adscode
adscode
Şikayetinizi Yazın
Bölüm Barajları ve OBP Adaletsizliği
2018'de üniversiteye giriş sınavındaki değişikliklerle birçok sorun başladı. Eşit ağırlık öğrencileri için sorunlu olan sistem, sayısal öğrencilerini de 2020'deki yığılmayla şaşırttı. MF3 - MF4 gibi ayrımlardan yalnızca ''MF'' sıralamalarının hesaplandığı homojen bir sisteme geçtik. Edebiyat, tarih sorusu çözmeyen birinin eşit ağırlık sıralaması hesaplanabiliyor. Bunun mantıklı olan yanı nedir? Eşit ağırlıktan tercih yapmasalar da sıralamaları hesaplandığı için bölüm barajlarını etkiliyorlar yani hak kayıplarına sebep oluyorlar. TM2 - TM3 gibi ayrımların getirilmesi kanaatindeyim. Derslerin katsayılarının eşitlenmesi, neye yaradı? Bence hiçbir şeye. YGS - LYS sistemi, ufak tefek eksiklikleri olsa da gelmiş geçmiş en iyi sınavdı. Soru sayısı ve puan türleri fazlaydı. Gelenin gideni aratması mı gerekir eğitim sisteminde? İyiyi bırakıp neden matematik ağırlıklı bir sisteme geçtik? Bölüm barajları... Kanayan bir yara! Homojen hesaplamalar varken bölüm barajları da neyin nesi? Hukuktaki 125 binlik baraj, en kötü ihtimalle 190 bin olmalıydı. Baraj 150 bin iken barajın 190 bine çekilmesi bir gereklilikti, ses getirdi ve baraj değişti. Barajın 125 bine yükseltilmesine neden sessiz kalınıyor? Ne olacak bu eşit ağırlıkçıların hali? Tıp, diş hekimliği, eczacılık vb. bölümleri yurt dışında okuyanlar denklik alarak mesleğini icra ederken Türkiye, öğrencilerini neden yurt dışına kaptırıyor? Barajlar koyarak öğrencilerin eğitimine, vakıf üniversitelerinin kazancına neden mani oluyor? OBP'ler, her sene sorundu ancak son 5-6 senede daha da büyük bir sorun oldu. Doksan ortalama bile sizi binlerce kişi geriye atabilir! Bu adil midir? OBP etkisi acilen azalmalı. Sınavda doğrusu çok olan kazanmalı, OBP'si yüksek olan değil. OBP'nin 0.6 ile çarpılması gözden geçirilmeli acilen. Online sistem de yerleşmişken büyük çaplı değişikliklere ihtiyacımız var yoksa sene sonunda birçok hak kaybını seyredeceğiz ülkece.

CORONAVİRÜS İLE MÜCADELE EDEN MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSELERİ ATÖLYE VE LABORATUVAR ÖĞRETMENLERİ İŞLETMELERDE MESLEKİ EĞİTİM EK DERS ÜCRETİ KESİLEREK CEZALANDIRILIYOR MU?
Coronavirüs ile mücadele eden Meslek Lisesi “atölye ve laboratuar öğretmenlerinin” Milli Eğitim Bakanlığı 28/03/2020 genelgesi ile “işletmelerde mesleki eğitim ek ders” ücretlerinin kesilmesi eğitim camiasında “tepkilere” neden oldu. Meslek liseleri coronavirüs ile mücadeleye dezenfekten, hem N95 standartlarında maske , hem de basit cerrahi maske üretimi yaparak katkı sunmaktadır.Okul idarecileri ,öğretmenler ve öğrenciler ile üretime geçildi.Coronavirüs mücadelesine meslek liseleri destek olmaktadır.Ülkemizde okulların temizliği Mesleki ve Teknik Anadolu liselerinde öğrenci ve öğretmenler tarafından üretilen “dezenfekten” ile yapılmaktadır. Meslek lisesi öğrenci ve öğretmenleri dezenfekten ve cerrahi maske üretimi için “mesai” yapıyor. Coronavirüs ile mücadele de tam destek sağlıyorlar. Aynı zamanda “uzaktan eğitim” ile öğrencilerin eğitimini atölye ve laboratuar öğretmenleri de yapmaktadır. Öğretmen görevinin başındadır. Meslek ve Teknik Anadolu Liseleri ve Mesleki Eğitim Merkezleri hem uzaktan eğitim yaparak hem de dezenfekten, cerrahi maske üreterek mesleki eğitimi güçlendiriliyor. Öğretmenlerin çalışması eğitimin güçlendirmesinde koyduğu emekler, çalışmalar önemsenmiyor mu ki, ek ders ücretleri kesiliyor! Meslek liseleri üretim…üretim…üretim… diyor. Öğretmenlerin alım gücü düşürülmemelidir. Uzaktan eğitim başladığından bu yana öğretmenlerin maaş karşılığı ve ek ders ücretlerinin ödenmesi kararını veren Milli Eğitim Bakanlığı , neden Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Mesleki Eğitim merkezinde görev yapan atölye ve laboratuvar öğretmenlerinin “işletmelerde mesleki eğitim ek ders” ücretini kesmesinde “sıfırlanmasında”“hukuki” ve “çelişkili” sorunlar vardır... Coronavirüs ile mücadeleye katkı sunan, her türlü fedakarlığı sergileyen, Mesleki ve Teknik Anadolu lisesi atölye ve laboratuvar öğretmenlerinin” işletmelerde mesleki eğitim ek dersi” kesilerek “sıfırlanarak” tasarrufa mı gidiliyor? Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Mesleki Eğitim merkezinde görev yapan atölye ve laboratuvar öğretmenleri ek ders mağduriyetinin giderilmesini bekliyor. Eğitim emekçileri ek dersleri kesilerek” nefessiz” kalmıştır! Öğretmene değer verin!01/04/2020

