Hayalleri üniversitede hayatları harabede geçiyor

Antalya'nın Manavgat ilçesinde harabe haldeki bir evde yaşayan 5 çocuklu Uslu ailesi, bir yandan Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni kazanan kızları Ezgi'nin öğrenimi için gerekli imkanları nasıl sağlayacaklarını, diğer yandan kapısı, penceresi ve mutfağı olmayan harabede kışı nasıl geçireceklerini düşünüyor.

Taşağıl Mahallesi'nde zor şartlarda yaşamını sürdüren Uslu ailesinin hayatı, baba Mehmet Uslu'nun geçen 1 Mayıs'ta geçirdiği trafik kazasının ardından çalışamaz duruma gelmesiyle daha da güç bir hal aldı.

Bel ve bacaklarında ortaya çıkan sıkıntılar nedeniyle yürümekte zorluk yaşayan baba Mehmet Uslu ile kalp hastası anne Güldane Uslu'nun çalışamaması, ailenin önce kaldıkları evi boşaltarak bir harabeye taşınmalarına ve komşularının destekleriyle karınlarını doyuracak hale gelmelerine neden oldu.

En büyüğü 19, en küçüğü ise 8 yaşında olan 5 çocuklu aile, pencerelerin hiçbirinde cam olmayan, elektriği bulunmayan, mutfaksız, küflü bir harabede yaşamlarını sürdürmeye çalışırken, Serik İmam Hatip Lisesi'ni 100 üzerinden 83 diploma notuyla bitiren 19 yaşındaki kızları Ezgi, girdiği YGS'de 363 puan aldı.

Ardından Konya'daki Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni kazanan Ezgi, ailenin tek umudu haline gelirken, öğrenimi için Ezgi'yi Konya'ya gönderecek maddi gücü bulunmayan ailenin dertlerine bir yenisi eklenmiş oldu.

Komşularının destekleri ve ailenin en büyük oğlu 15 yaşındaki Erkan'ın gündelik işlerden kazandığı yevmiyeyle karınlarını doyurabilen Uslu ailesi, Ezgi'nin öğrenimine devam edebilmesi ve kışı geçirebilecekleri bir eve yerleşebilmeleri için kendilerine uzanacak yardım elini bekliyor.

"Böyle bir evde genç kız ve 4 çocuk yaşar mı?"

Baba Mehmet Uslu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçirdiği trafik kazasından önce seralarda yevmiyeli işçilik yaparak ailesinin geçimini sağlamaya çalıştığını ve kiraladıkları evde zor da olsa yaşamlarını sürdürdüklerini anlattı. Kazanın ardından belinde ve bacaklarında oluşan sakatlığın çalışmasına engel olduğunu, bu nedenle kiralarını ödeyemediklerini kaydeden baba Uslu, muhtardan izin alarak metruk haldeki eve taşındıklarını belirtti.

"Bir baba olarak utanıyorum ama elimden bir şey gelmiyor" diyen Uslu, evlerinde elektrik olmadığını, su tesisatının sorunları nedeniyle evin içine su aktığını, kapısı ve pencerelerinde camları olmadığı için korunaksız olduğunu söyledi.

Anne Güldane Uslu ise komşuların yardımlarıyla ayakta kaldıklarını ifade ederek, "Evin penceresi var, camları yok. Bazı camları battaniyeyle kapattık. Yaz olduğu için sorun olmuyor ama kış geldiğinde ne yapacağımızı bilmiyoruz" dedi.

"19 yaşında genç kızım var. Hiç böyle evde genç kız ve 4 çocuk yaşar mı?" diye soran anne Güldane Uslu, kendisinin de kalp hastası olduğu için çalışamadığını, artık kendilerine uzanacak yardım elini beklemekten başka çareleri kalmadığını ifade etti.

Harabeden üniversiteye öğretmenlerinin desteğiyle

Ezgi Uslu ise maddi durumları yeterli olmadığı için öğretmenleri ve okul müdürünün destekleriyle Serik İmam Hatip Lisesi'nden 100 üzerinden 83 diploma notuyla mezun olduğunu söyledi.

YGS'de 363 puan aldığını ve Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni kazandığını kaydeden genç kız, üniversite eğitiminin ardından öğretmen olmak istediğini söyledi. Kendisinin öğretmenlerinden gördüğü desteği, öğrencilerine sağlamak istediğini dile getiren Uslu, "İnsan kendisi yaşayınca bunun ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlıyor" diye konuştu