Mutlu Öğretmen, Mutlu Eğitim, Mutlu Toplum Demektir!

Öğretmenler, eğitimin bel kemiğidir. Onlar mutluysa her yerde eğitim mümkün. Hem de en iyisinden. Cumhuriyet'ini ilk yıllarında, her şey bugünkünden daha iyi değildi. Öğretmen maaşları daha yüksek, okullar daha donanımlı, ders materyalleri çok daha iyi değildi. Ama yine de öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz, velilerimiz çok daha mutluydu...

Oku arayışlarınız sürerken, ne olur, sadece okulların giriş puanlarına ve üniversite başarılarına bakmayın, çünkü, yanıltıcı olur.

Son sınıfta başka bir okulun öğrencisini transfer edip şampiyon çıkaran bir okul, gerçekten de iyi bir eğitim mi veriyor?

Sanat ve spor derslerini kaldırıp, o derslerde de test çözdüren okul, daha başarılı bir okul mu?

Öğretmenlerini haftada 6 gün, günde 10 saat çalıştıran okullar mı, mutlu öğrenci yetiştirecek!

Eğitime çeki düzen vermek istiyorsak, bunun yolu, devletiyle, özel sektörüyle, öğretmeni mutlu etmekten geçiyor.

Eşlerden bir Van'da diğeri Edirne'deyken öğretmen mutlu olamaz. Olamadığında da aklını derse ve öğrencilerine veremez!

Sözleşmeli öğretmenlik uygulaması artık kaldırılmalıdır. Bir öğretmeni ya da bir başka çalışanı, zoraki olarak bir yerde tutarak verim alamazsınız. Dayatma yerine, çok daha faklı seçenekler bulunurak, gönüllülük esasına gidilmesi çok daha doğru olacaktır...

Öğretmeni mutlu etmek sadece devletin değil, hepimizin görevi, çünkü onlar geleceğimizin mimarları...

50, 80, 100 bin lira isteyen okulların öğretmenlerine bir bakın, alınan bu ücretin ne kadarı onlara gidiyor, ne kadar mutlular ve çocuklarınızı ne kadar mutlu edebilirler?

Yine aynı şekilde, devlet okullarındaki en yüksek puanlı okullar ile en düşük puanlı okulların öğretmenlerini kıyaslayın.
Emin olun en iyi okul, puanı en yüksek olan değil, öğretmenleri en mutlu olan ve çocuklarınızı mutlu ve başarılı kılmak için çırpınanlardır.
Ve bu okulları, uzakta arama yerine, çevrenizdekileri bir araştırın derim!...