2019 KPSS sıralama
SESİMİZİ DUYUN LÜTFEN !!!! KPSS sınavı sizin ilgi alanınız mı bilmiyorum ama çaresizlikten herkese ulaşmaya çalışıyorum ne olur sesimizi duyun , 2019 da yapılan kpss 75 soru üzerinden yapılmış olup zorluk derecesi fazla seçiliği yüksek bir sınav olduğundan adayların çoğu düşük puanlar almıştır , 2019 adayları kendi içinde sıralamalara göre atama gerçekleşse hiç kimse mağdur olmayacak fakat 2018 de 50 soru üzerinden yapılan zorluk derecesi daha kolay sınava giren adayların puanlarıyla ikinci yılda atama hakkı tanındığından 2019 adayları olarak mağdur oluyoruz , 2018 adayları yeni atamalarla birlikte üçüncü kez atanma şansı yakalayabilirken bizim hakkımız elimizden alınıyor , 2018 sınavında 79 puan alan aday kendi yılındaki sıralamasına göre 400 gibi bir sıralamaya sahip olurken 2019 da bu puanını kullandığında ilk 100 de yerini alıyor . bu haksızlığın önüne geçmemiz için 2018 puanları bu yıl geçersiz sayılmalı ya da 2018 puanlarının kullanım süresi dolana kadar atama yapılmaması gerekir . lütfen sesimizi duyun .

LGSNAKİL BAŞVURU-ÖZELDE KAYITLI OLANLAR KAOSU
LGS Nakil yerleştirmelerde ciddi bir sorun var. Sistemsel bir sorun. Özel yabancı ya da özel okullara kayıtlı öğrencilerimizin bazılarına nakil başvurusu yapmak istediğimizde karşımıza şöyle bir UYARI çıkıyor: "ÖZEL OKULLARA VE ÖZEL YETENEK SINAVIYLA ÖĞRENCİ ALAN OKULLARA KAYITLI OLANLARIN, NAKİL YERLEŞTİRMEDEN FAYDALABİLMESİ İÇİN, KAYITLARINI SİLDİRMELERİ GEREKMEKTEDİR" diyor başvuru sistemi. Ancak farklı bir yabancı okuda kayıtlı olan öğrenci için böyle bir uyarı yazısı çıkmıyor ve rahatlıkla başvuru yapmamıza izin veriyor sistem. Bu bir kaos resmen. NOT: Söz konusu öğrencilerin özel okullarda kayıtlı olduğundan eminiz.

