adscode
adscode

Yeni müfredatta mesleki eğitim yok mu sayıldı?

Mesleki ve Teknik Eğitim Derneği (METED) Başkanı Sami Nogay'ın, yeni müfredatla ilgili değerlendirmelerde bulunduğu yazısı...

Yeni müfredatta mesleki eğitim yok mu sayıldı?
Konuk Yazar
YENİ MÜFREDAT PROGRAMI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ


Milli Eğitim Bakanı Sayın İsmet YILMAZ yeni müfredat program taslağını açıkladı. Programa ana başlıklarıyla baktığımızda Mesleki ve Teknik Eğitimi yok sayan bir çalışma… Ayrıca Anayasada mecbur olan DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ dersini yok sayan bir çalışma… Hâlbuki 34 yıldır ansiklopedik bilgi veren, ne DİN KÜLRÜRÜ nü ve ne de AHLAK BİLGİSİ ni öğretmeyen programı yenileyecekleri yerde Anayasaya rağmen yok sayan bir çalışma…

İster istemez aklımıza şu fikirler geliyor. Şöyle ki:

Böyle bir program değişikliği gerekli miydi? Değil miydi? Sorusunu sormadan önce geçmiş yıllardaki programlara bir bakalım. Geçmiş yıllar derken 1980 önce sinin 40 yıl gerisine bakalım.

1948 yılında ilkokul programları yenilenmiş 1968 yılına kadar 20 yıl uygulanmış, 1968 de ilkokul programları yeniden düzenlenmiş 1980 darbesine kadar 12 yıl uygulanmış… Bu programların uygulandığı dönemde başarının yüksek olduğu görülür.

Peki, 1980 den sonra ne olmuş ona bakalım. 1980 den bu güne kadar her 2 yılda bir program değişmiş… Hele son 14 yılda 6 bakan değişmiş (iktidar değişmediği halde) her bakan programlarda oynamıştır.

Şimdi yarım asra yakın eğitim deneyimi olan bir kişi olarak Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine soruyorum:

Neye göre program değiştiriyoruz?

Uygulamaya konulan programlar mezun vermeden iyi veya kötü olduğunu nasıl tespit ettiniz?

Amaç gençleri daha iyi eğitmek mi? Yoksa eğitilmese de olur mu diyoruz?

Okullarımızda son 40 yıldır başarının düşük olmasının sebebi sık program değişikliği değil mi?

Kırk yıldır yapılan program değişiklikleri şu hikâyeye benzemektedir.

Bir arazimiz var. Bu arazimizi meyve bahçesi yapmak istiyoruz. Uzman zannettiğimiz birine soruyoruz. “ELMA FİDESİ DİKİN” dediği için elma fidesi dikiyoruz. İki yıl sonra bir başka uzman “YANLIŞ OLMUŞ SÖKÜN ERİK FİDESİ DİKİN” diyor. Söküp erik fidesi dikiyoruz. İki yıl sonra bir başkası “YANLIŞ OLMUŞ SÖKÜN KİRAZ FİDESİ DİKİN” diyor. Söküp kiraz dikiyoruz. Ne oluyor 40 yıl boyunca meyve vermeden söküp diktiğimiz için araziden verim alamıyoruz.

En kötü huyumuz programları geliştirmiyoruz. Değiştiriyoruz. Yapmamız gereken öğrenciye konuları daha iyi anlatmak için programları geliştirmemiz gerekmiyor mu?

Üniversitelerdeki program geliştirme uzmanı olan hocalarımız ne iş görür? Olması gerekenleri yetkililere, kamuoyuna ve topluma neden haykırmazlar? 18 milyon öğrenciyi ilgilendiren konularda neden sessiz kalırlar? Amaç gençleri daha iyi yetiştirmekse neden olması gerekeni söylemezler? Pardon özür dilerim meslek okulları yok sayıldığına göre yukarıda ki 18 milyon rakamı 14 milyon olacaktı.

Bizi üzen; sanayici usta ve kalfa bulamaz iken, usta ve kalfa yetiştiren MESLEKİ EĞİTİM MERKEZLERİNİN sayısının 30 yılda 300 ün üzerine çıkmaması, yetkililerin MESLEK YÜKSEKOKULU mezunları ile MESLEK LİSESİ mezunlarına iş bulamıyorsanız ustalık yapın, kalfalık yapın denmesi. Hiç HARBİYE mezunlarına “ÇAVUŞLUK YAPIN” deniyor mu?

Sahi meslek öğretmeyen ansiklopedik bilgi veren meslek okullarının programlarını MESLEK ÖĞRETİR haline getirmek için gayret sarf etmek hiç aklımıza geliyor mu? Yoksa bu okullar Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında mı zannediliyor?

Bütün bu sorular düşünülmeye değer değil mi?


SAMİ NOGAY

(METED) MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM DERNEĞİ BAŞKANI

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)