hayata umutla bakamayan, tükenmiş, savrulmuş gençleri gördükçe de kahroluyoruz.

Ne dersiniz, gençlerden memnun muyuz, peki ya gençler bizden memnun mu?

Geçim sıkıntısı, gelecek endişesi, işsizlik, fırsat eşitsizliği…

Okuyacak okul bulamayan, diplomasını kullanamayan, evlenemeyen, yuva kuramayan gençler…

 

Bu gençler hangi ara savruldu bu kadar?

Gençlere görmek için bakarsak çok farklı katmanlarda çok farklı hayat yaşayan gençleri görürüz.

Gündeminde hiç okul olmayan, gece gündüz çalışarak hayatını sürdürmek durumunda olan gençlik, Üniversite kapısında inleyen gençlik, üniversite okumaya çalışan, okul ve yurt arasında sıkışan gençlik. Hem çalışmak hem okumak zorunda kalan çileli gençlik.

Umudunu yitirmiş, enerjisini tüketmiş, ailesi, ülkesi ve hayatından hiçbir beklentisi kalmamış savrulmuş, kurtuluşu yurtdışına kaçmakta bulan bir gençlik.

İşsiz, umutsuz, hayat girdabında soluksuz kalan çaresiz, çözümsüz bir nesil.

Aile parasıyla lüks içinde türlü hovardalıklar içinde burnu havada, ne oldum delisi, şımarık gençlik.

Peki ya sahil kenarında, parklarda, kafelerde gençlerin uygunsuz davranışları?

Başımızı çevirmek zorunda kaldığımız çirkinlikler, seviyesizlikler, utanmazlıklar…

Bu gençlik nereye gitti, daha nereye kadar gidecek, dedirten cinsten görüntüler.

Bu kızlı erkekli seviyesiz, saygısız, uygunsuz ilişkiler kimlerin yüreğini kanatmıyor ki?

Özellikle de parklarda kızlı erkekli pervasızca uygunsuz davranışlar sergileyen başıboş sokak gençleri.

Bu, insanı çileden çıkaran uygunsuz davranışların, bu çevreye duyarsızlığın, bu patavatsızlığın, nasıl bir haklılık zemini olabilir ki?

Herkese açık bir parkın ortasında abartılı hareketlerle bu dudak dudağa birlikteliğin hangi özgürlükle hangi ahlak kuralıyla hangi modernlikle izahı yapılabilir?

 

Park ve bahçelerdeki gençlerin hazin hali:

Tamam, yetişkinler eski kafa, gençler modern çağ nesli…

Haydi buna da evet diyelim. Peki liseli veya üniversiteli gençlerin parkın banklarında veya masalarında bıraktıkları insanı utandıran yemek artıkları, meyve kabukları, boş şişeler… bu görüntüler, bırakın insanı sokak hayvanlarını utandıracak cinsten!

 

Bu gençler kimin eseri?

Hani, anne babanın gücü, hani okulların, öğretmenlerin etkisi?

Yiyip içip bu kadar rezil bir tabloyu bırakmak hiç kimsenin hakkı olamaz!

Adeta küfürle yatıp kalkan, saygının, çevreye duyarlılığın, alçak sesle konuşman olmadığı, sürekli cinsellik ve mahremiyetin konuşulduğu, her kutsalla dalga geçildiği bir ortamım nesi savunulabilir?

Bu, ailelerin ve çocukların yanında pervasızca öpüşen, sırnaşık hareketlerle herkesi rahatsız eden şımarık, duyarsız gençlerin utanma duyusu nereye gitti acaba?

 

Nereye gidiyor bu gençler?

Eğer insan yattığı yerden belli oluyorsa, insanın ağzından çıkan ifadelerinin büyük çoğunluğu argo veya küfürse haydi siz söyleyin nereye gidiyor bu gençlik?

Sizce parkları varoş kabul edip lüks kafelere takılan gençler farklı mı?

Onlar, çevreye daha mı saygılı, daha mı edepli?

Yoksa “Modern hayat böyle!” diyerek yanlışlara teslim mi olacağız?

 

Bir ülke için en büyük servet iyi yetişmiş gençliktir.

Fiziksel güçleri, duygusal enerjileri, üretkenlikleri, öğrenmeye açık halleri ile gençler ülkelerin kalkınması ve dinamizminde son derece etkilidir.

Bu sebeple olsa gerek tarih boyunca her millet, ülkü ve ideallerine ulaşmada aktif rol yüklediği genç nüfusuna yatırım yapmış, çeşitli plan ve programlarla bu coşkun enerjiyi verimli kanallara yönlendirmeye çalışmıştır.

Bu noktada ilgili bakanlıkların samimi gayretleri hayat kurtaracak, ülkeyi kalkındıracaktır!

Unutmayalım, donanımlı gençliği olmayan hiçbir toplumun geleceği olmaz!

Okul başarıları, üretkenlikleri, projeleri ile güzel ülkemizin aydınlık ufku olacak sevgili gençler, sizinle gurur duyuyoruz, iyi ki varsınız!

 

 


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)