YÖK BÖYLE ADALET
Malumunuz üniversitelerin yatay geçişleri başladı. Transkriptlerde 4'ler havada uçuşuyor. Bu 4'ler 100'de mi 4 olmuş hayır, bazı üniversiteler 85-100 arası notu AA kabul edip AA'yı da 4'lük sistemde 4 kabul ediyor. Bazıları 90-100 arasını AA kabul edip AA'yı 4 kabul ediyor. Bazı üniversiteler de 100'lük sistemde not kaç ise YÖK'ün çizelgesine bakıp 4'lük sistemindeki karşılığını alıyor. Şöyle ki iki öğrencinin notu 90,20 olsun A üniversitesi not 90-100 arası olduğu için AA kabul edip onun karşılığını da 4'lük sistemde 4 kabul ediyor, B üniversitesi 90,20 notunu YÖK'ün çizelgesindeki karşılığı 3,58 olduğu için direkt 3,58 kabul ediyor. Buraya kadar her şey normal gibi görünüyor değil mi? Sorun aslında yeni başlıyor. Yatay geçiş kabul eden fakülte transkripte 4'lük sistemdeki notu YÖK'ün çizelgesine göre 100'lük sisteme çevirirken A üniversitesinin 4 olan notu 100, olurken B üniversitesinin 3,58 olan notu 90,20 oluyor. Baslangıçta her ikisi de 90,20 değil miydi? Şimdi soruyorum adalet bunun neresinde, hani Anayasa'ya göre herkes kanunlar önünde eşitti. Ya bazı şeyler görmezlikten geliniyor ya da farkında bile değiller.ÝÖK yatay geçişler devam ederken biran önce bu yanlıştan dönmesinii temenni ediyorum . Saygılarımla Rumuz :Adalet Arayan

TEMEL LİSELER
Dönüşüm sürecindeki temel liselere kolaylık sağlanacak denildi ama henüz hangi konularda olacağı net bir şekilde açıklanmadı.Ek süre ve teşvikler konusunda açıklama bekliyoruz.

2019 lgs
elektrostatik boyama sorusunda meb in cevabını savunan ve şu kadar ful çeken öğrencimiz var diyen özel okulların 8. sınıf öğrencileri bu soruya ağırlıklı hangi cevabı vermiştir? çoğunluğu C dedi ise ülkenin en zeki çocukları bunlar mıdır?

TEMEL LİSELER KONUSUNDA DUYARSIZLIK
5580 sayılı Özel Öğretim kurumları Kanunu'na yapılan bir ek ile 2014-2015 öğretim yılından itibaren dört yıl süre ile dershane binamızda Temel Lise olarak eğitime başladık. Süremiz bu öğretim yılı sonunda bitiyor. Ancak 08.03.2017 tarih ve 3102744 sayılı ''Dönüşüm programında yer alan dershanelere irtifak hakkı tesis edilmesi ve kiralama yapılmasına ilişkin yönetmeliğin uygulanması'' ve 14.06.2017 tarih ve 9002396 sayılı ''Dönüşüm programı dershanelerine irtifak veya kiralama hakkı tesisi'' konulu bakanlık yazılarında verilen iş takvimlerinde, arsa tahsisinin en geç 18.07.2017 tarihinde bitirilmiş olması gerektiği belirtilmiş olmasına ve biz bu süre öncesinde her türlü sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmamıza rağmen 05.06.2018 tarihinde yapılan ihale ile 25 yıllığına arsayı kiralama hakkını elde ettik. Arsanın Akhisar Tapu Dairesi'nden kullanım hakkı tesisi ise 14.11.2018 tarihinde gerçekleşmiştir. (Temel lise kurucuları ile yaptığımız görüşmelerde henüz daha arsa taleplerine cevap bile alamayan pek çok kurumun olduğunu gördük.) Okulun projelendirilmesi, inşaatının bitirilmesi için önümde en fazla sekiz ay zaman kalmıştır. Bu durumu 28.11.2018 tarihinde MEB Özel Öğretim Genel Müdürlüğüne bir dilekçe ile bildirdim. Dilekçemde 1-Arsa tahsisinin 16 ay gecikmesi ve bu süre içinde meydana gelen ekonomik sorunlar nedeniyle banka kredi faizlerinin 'lerden 5'lere çıkması nedeniyle temel liselere ek süre verilmesi düşünülüyor mu? soruma: bunun bakanlık kararıyla değil ancak yasal düzenlemeyle yapılabileceği cevabı verildi. 2-2015-2019 milli eğitim hedefler yönergesinde özel öğretim hedefi olarak hedefi koyulmuş olmasına rağmen, 2023 Vizyon Belgesinde özel öğretime dönük olarak böyle bir hedef bile koyulmamış, özel öğretimdeki nicel artış aynı oranda nitelikli sonuç doğurmamıştır denilerek özel öğretimde denetimlerin arttırılacağı belirtilmiş ve mesleki eğitime getirilecek teşviklerle orta öğretimde mesleki eğitim in ön plana çıkarılacağı üzerinde durulmuştur. Bunların gerçekleşmesi ülkem adına çok güzel sonuçlar doğurur, fakat bu durumda meslek liselerine ilgi artarken, resmi ve özel akademik liselere ilgi azalacaktır. Bu durumda temel liselerin meslek liselerine de dönüşebilmesi mümkün mü ? soruma: Bakanlıkta bu konuda bir değerlendirmenin yapıldığı cevabı verildi. 3-Yerleşim yerlerinin nüfusları, ekonomik durumları, o yerleşim yerindeki mevcut özel okulların kontenjanları ve doluluk oranları göz önünde bulundurularak, özel okullarda (ehliyet kurslarında, eczanelerde, noterlerde olduğu gibi) bir sınırlandırmaya gidilmesi düşünülüyor mu? soruma bir cevap verilmemiştir. Özel okulların 2019-2020 öğretim yılına dönük bursluluk sınavlarının ve öğrenci kayıtlarının yapılmaya başladığı şu günlerde, temel liselere, bu liselerde eğitim gören 212 bini aşkın öğrenciye, bu kurumlarda çalışan 20 bine yakın öğretmene ve 5 bin civarında yardımcı personele dönük olarak hiç bir açıklama yapılmaması bu kurumlara dönük duyarsızlıktan başka bir şey değildir.

