Dershane Raporunda Kumarhane Örneği

Habertürk gazetesinde yer alan habere göre, Yüksek Mahkeme, karar öncesi dün Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile sektör temsilcilerini özel duruşmada dinledi. Bu arada üyelere dağılan raportörün raporunun ayrıntısı ortaya çıktı. AYM raportörü, iptal isteminin reddedilmesini istedi.

NABİ AVCI DA KATILDI
AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın daveti üzerine dün davanın tarafları mahkemede görüşlerini açıkladı. Özel oturuma, Milli Eğitim Bakanı Bakan Nabi Avcı’nın yanı sıra Müsteşar Yusuf Tekin ile Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Ömer Faruk Yelkenci ile birlikte 12 bürokrat katıldı. Dershane düzenlemesini kapsamlı bir dönüşüm süreci olarak ifade eden Bakan Avcı’nın “Bu, yoğun sınav koşullarının bir sonucu olarak ortaya çıkan dershaneciliğin, bütün müktesebatıyla birlikte özel öğretim kurumuna çevrilmesi sürecidir. Dönüşümle birlikte özel eğitim sektörü dünden daha güçlüdür ve eğitimimize daha fazla hizmet etme imkânına kavuşmuştur. Düzenlemenin iptal isteminin reddini talep ediyoruz” dediği öğrenildi. Sektör temsilcileri ise dershanelerin kapatılmamasını istedi, gerekçelerini sıraladı. ÖZDEBİR, Pak Eğitim İşçileri Sendikası ve Merkez Örgütü Yöneticileri Derneği yetkilileri oturuma katılan sektör temsilcileri oldu.

BAKAN SİNİRLENDİ
Alınan bilgiye göre duruşmada Avcı, sunumu sırasında Mahkeme Başkanı Zühtü Arslan, bakan Avcı’ya “1 milyon 50 bin lise mezunu öğrenci var. Dershaneler kapatılırsa bu öğrenciler üniversiteye nasıl hazırlanacak” diye sordu. Avcı, “Bunu halk eğitim merkezlerinde yapacağız” yanıtını verdi. Pak Eğitim İş Sendikası avukatı Mehmet Kasap, bunun üzerine “Bunun için 200 bin derslik ihtiyacı var. Bunu hangi personel ve altyapı ile yapacaksınız” sorusunu yöneltti. Bu soruya sinirlenen Avcı, “Bu soruya cevap vermek istemiyorum” diyerek topu bürokratlarına attı.Bir sendika temsilcisinin “Örneğin benim algılama yeteneği az olan çocuğum var. Dershaneler kapatılırsa nereden ders aldıracağım” sorusuna yanıt veren MEB Müsteşarı Yusuf Tekin’nin, “Bu konuda veliler, dışarıdan bir tane ders aldırabilir. Ancak birden fazla ders veren yer olursa buna izin vermeyiz” demesi dikkat çekti.

KAPATMAYI KUMARHANE ÖRNEĞİ İLE SAVUNDULAR
Dosya üzerindeki incelemesini tamamlayan mahkeme raportörünün ise düzenlemenin iptali isteminin tümden reddedilmesini istediği öğrenildi. Raportör, ret istemesinin gerekçesinde ise ilginç bir benzetme yaptı. Kumarhanelerin de 1996 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla kapatıldığını anımsatan raportör, o dönem de ‘özel teşebbüse müdahale’ tartışmalarının yaşandığını kaydetti. Tüm tartışmalara rağmen kumarhanelerin kapatıldığına ve bir sorun yaşanmadığına işaret eden raportör, dershanelerin kapatılmasının da Anayasa’da güvence altına alınan “özel teşebbüs hakkı”na aykırı olmadığını savundu.

 YASA NE GETİRMİŞTİ?
Söz konusu yasa ile dershanelerin en geç 1 Eylül 2015’te kapanması öngörülüyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurarak dönüşüm programına katılan dershaneler, yoluna özel okul ya da etüt merkezi olarak devam edecek. Ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına hazırlık niteliğinde kurs ve dershane açılamayacağı, etüt merkezlerine yalnızca 12 yaşın altında öğrenci alınabileceği hükme bağlandı. Yasa ile 1 Ocak 2014 itibarıyla 6 yıldır sigortalı olarak çalışan, emekli maaşı ya da malullük aylığı almayan dershane öğretmenlerinin de KPSS aranmaksızın sözlü sınavla bakanlık kadrolarına alınması kararlaştırılmıştı. AYM’nin iptal kararı vermesi durumunda tüm bu düzenlemelerde başa dönülmüş olacak ve dershaneler kapanmayacak.