Nevzat TARAKÇI (Kahramanmaraş Doğa Koleji Edebiyat Öğretmeni- Sosyal Etkinlikler Koordinatörü)
Hiç acıkmamış, hiç üşümemiş, hiç harçlıksız kalmamış, hiçbir isteği geri çevrilmemiş, hiçbir şeyden zevk almayan, duygusuz, doyumsuz… çocuklarımızın varlığını kim inkâr edebilir?
Aslında eğitimde geldiğimiz noktayı, durumun vahametini, en başta eğitimciler ve anne balar olarak çoğumuz iyi biliyoruz.
Biliyoruz ama ne yazık ki çoğu zaman “zamane çocukları”, “Z” kuşağı” ne yapalım, herkes böyle… deyip geçiyoruz.
Oysa eğitimin sihirli gücü ortada. Değil mi ki insan, hayat boyu öğrenen ve öğrendiği davranışları uygulayan bir yapıya sahiptir.
ÇOCUKLARIMIZ YALNIZ, HIRÇIN, DUYGUSUZ, KISKANÇ ve ÖFKELİ BÜYÜYOR
Çocukların; telefon, tablet, bilgisayar gibi teknolojik cihazlarla fazla vakit geçirmesi onların gelişimini, sosyal iletişimini, becerilerini olumsuz etkilenmektedir.
Özellikle, bu teknolojik cihazlarla gerçeklikten kopan, yalnız kalan çocuk gerek arkadaşlarıyla gerekse ailesiyle nitelikli zaman geçirememektedir.
Türlü imkanlara sahip olduğunu söyleyip durduğumuz çocuklarımızı günümüzde ne yazık bilerek veya bilmeyerek yalnızlığa, hırçınlığa, hareketsizliğe, dijital ve sanal dünyaya hapsolmaya itiyoruz.
Halbuki çocuklarla iletişim kurmanın, onların dünyasını paylaşmanın en doğal en etkili yolu, en etkin öğrenme süreci olan çocuk oyunlarıdır. “Dünyanın her yerinde, her çağda ve kültürde çocuklar oyun oynamaktadır.
EĞİTİMİ DOĞRU TANIMLAMAK
Günümüz dünyasında eğitim, “hayatın tam merkezi ve hayatın kendisi” olarak ifade edilmektedir.
Kültürümüzün önemli bir parçası olan “unutulmaya yüz tutmuş geleneksel çocuk oyunları” nın çocukların hem sosyal hem de fiziksel gelişimleri açısından ne kadar etkili olduğu artık bilinen bir gerçektir.
ÇOCUK KENDİSİNİ OYUNLA KEŞFEDER
“Oyun; çocuğun kendini tanımasına ve kendini başkalarından ayıran özelliklerinin bilincine varmasına yardımcı olur.”
“Özellikle evcilik oyunları, hayal ve taklit oyunları ve çeşitli meslekleri dramatize etme gibi oyunlar, çocuğa sosyal gelişim yönünden önemli katkılar sağlamaktadır.”
“Çocuk oynarken diğer insanlarla iletişim kurmayı, paylaşmayı, iş birliği ve yardımlaşmayı, birlikte problemleri çözmeyi öğrenir.”
“Çocuk, sosyal kuralları ve etik değerleri oyun yoluyla daha kolay kazanır. Örneğin; oyun sırasını bekleme, başkalarının haklarına saygı gösterme, sorumluluk alma, haklı haksız, doğru yanlış gibi değer ve kuralların öğrenilmesini destekler. Deneyimlerini geliştirip, öğrendiklerini pekiştirir.”
“Çocuk, yaşam için gerekli olan, davranış bilgi ve becerileri oyun içinde kendiliğinden öğrenmektedir. Diğer taraftan çocuk, bu oyunlarla mutlu olmakta, çok yönlü gelişmekte, yaşam biçiminde özverili olabilmenin yollarını daha kolay bulmaktadır.”
EĞLENCE UNSURLARIYLA KÜLTÜREL EĞİTİM
“Kültürel değerlerin yaşatılmasında en tabii ve etkili metot, eğlence unsurunun kullanılmasıdır. Oyun ve eğlencenin araç olarak değerlendirildiği bu ortamlarda, amaç, toplumu oluşturan üyeler tarafından gelenek ve göreneklerin canlandırılması, gösterim yoluyla yeni nesillere aktarılmasıdır. “
Çocuk oyunları, kültüre giden neşeli, eğlenceli bir yol, renkli, zevkli, ışıltılı bir köprüdür. Bu bağlamda geleneksel çocuk oyunları çocukların dili, kimliğidir.
Kimliğiyle barışık, kültürüyle tanışık bir nesil yetiştirmede geleneksel çocuk oyunlarının rolü asla yadsınamaz!
ÇÖZÜM DOĞADA, DOĞAL OLANDA
Gelişen dünyada, doğadan kopuş, en önemli kültürel öğe olan çocuk oyunlarının birer birer ortadan kaybolmasına neden olmaktadır.
Bu olumsuzluğun önüne geçmek için tüm kurum, kuruluş ve toplumları ortak anlayışla hareket etmeleri gerekmektedir.
Çocuklar, dünyanın her tarafından aynı oyun dilini konuşmaktadır. Bu ortak dilin dünya barışına sağlayacağı olumlu katkı da unutulmamalı.
ÇOCUKLARA ORTAM HAZIRLANMALI
Yetkililer ve okullar çocuklarımızın duygularının körelmesine neden olan, şiddet içerikli, çocukları suça teşvik eden bilgisayar oyunları yerine sevgi, şefkat, merhamet, paylaşma, iş birliği, grup içi özverili çalışma gibi değerleri kazanmalarını sağlayan, onların negatif enerjilerini boşaltan, onları sosyalleştiren, bedensel ve zihinsel bakımdan sağlıklı olmalarını sağlayan geleneksel çocuk oyunlarını oynayabilecekleri ortamları hazırlamalıdır.