Aday Kaldırma Sınavı
Merhaba Abbas Bey eşim diyarbakıra 70 km uzaklıkta bir köyde okulöncesi öğretmeni her gün 3 sat gidiş geliş yaparak çalışıyor 9 aralıkta aks'ye girecek şu an 28 haftalık hamile ve kpssden 78 alarak atandı adaylık değerlendirmeleri hepsi 90 ama bu sınava hazırlanma vakit olarak yok devletimizin hiç bir kurumunda bu denli bir sınav yok sizden ricam bunu gündeme getirin ve 2 kere girme hakkı olması çok saçma eşim kpssye 5 yıl hazırlandı

TEMEL LİSELERE VERİLEN ANCAK TUTULMAYAN SÖZLER
2014 yılında dönüşüm programı çerçevesinde dershanemizi kapattık ve temel lise olduk. İstanbulda halen ayakta kalan , franchise olmayan az sayıda kurumdan biri de biziz. Bize ilk etapta dendi ki "sizlere bina veya arsa verilecek ve sizlerde buralarda 4 yılın sonunda tam anlamıyla özel okul olacaksınız , ama özel okul olacağınızı bizlere noter huzurunda taahüt edin , eğer özel okul olmaz iseniz her yıl öğrenci başına verilen teşviği faizi ile geri alırız". Bunlar antalya kemerde benim ,tüm dönüşüm programına katılan kurum yöneticilerinin ve milli eğitim bakanlığı yetkililerinin katıldığı dönüşüm programı kongresinde söylenmiş sözlerdir. şimdi sizlere şunları söylüyorum ; 1. şuan hiç bir özel okuldan bu teşvikler geri talep edilmemektedir , edilemezde . Ancak teşviklerin hali hazırda söz konusu edildiği temel liselerden talep edileceği kanunen sabittir 2. Teşvik diye konu edilen öğrenci destekleri kurumlara verilen ekstra bir yardım asla değildir sadece öğrencilere yapılan yardımlardır , bunu şuaradan anlayabilirsiniz , eğer sizin kurumunuzun ücreti 10 bin tl ise , ve teşvik 3.500 tl ise , siz öğrenciden 6.500 tl den fazla miktarda para talep ederseniz yıllık beyan ettiğiniz ücreti aştığınız için suçlu bulunuyorsunuz 3. MEB gecen sene çıkan dershanelere arsa ve bina desteği yönetmeliğine göre şuana kadar çoktan vermiş olması gerekn bina ve arsaları vermemiş olup , ihaleye kabul edilen kurumları ilan etmesine rağmen hiç bir kurum yöneticisine bilgi paylaşımında bulunmamıştı ( en azından bize hiç bir bilgi verilmemiştir diyelim). 4. MEB bu kurumların hakkını yerken acaba hangi yüzle hadi özel okul olunda şu temel lisenizdeki öğrencileri bu okullara naklini yapın diyecek ? 5. eğer bu temel liselere bu hakları verilecek ise bu süreç neden bu kadar bilgi ve iletişim eksikliği içinde yürümekte.