adscode
adscode

Demokrasi Hak Hukuk Adalet!

Türkiye’nin sıcak hem de sımsıcak bir gündemi var.

Demokrasi Hak Hukuk Adalet!
Milliyet Diyalog
Sabah haberleri, bırakın akşamı, öğleye kadar eskimiş oluyor.
Önceden haftada bir, sürmanşet dediğimiz çarpıcı haberler bulmak zordu.
Şimdi neredeyse hemen her gün sürmanşetlik üç, beş haber çıkıyor...
Ve her haber, birilerinin canını sıkıyor. Ülke gerildikçe geriliyor.
Peki kime yararı var?
Bize mi, ülkeye mi, evrensel değerlere mi?
Örneğin demokrasimiz daha mı güçleniyor, adalet sistemimiz daha mı bir yerine oturuyor ya da medya her zamankinden daha mı özgürleşiyor?..
Gerginlikleri bir yana bırakıp belki de en fazla düşünmemiz gereken konu bu! Ama gel de bunu anlat.
TBMM Başkanı hukuk devleti rafa kalktı diyor, Cumhurbaşkanı gelişmelerden tedirgin. İktidar ve muhalefet arasındaki kavga ise hiç bitecek gibi değil.
Peki bütün bu gerginliklerin panzehiri ne?
Sandık, sandık, sandık...

Oyunuzu nerede kullanacaksınız?
Demokrasinin olmazsa olmazlarının en başında seçimler geliyor.
Ve önümüzdeki çok önemli seçimler var.
Bu yüzden hiçbir mazeretin arkasına saklanmadan,  gidip oyumuzu kullanmamız gerekiyor.
Yoksa genel gidişatla ilgili olarak hiçbir söz hakkımız olamaz. Olsa da inandırıcılığını yitirir, elimizi zayıflatır.
Sandığa gidin de kime oy verirseniz verin ve özgür iradenize kimsenin ipotek koymasına izin vermeyin!
Demirel, seçimlerin düzenli yapılıyor olmasını, demokrasinin zaferi olarak nitelendirir.
En kötü seçim bile hiç olmamasından iyidir der. Ama artık onun da bir adım ötesine geçip, tercihlerimizi en iyi şekilde kullanmalıyız.
Kullanmalıyız ki, demokrasi süreci, en iyi şekilde işlesin...
Seçimlerin farklı tarihlerde yapılıyor olması nedeniyle, üniversitelerdeki öğrenci arkadaşlarımızın çoğu, oylarını düzenli bir şekilde kullanamıyor.
Seçim kütükleri ailelerinin yaşadığı yerleşim merkezlerinde olduğu için genelde oy kullanmaya gidemiyorlar.
Bazen gel-git yol masrafı yüzünden, bazen sınavlar nedeniyle, bazen de tembellikten.
Bu yüzden öğrencilere yönelik daha esnek oy kullanma  modellerin oluşturulmasında sonsuz yarar var. Tıpkı askerliğini yapanlara olduğu gibi...
Çünkü seçimlerin temsil yeteneğinin yüksek olması için katılım oranının da o derece yüksek olması gerekiyor...
Bu yüzden, başta Yüksek Seçim Kurulu olmak üzere tüm ilgililerin, seçimlere katılım oranını artıracak ortamı sağlamaları gerekir.
Gerçek demokrasiye, üç maymunu oynayarak değil, ancak ve ancak sandığın hakkını vererek kavuşabiliriz...

Bu gece Genç Bakış’ta
Öyle kavram ve kurumlar var ki asla yıpratılmamaları gerekir. Örneğin yargı, örneğin parlamento. Biri olmadan diğerinin hiçbir anlamı olmaz. Biri diğerine tercih edilemez. Birinin yıpranması, diğerinin güçlenmesi anlamına gelmez...
Hukuk devletine ne kadar sahip çıkıyorsak, parlamenter sisteme de o kadar sahip çıkmalıyız. Ya da parlamenter sistem ne kadar olmazsa olmazlarımızın başında geliyorsa yargıyı da aynı şekilde düşünmek gerekir. Ama sokağa çıkıp sorduğunuzda her iki kurum ve temsilcileri için iyi yönde konuşanı bulmak adeta zor hale geldi...
Bu gece Genç Bakış’ta “Türkiye’de Yargı Bağımsızlığı“nı konuşacağız. Ama tartışarak değil, öğrenerek.
Şu günlerde hemen herkes yargıyı konuşuyor ama yargıya yönelik temel kavramların çoğundan bile haberdar değiliz.
HSYK, Kuvvetler Ayrımı, Hukuk Devleti, Yargı Bağımsızlığı, Masumiyet Karinesi, Özel Yetkili Mahkemeler, Temyiz, Yeniden Yargılanma ve daha pek çok kavram ne anlama geliyor, konun uzmanlarından onları öğreneceğiz. Yani bir anlamda Hukuka Giriş dersi alıp, yaşanmış örnekleri masaya yatıracağız...
Yargıya ve güncel gelişmelere ilginiz varsa, mutlaka izleyin deriz. Çünkü hepimizin bu konuda öğreneceği çok şeyler var.
Özetin özeti: Eğer bir ülkede güçlü bir demokrasi ve bağımsız yargı yoksa gerisi teferruattır!..

Milliyet

Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)