adscode
adscode

TBMM’DEN OKULLARA “TÜRKÇE ÖĞRETİMİ” ÖNERİLERİ

Zaman zaman arşivlerde yer alan televizyon programları paylaşılıyor. Sunucuların, konukların, sokaktaki vatandaşın, okuldaki öğrencilerin konuşurken öyle nezih bir üslubu var ki hayran kalıyorsunuz.





Artık hem yetişkinlerimizin hem de çocuklarımızın çoğu üç beş kelimeyi bir araya getirip duygu düşüncelerini ifade edemez hale geldi. Türkçe derslerinde üç satırlık cümlelerle anlama etkinliği yapıp, LGS’de bir sayfalık sorular sorarak dilimizin etkin ve doğru kullanılması konusunda bir yol alamayacağımız aşikar.

Çocukların kelime hazinelerinin kısır olması, atasözleri ve deyimleri anlamaması, dilimizde yaşanan yabancılaşma gibi bir çok soruna rağmen çocuklarımızın en başarılı oldukları ders Türkçe. Bu çok sevindirici ve oldukça önemli bir husus. Çünkü arenaya dönüşmüş bir Dünya’da milletimizin kimliğini muhafaza edebilmesi ve devletimizin bekası buna bağlı.

Şimdi sizlerle -benim de bir nebze olsun katkımın bulunduğu- TBMM’de kurulan Türkçemizin korunmasına ilişkin araştırma komisyonu raporunda (2008) yer alan okul öncesi  eğitim ve ilköğretime yönelik önerileri paylaşacağım. Aradan geçen 11 yıllık sürede önerilerin bir bölümünün hayata geçirildiğini görecekseniz. Hayata geçirilememiş önerilerin de en kısa sürede yerine getirilmesi temennimizdir. Konuyu hem Bakanlık yetkililerimizin hem de öğretmenlerimizin dikkate almasında yarar var. Bakanlığımızın, öğrencilerin Türkçe’deki dört temel becerilerinin düzeyini ölçmeye yönelik çalışması oldukça önemliydi.  Bu rapor, durumun iyileştirilmesi açısından da yetkililere yol gösterici olacaktır.

Doğan CEYLAN       
Maarif Müfettişi                                                                                                

---------------------------------------------------------------------------------------

Türkçedeki Bozulma ve Yabancılaşmanın Araştırılması, Türkçenin Korunması ve Geliştirilmesi İçin Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan

MECLİS ARAŞTIRMASI KOMİSYONU RAPORU

Okul öncesi eğitimde dilimizin daha doğru öğretilmesi için;

1. Okul öncesi eğitim kurumlarının programları çocukların dil gelişimini destekleyecek biçimde hazırlanmalıdır.

2. Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı denetiminde okul öncesi çocuklarının dil eğitimi için hazırlanan mâni, tekerleme, ninni, masal, bilmece, şarkı ve şiirlerle ilgili kitap, sesli gereç ve oyuncaklar özenle hazırlanmalı, oyuncakların konuşan ve müzik çalanlarının dilinin Türkçe olması ve oyuncak isimlerinin Türkçeleştirilmesi temin edilmelidir.

3. Ana dilimiz Türkçeyi çocuklarımıza sevdirmek için şiir ezberletme vb. etkinlikler hazırlanmalıdır.

4. Okul öncesi eğitim kurumlarındaki bakıcı anne, eğitici gibi görevlilerin Türkçeyi düzgün kullanan kişiler arasından seçilmesine dikkat edilmelidir. Burada çalışanlar Millî Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslara katılarak başarılı olanlar arasından seçilmelidir. Mevcut çalışanların da bu kurslara katılmaları sağlanmalıdır.

5. Çocukların kendi kültürünü tanımalarını ve sevmelerini sağlamak amacıyla Nasrettin Hoca, Deli Dumrul, Keloğlan gibi kendi kahramanlarımızla ilgili çizgi film ve programlar hazırlanmalıdır. Ayrıca günümüz konularını işleyen yeni kahramanların oluşturulması temin edilmelidir.

6. Çocukların en çok etkilendiği alanlardan biri de reklamlar olduğundan reklamlardaki ifadelerin özenle seçilmesine dikkat edilmelidir. Çocuklar için hazırlanan reklam programlarındaki giyecek ve yiyecek isimlerinin Türkçeleştirilmesi ve çocukların giyeceklerinin üzerindeki resim ve isimlerin Türkçe olması sağlanmalıdır.

7. 3-5 yaşındaki çocuklar için Türk kültür ve tarihine uygun bilgisayar oyunları ve oyun kahramanları üretilmelidir.

