adscode
adscode

Eğitimde Son 10 Yılda Nerden Nereye Gelindi?

Milli Eğitim Bakanlığı orta öğretime yönelik ilginç bir rapor yayınladı.

Eğitimde Son 10 Yılda Nerden Nereye Gelindi?
Milliyet Diyalog
Politika belirleyiciler ve uygulayıcılar için temel bir kaynak teşkil etmesi için hazırlanan Ortaöğretim İzleme ve Değerlendirme Raporu’nda, 2003-2013 değişimi ve 2023’e bakış açısı analiz edildi.
Farklı başlıklar altında, farklı tespitler ve farklı bakış açıları sunan rapor, görünen o ki teorik olmanın ötesine geçememiş.
Ortaya konulan rakamlarla, fiili durum birbirinden çok farklı.
İsterseniz gelin önce tespitlere bir göz atalım, sonra da mevcut durumun bir değerlendirmesini yapalım:

Seçmeli dersler
Türkiye’de evrensel ölçütlere ulaşma noktasında önemli bir dönüşüm gerçekleştirildi. OECD ülkelerinde ortak derslerin türü ve sayısı daha fazla iken Türkiye’de seçmeli derslerin oranı belirgin bir şekilde yüksek oldu. Seçmeli ders oranı Türkiye’de yüzde 42 iken OECD’de yüzde 14’tür. Türkiye’de programlar ortak derslerin oranı açısından da OECD ülkelerinden farklılaşmaktadır.
(Kağıt üzerinde belki öyle olabilir, peki ya uygulama? Zorunlu seçmeli dersler dışında, mevcut seçmeli derslerin kaçını, kaç öğrenci alıyor? Bu ortaya konulmadığı sürece, yanıltıcı bir saptama olur!)

Öğretmen-öğrenci oranı
Liselerde öğrenci sayısındaki önemli artışa bağlı olarak ortaya çıkan öğretmen ihtiyacı büyük ölçüde karşılanıyor. Liselerde ülke genelinde öğretmen başına öğrenci sayısı 2011 yılında 18 iken 2013’te 16 oldu. Söz konusu oranın OECD ortalaması ise 14.
(Gerçekten de komik bir tespit. Hangi okulda bir öğretmene 18 öğrenci düşüyor, merak ettim. Ve bu öğretmenlerin ne kadarı asil, ne kadarı ücretli? Daha da önemlisi, sınıf mevcutları kaç? Öğrenci sayısını, öğretmen sayısına bölüp genel oranlar bulma yerine, kent ve kırsal olarak değerlendirme yapılsaydı çok daha iyi olurdu!)

Derslik sayısı arttı
Ortaöğretimde son on yılda derslik sayısında önemli bir artış sağlandı. Bununla beraber ortaöğretimin süresinin 4 yıla çıkarılmış olması, bu kademenin zorunlu eğitim kapsamına alınması ve okullaşma oranlarındaki artış derslik başına öğrenci sayısındaki iyileşmenin bazı bölgelerde sınırlı düzeyde kalmasına neden oldu. 2012-2013 yıllarında Türkiye genelinde öğrenci başına 31 olan derslik sayısı, Güneydoğu Anadolu’da 38, İstanbul’da 37 olarak gerçekleşti.
(Derslik sayısı arttı ama yetmedi. Demek ki çok daha fazlası gerekiyor. Önemli bir tespit ve gereği yerine getirilmeli. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılması doğru bir karardı ama altyapısı hala yeterince oluşturulamadı. Devletin yanı sıra hayırseverlerin de çok daha fazla okul yaptırması gerekiyor.)

Kızlar daha başarılı
Liselilerin yüzde 4’ü burs aldı. Burs oranı açısından ise kız öğrenciler kısmen erkek öğrencilere göre daha avantajlı bir konuma sahip. Bu duruma kızların başarı düzeyinin daha yüksek veya pansiyon yerine bursu tercih etmelerinin etkisi var.
Şartlı destek, burs, pansiyon ve taşımalı eğitim gibi öğrenci destek hizmetlerinden yararlanmada kızlar lehine bir gelişme kaydedildi.
(Kızların daha yoğun bir şekilde eğitim sisteminin içerisine girmeleri ve daha başarı olmaları, ülkemizin geleceği açısından sevindirici bir gelişme. Ama bu kadarla kalınmamalı. Onlara yönelik destek ve teşvikler artırılmalıdır.)

İmam hatipler arttı
2012-2013 itibarıyla resmi örgün ortaöğretimde okullaşan 3 milyon 811 bin 767 öğrencinin yüzde 47,6’sı (1.816.159) Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ne bağlı fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, Anadolu liseleri, Anadolu öğretmen liseleri, güzel sanatlar liseleri ve spor liselerine, yüzde 42,4’ü (1.614.837) Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlı meslek liselerine, yüzde 10’u (380.771) ise Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bünyesindeki imam hatip liselerine ve buralardaki programlara devam etti.
Son yıllardaki trende göre Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’ne giden öğrenci sayısında sınırlı düzeyde artış, Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’ndeki öğrenci sayısında düşüş, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ndeki okullarda ise önemli bir artış gerçekleşti.
(İmam hatip mezunu bir Başbakan döneminde böylesi bir sonuç çok normal. Ama onlar ne kadar memnun ve üniversite başarıları ne düzeyde? Onun da sorgulanması gerekir!..)
Özetin özeti: Eğitime yönelik yatırımlar ne kadar artarsa artsın, öğrenci sayısındaki artışın gerisinde kalıyor!..

Milliyet



Emoji ile tepki ver!

Bu Haberi Paylaş :

Etiketler :

Benzer Haberler
    0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • Diğer Yorumlar (0)