Üiversite giriş sınavı olan Yükseköğretim Kurumları Sınavına (YKS-2021) çok az bir zaman kaldı. Adaylar sınava yönelik hazırlıklarını hızlandırırken bir taraftan yaşadıkları korku veya kaygılar da arttı. Türkiye Gazetesi'nden Mahmut Özey'ın haberine göre; "Küresel çapta düzen bozan bu belirsiz dönem bizi, pek çok alanda yeni bir düzen oluşturmaya ve fiziksel/psikolojik/sosyal olarak bir yeniden yapılandırma girişimine mecbur etti" diyen İstanbul Rumeli Üniversitesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Gülhan Gökçe Yıldırım son düzlükte adayları uyardı:
1- KAYGIYI BİR TARAFA BIRAKIN
Rutinler bozuldu. İnsan biyolojisi rutin sever. Belli zaman aralıklarında belli işleri yapmak insan beden ve zihnine bir kararlılık kazandırır. Bu kararlılığı kaybetmeden düzensizliğin içinde kendisine yeni bir düzen oluşturmayı başarabilenlerimizin hem fizyolojik hem de psikolojik olarak daha iyi bir baş etme sahnesi sergilediğini söyleyebiliriz. Bütün adayların zor bir süreçten geçtiği ortada fakat şu zamana kadar verdikleri emeğin boşa gitmemesi için yaşadıkları kaygıyı bir tarafa bırakıp hızlıca toparlanmaları ve sınava odaklanmaları gerek...
2- 'BİR SON DEĞİL' UNUTMAYIN
Korku ve kaygı birbirine eş kavramlar gibi görülse de birbirinden oldukça farklı anlamlar içermekte. Korku, hayat bütünlüğü tehdit altında olan her insanın anormal olan duruma verdiği normal bir tepkiyken, kaygı, henüz gerçekleşmemiş olayın olası olumsuz senaryoları düşünülerek duyumsanan çok da yararlı olmayan bir çıktıdır. Az miktarda kaygı sizi harekete geçirmek için işe yarar bir unsurdur. Ancak yoğun kaygı maalesef potansiyelinizi üst seviyede kullanmanıza engel olarak kapasitenizi sınırlandırır. Başarınızı engeller. Tekrarı olabilen her konuda olumsuzluk dahi söz konusu olsa bunun ‘bir son olmadığı’ muhakkak hatırlanmalıdır.
3- VİTES YÜKSELTME ZAMANI
Sınavın bir maraton olduğunu unutmamalı ve son bir aya kadar netlerinizde artış olmadıysa dahi çalışmayı kesinlikle bırakmamalısınız. Çünkü son günler sınav sürecinde yükseliş devridir. Bu noktada pes etmeyip kararlı olanlar kazanacaklardır. Sınava az bir zaman kaldığı için günlük çalışma saatinizi ve temponuzu arttırmanız gerek. Öncelikle anladığınız konulara daha çok yönelin. Yani yıl boyunca gayret göstermenize rağmen yapamadığınız konular varsa eleyin. Tam öğrenilmeyen konularınızı tekrar edin. Tekrar yaparken, deneme sınavlarında eksik yaptığınız konuları belirleyin ve bu konuların sınavlarda çıkma oranlarına bakın. Eğer sınavda çok çıkan konuları öncelikli olarak bitirirseniz kısa sürede sınav sonuçlarında daha fazla net yapma şansınız olur.
4- GERİ DÖNÜP BAKIN
Ağırlıklı olarak genel tekrar testleri ve deneme sınavları üzerine yoğunlaşın. Özellikle geçmiş yıllarda çıkmış soruları çözmenizin size fazlasıyla yararı olacaktır. Deneme sonuçlarınız bazen iyi bazen kötü olabilir karamsarlığa kapılmayın. Yanlış yaptığınız her sorunun çözümünü mutlaka öğrenin.
5- ZAMAN SORUNUNU BİTİRİN
Öncelikle deneme sınavı çözerken gerçek sınav sürelerini baz alın. Sınavda o süre boyunca yerinizden kalkmayacağınız için, deneme sınavı çözerken de sınav süresince sabit kalın. Gün içerisinde aynı zaman diliminde yapılan davranışlar alışkanlık hâline gelmektedir. Uyuma, uyanma, yeme-içme alışkanlıkları gibi... Sınava kadar olan sürede bu alışkanlıkları sınav anına uyarlamakta fayda var. Çocuklar belli bir yaşa kadar her şeyin en doğrusunu ve en iyisini anne ve babalarının bildiklerini düşünürler. Ruhsal ve fiziksel olarak güçlü bir ebeveyn modeli çocukların zorluklarla mücadele edebilme kapasitelerini geliştirir.