2.3. İlk ve Ortaöğretim

Eğitim ve öğretimin en önemli basamağı ilk ve ortaöğretimdir. Bu konunun öneminden hareketle,

1. Eğitim-öğretimin her kademesinde dile yönelik hedefler konulmalı ve öğrencilerin konulan hedeflere ulaştırılması için her türlü düzenleme yapılmalıdır.

2. Ana dili bilincinin ilk ve ortaöğretimde kazandırılması için gerekli tedbirler alınmalı, bu konu öğretim programları ile ders kitaplarına yansıtılmalıdır.

3. Türkçe, öğrencilere dilimizin bütün zenginliklerini kavratacak ve özümsetecek bir biçimde öğretilmelidir. Özellikle de dilimizin mantığı ve matematiği öğretilmelidir. Dilimizin mantığını iyi öğrenenler günlük konuşma ve yazmada daha başarılı olacaktır.

4. Türkçe ile Türk dili ve edebiyatı derslerinin müfredat programları, edebiyatımızın seçkin şair ve yazarlarını ve onların önemli eserlerini tanıtacak şekilde öğrencinin seviyesine uygun olarak yeniden düzenlenmelidir.

5. Öğrencilere, kitap sevgisi ve kitap kullanma becerisi kazandırmak için karnelerde kitap kullanma notu da yer almalıdır. Ders yılı başında dağıtılan ders kitapları yıl sonunda teslim alınmalıdır. Öğrencilere dağıtılan ders kitaplarının içinde imla kuralları ve sözlük de yer almalıdır.

6. Ortaöğretim, Türk ve dünya klasiklerinin en iyi örnekleri ile tanışma, okuma zevki edinme çağlarıdır. Bu çağdaki gençlere en güzel edebiyat ürünleri, seçkin şair ve yazarların eserleri okutularak edebiyat sevgisi ve okuma alışkanlığı kazandırılmalıdır. Ayrıca, öğrencilere ilk ve ortaöğretim mezuniyeti için 100 temel eserden belli sayıda okuma şartı getirilmelidir.

7. İlk ve ortaöğretim programlarında güzel yazı, güzel konuşma ve yazma dersleri ile hitabet derslerine mutlaka yer verilmelidir.

8. Dil öğretimine ait ders kitapları öğrencilerin seviyelerine uygun olarak hazırlanmalıdır.

9. Okullarda sınavların test sistemiyle yapılması, yazılı ve sözlü dil eğitiminin önemini azaltmıştır. Bu nedenle sınavlarda test yönteminden vazgeçilmelidir. Özellikle sınavlarda yazılı anlatıma ağırlık verilmelidir.

10. Üniversite giriş sınavında test sisteminin uygulanması da dil eğitiminin öneminin azalmasında büyük rol oynamaktadır. Bu aksaklığı giderecek önlemler alınmalıdır.

11. Okullarda Türkçenin güzel kullanımı ile ilgili etkinlikler düzenlenerek Türkçeyi güzel kullanan öğrenci ve öğretmenler ödüllendirilmelidir. Liselerde yılda en az iki kez “Edebiyat Günü” düzenlenmelidir. Münazaralar ve bilgi müsabakaları yaygınlaştırılmalıdır.

12. Okullarda öğrencilere imla kılavuzu ve sözlük kullanma alışkanlığının kazandırılması konusunda bütün öğretmenlerin hassas davranmaları temin edilmelidir.

13. Türkçe ile Türk dili ve edebiyatı derslerinde öğrencinin başarılı olması mecburiyeti aranmalıdır ve bu dersler kurul kararı, af vb. kolaylıklar dışında tutulmalıdır.

14. Liselerde öğrencinin Türk dili ve edebiyatı derslerine özen göstermesini sağlamak amacıyla bu ders notu, üniversiteye girişte ayrıca bir başarı puanı olarak hesaplanmalıdır.

15. Okullarda öğretilen Türkçe terimlerle Öğrenci Seçme Sınavı’ndaki Türkçe terimlerde birlik sağlanmalıdır.

16. Okullardaki eğitsel kolların adları kulüp olarak değiştirilmiş, ödevler performans ödevi olarak adlandırılmıştır. Bu ve benzeri yabancı adlandırmalar Türkçeleştirilmelidir.

                                                                                (TBMM-2008)


Emoji ile tepki ver!

Bu Yazıyı Paylaş :

Etiketler :
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Okul önemini yitiriyor
Bir müfettiş masalı
Eğitim eğlence değildir